content

23 Ağu

Tahtalı’nın Suyu Halka Sorulsun

İzmir’in yaşamsal hakkı için önemli  kararı…

Tartışmadan, “Olmaz” diye kestirip  atılmamalı.

Bir masaya karşılıklı oturmalı, önce konuşmalı sonra  proje çıkarılmalı.

Olmadı, görüşmeler zamana clip_image002[1]yayılarak sağlıklı sonuca  varılmalı.

*

Bunun için de sözü dinlenir bir hakem  bulunmalı.

Yasa, yönetmelik elinin  altında…

Her iki tarafı da dinleyip ortak noktada  buluşturmalı.

***

Çünkü konu, İzmir’in içme suyu.

Şehri besleyen Tahtalı Barajı’nın korunması, kollanması,  ileriye yönelik önlemlerin alınması.

*

İzmir Büyükşehir Belediyesi diyor  ki:

“ Tahtalı baraj havzasında bölge  üreticileri kuyular açıyor, suyu çekiyor, vahşi sulama yapılıyor. Havzadaki su  ekonomik harcanmalı. Muhtemel toprak erozyonu önlenmeli. Kuyudan su çekmek için  harcanan elektrik tasarruf edilmeli.”

Önerisi:

“ Damla sulama yöntemine geçelim.  İsteyen herkes parselinde kuyu açmasın. Çünkü kuyulardan suyun çekilmesiyle,  yağmur suları baraj yerine kuyulara gidiyor. Vahşi sulamayı sonlandıramazsak  baraj gölümüzden yeterince yararlanamayız. Asıl tehlike işte o zaman baş  gösterecek”

DSİ’ ye çağrı yapıyor:

“ Yönetmelik, tebliğler uygun. Bunu  yaparsak içme suyundan yüzde 35 tasarruf sağlarız”

*

Önerilen proje için de kesenin ağzını açıyor, açık çek  veriyor:

“ Büyükşehir Belediyesi olarak tüm  masrafları üslenmeye hazırız”

Bu teklif valilik ve DSİ Bölge Müdürlüğü’ne  gönderildi.

Ancak…

DSİ’den yıldırım hızıyla ret cevabı  geldi.

***

DSİ Bölge Müdürü Recep Özbal’ın sözleri kapıları  kapatıyor:

“ Tahtalı Barajı’nı tarımsal amaçlı  kullanamayız. Su boy, yağış fazla diye içme suyunu israf edemeyiz. Talep uygun  değildir”

***

Konu, canlıların vazgeçilmez maddesi olunca bu noktada  iyi düşünmek gerekir.

“  Olur”, “Olmaz”  diretmesiyle kısır çekişme içine girilmemeli.

Herkes bilgilendirilmeli, buna göre fikir  üretilmeli.

Masaya oturup uzlaşmaya varılmasında yarar  vardır.

Olaya siyasi-taraf- cephe olarak bakmadan bir kez daha  konuşulmalı.

En büyük mülki amir Vali gerekirse “arabulucu”  olmalı.

Yok, reddeder veya bu kabul  görmezse.

O zaman plebisit (halk oylaması)   vardır.

Hani Taksim Gezi Parkı için yapılacak  ya…

İşte ondan!

***

İzmirlilere sorulur, görüşü alınır, oylama  yapılır.

Su İşleri,“ Plebisit beni bağlamaz” diyebilir  ancak…

Karar milletten  çıkarsa…

Kimse “su”  yapamaz.

Su  koyuvermez!

***************

Etiketler : ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank