content

yazarportal-com-bilgiagi-net-tasviriefkar-com

11 Oca

Sebebe Lanet-Yinede, Yeniden Barış

Eğer silah olsaydım,

  • Patlamazdım Çocukların
  • Üzerine,
  • Bir tetiğimden utanırdım
  • Birde eğri parmağından
  • İnsan amcaların.
  • Ali YÜCE
  • SEBEPE LANET/YİNEDE, YENİDEN BARIŞ

Biz o meşhur savaşla 1071 de Bizanslıyı yenerek Anadolu’ya geldik. Bir rivayete göre Milli kahramanımızı Diyojen’e karşı galip getiren Anadolu da var olan ama Bizans entrikasından ve baskısında bıktığı için Diyojene karşı ALPASLAN ‘ın yanında savaşa giren yerli halk olduğudur. Yani Baskıdan zalimin zulmünden bıkmış olanlar, Türklerle aynı cephede savaşarak Bizans ı, Bizans ın zulmü, zalimi yenilgiye uğratmışlardır. Tabii iyiliği başkasından bekleyenlerin başına gelenler Kürtlerinde başına gelmiş. Zaman içinde gelen gidene rahmet okutmuştur. Irak’a bakınca da Saddamcın zulmüne karşı özgürlük gibi görünen AMERİKAN’ NIN İŞGALİ. Eğer Kürtler Malazgirt sonrası gibi başkasından beklenticiliğe girerlerse, iyi ve güzel şeylerin olmayacağını biliyorlar en azından öğrenmiş olmalılar. Malazgirtken ve beraber verdiğimiz ulusal kurtuluş savaşımızdan.

Çünkü Biz Türkler Malazgirtken hatta öncesinden beri biliyoruz, yöneten olmayı elimizdeki olanakları kendimiz lehine kullanmayı öğrenmişiz. KÜRTLERİN VE TÜRKLERİN KADERLERİNİ BİRLEŞTİRDİĞİ, ORTAK GELECEK İÇİN YÜRÜTTÜKLERİ ULUSAL KURTULUŞ MÜCADELESİNİ ve amaçlarını yazımın konusu dışında tutarak bu mücadelenin gerekliliğini kabul eden biri olarak yazıyorum. Kürtler Malazgirt’ten başlayarak Türklerle kader birliği yapmakla kendilerine ihanet mi etmişlerdir. Yâda Türklere bizim soyumuzu kurutun dilimiz katledin mi demişlerdir ki. Bu güne kadar yönetenler Kürtlerin iyi niyetini iyi niyetten öte Türklerden daha fazla ölümü kucaklayarak Şırnaktan Canakkaleye bütün anadoluya kanlarını vermişler, yoksa Anadolu’daki Kürtler Arapların yaptığınımı yapsalardı.

Dün Kurtuluş Mücadelemizde bizi satmayanlara. Bu topraklar üzerinde devlet olarak var olmamızın temel dayanaklarından biri olan Kürtler dün suç mu işlemişlerdir. Hatta Sivas kongresinin yapılmasını sağlayan Kürt ağası suçmu işlemiştir ki bu gün Kürtlere yönelik tartışmalar Kürtleri aşağılama ve neredeyse küfür eşliğinde yürütülmektedir. Şimdi Safkan milliyetçilere sormak geremezci. Kürtler Kuruluş savaşımızda bizimle beraber olmasaydı. Saddam’ın, yâda Bizanssın zulmünden bıktıkları gibi davransalardı. Ne kadar saf kan Türk kalırdınız. Babanız kim bilir kim olurdu diye.

Yüz yıllardır yok sayılan savaşlarda cephede hatırlanan, Şehitliklerde (mezarlıkta) Yan yana kardeş yatmanın reva görüldüğü Kürtlere Höykürüyor Yaşarken nasıl eşitlik dil istersiniz, Nasıl kendi dilinizde eğitim dersiniz biz sizinle şehitlik mertebesinde öte dünyada çamlımda kardeş oluyoruz ya yetmiyordu diyoruz. Kürlerde ölümden somaki kardeşliğe ve eşitliğe razı değiller. Çünkü Ölüm herkesi her şeyi eşitliyor. Kudretli ilahinin kudreti varken sizi ianenize gerek yok diyorlar. Onlarda ödedikleri bedelin karşılığını bu dünyada ve yaşarken istiyorlar. Diyorlar ki yeter gayri siz Şener şen ve İlyas Salmanın oynadıklar rollerin dağılımı değişmeli, iki halk da bir birini aldatan, konumda olmasınlar adil paylaşsınlar ve varlıklarına var olmalarına hizmet edecek koşulları birlikte yaratsınlar istiyor Kürtler.

Yani Kürtler kendilerini aldatılan konumdan kurtarırken, yanı başındaki kader birliği yaptığı halkından aldatan konumdan kurtulmasını istiyor. Kötülük bunun neresinde bu zaten olması gereken neden yüzünden, Kürtlerin daha ne kadar kanın akıtılması gerekiyor, Malazgirtken bu yana kürlerin bu topraklar üstünde bağımsız ve insani bir yaşam ve devlet hakkı için ödediği bedel yetmiyordu. Kaldı ki Kürtlere ödettiğimiz bedel aynı zamanda bizimde ödediğimiz bedele dönüşüyor. Parmaklar eğilmeye alıştığında tüfek utansa da fayda vermiyor.

Sonuç olarak ben yâda gönlü barıştan yana eşit özgür gönüllü birlikten yana olanlar ülkemizi yönetmediklerinden onlar yürek yangınlarını, barış ve kardeşlik duygularını böyle dışa vuruyorlar. Hiç bir çıkar gurubuna bağlanmış olmadıklarından, çıkar sağlamacılarından eğip büğemeden söylüyorlar. Çağrımız yönetenlere yönetim erkine hâkim olan güçlere. Daha nereye kadar. Nereye be haydar nereye diyerek.  İçinde yaşadığımız  toplumun yürek yangınından çıkan dumanla Kızılderililer  uyarı göndermek yönetenlere çatışmasızlık ortamının devamı için yapılması gerekenleri yapılmadsını beklediğimizi hatırlatmak toplumsal bir vebal ve  yaşadığımız topluma katkı için boyun borcu. KARDEŞ KARDEŞ BULUŞMALI BARIŞ İÇİNDE YARIŞMALI

Etiketler : , , , ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank