content

yazarportal-com-bilgiagi-net-tasviriefkar-com

18 Oca

Birbirini Temizlemeye Uğraşanların Partisi: CHP

Bu CHP’yi anlamak mümkün değil…Partide herkes birbirini temizlemek üzerine kurgulanmış…
Silivri’de öyle, Beylikdüzü’nde öyle… İnanın her yerde aynı…
Hafta sonu Beylikdüzü’nde bir toplantı yapılıyor, mevcut yönetime muhalefet olanlar yan yana geliyor…

Öyle bir açıklama yayınlıyorlar ki, evlere şenlik…
“Bizler, CHP Beylikdüzü’nde, halen bu kavgayı derinleştiren, partide vücut bulması gereken “Emek en yüce değerdir” sözünü iğdiş eden, geçmişte partiyi yöneten klik ile kapalı kapılar arkasında pazarlıklar sonucu kirli ilişkiler dâhilinde partiye bir gecede çöken, ilçede siyaset üretmekten çok CHP üzerinden kendilerini pazarlayan anlayışın uzantıları olan unsurları, Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu ile başlayan temiz, sol, sosyal demokrat, katılımcı siyaset anlayışını da bir fırsat bilerek, partimizden TEMİZLEYECEĞİZ.”
*****

Bu paragrafı yutkunmadan okuyabilecek olan beri gelsin… Bilgisayar bile kabul etmiyor bu yazılım şeklini…
Herkes, ötekini partiden göndermek için bir temizlik ekibi kurmak, kendilerini de temizlik ekibinin başına başkan seçtirmek için uğraşıyor.
Geçmişte partiyi yöneten klik ile pazarlık yaparak bir gecede partiye çökenler, kendilerini pazarlayan    unsurlarmış…
CHP’de temiz, sol, sosyal demokrat, katılımcı siyaset anlayışı, Kılıçdaroğlu ile beraber gelmiş. Ve bunu fırsat bilerek, bir gecede çökenleri temizleyeceklermiş…
Kılıçdaroğlu partinin başına gelmeden önce partide hiç mücadele verilmemiş gibi anlatmak, her şeyi Kılıçdaroğlu ile başlamış gibi sunmak… Tek kelime ile; ‘ayıp!’
*****

CHP’ye bakarken, soğuk savaş döne-minin bir partisine bakar gibiyim.
Soğuk savaşın dili, soğuk savaşın politikaları, söylemleri…
Düşünün; bu partide siyaset yapanlar, diğerlerine partide yer olmadığı üzerinden bir politika geliştiriyorlar.
Kendileri pür ak, temiz, ‘emek en yüce değerdir’ sözüne sahip çıkanlar, ötekiler ise kirli ilişkiler içersinde olan, kendilerini pazarlayan zihniyetinin uzantıları…
Bu metni kaleme alanlar doğuştan sosyal demokratlar… İlçe başkanı, meclis üyesi, belediye başkanı olmak istemiyorlar. Siyasette öne çıkmak istemiyorlar… Onlar gönüllü…
Pazarlamak sözünden nefret ediyorlar… Pazarlamak denildiğinde, akıllarına sadece mal satmak geliyor.
İktidar olmak isteyen bir partinin iletişim imkanlarını kullanarak, seçmenlerin desteğini almaya çalışmanın pazarlama yöntemi olduğunu kabul bile etmiyorlar. Nefret ediyorlar pazarlamak kelimesinden…
Ve partide bulunan herkes partinin gerçek sahibi zannediyor kendini, ötekini ise başka amaçları olan kişiler olarak değerlendiriyor. Tüm söylemler, bunun üzerinden geliştiriliyor. Ötekileştirmek... Aynen otoriter cumhuriyetin zihniyeti gibi…
Bir şey mi dediniz? CHP, zaten o cumhuriyetin kurucusu parti değil mi? Evet doğru da… Bugün partide siyaset yapan, hatta muhalif olanların büyük çoğunluğu eski solcular değil mi? CHP dışında siyaset yapmış olan, bugünün yeni sosyal demokrat solcuları…
*****
Şayet seçimler olmasaydı, CHP’de yaşanan bu kavgayı anlamak mümkün olabilirdi.
Otoriter ülkelerin, otoriter partileri…
Otoriter partilerin, otoriter yöneticileri…
Otoriter partinin üyeleri ise, otoriter ülkeyi yönetmek için partinin otoriter yöneticisi olmak için can atanlar…
*****

Temsili demokrasinin olduğu her ülkede iktidar olmak istiyorsan, sokağın desteğini alacaksın.
Seçmenlerin büyük çoğunluğunun desteğini, oyunu alarak iktidar olacaksın.
İktidarda kalabilmek için de sürekli seçmenleri memnun edeceksin.
Partinin üye yapısını genişleteceksin.
Toplumun değişik kesimlerinden üye yapacaksın, yönetici seçeceksin.
Partiyi, toplumun farklı kesimleri ile buluşturacaksın.
Partiye dün katılmışlar ile bugün katılanlar arasında hukuki bir farklılık olmayacak.

Dün katılanlar, yeni katılanları beğenmemezlik yap(a)mayacaklar.
Onları partili olmamakla suçla(ya)mayacaklar.
Ahlaksız, namussuz kavramları üzerinden ötekileştirmeyecekler.
Dün partiye katılmış olanlar da bilecekler ki, bir önceki gün kendilerinden önce partiye katılanlar vardı.
Bugün katılanlar da, yarın katılımlar olduğunda partinin gerçek sahibi olarak görmeyecekler kendilerini…
Parti önceki gün, dün, bugün ve yarın katılacak olanların eşit yarışına sahip olacağı koşulları düzenleyecek… O partinin adı demokratik bir parti olacak.
Bilecekler ki, iktidar olmak istiyorlarsa, partilerine farklı kesimlerden yeni insanlar katılacak.
Yeni katılanlar, eski katılanlarla aynı haklara sahip olacak.
*****

CHP’nin üyeleri bir kentin seçmen sayısının yüzde 5’i bile değilse, kentte partili olmayanlardan da oy istenilmeyecek mi? Oy isterken ahlak sözleşmesi mi yapılacak? ‘Bunlar partimize oy verebilirler, şunlar oy veremezler’ mi    diyecekler?
Oy verenler partiye bir gün gelmek isterlerse, ertesi günde yönetime gelirlerse, seçilirlerse ‘Bir gecede partiye çöktüler’ diyerek işgalci olarak mı değerlendirilecek? Nasıl bir zihniyetin tezahürüdür bu?
Herkes herkesi partiden temizlemeye kalktığında, o parti ülkede nasıl iktidar olur? Yarın ilçede nasıl seçim kazanılır? Önemi yok bu soruların. Varsa yoksa ‘ben’ kavgası…
Yarın o bildiriyi kaleme alanlar ilçede yönetimin sahibi olsalar, seçimlerde büyük ittifaklar kurmaya çalışmayacaklar mı? Yapmayacaklarsa neden uğraşı-yorlar? Asla seçim kazanma şansları yok ki! Bunu bilmezler mi? Bilirler bilmesine de, önemli olan kendilerinin iktidar olmasıdır. Asıl olan. Bugün ötekine karşı yan yana… Yarın öteki gittikten sonra yine kavga… Kavgaya selam, yola devam…
*****
Son söz: Otoriter Cumhuriyetin kurucusu olan CHP, aşağıdan yukarıya, yukarıdan aşağıya doğru hala otoriter zihniyetin kodları ile hareket ediyor. AK Parti karşısında demokratik bir zihniyetin duruşu yüksel(e)mediği için de, Türkiye’ye yazık oluyor.
Not: O bildiriyi kaleme alanlar, Gürpınar’da SHP dönemini eleştiri dışı tutmuşlar. Bir iddiayı hatırlatalım. Yakuplu 1989 yılında Gürpınar’ın bir mahallesiydi. Yakuplu Limanı’nın bulunduğu yeri SHP’li belediye satmış. ‘Nasıl satmış?’ merak ediyor musunuz? Gürpınar’da büyük büyük katlı binaların planları ise yine SHP döneminde yapılmış. Biliyor musunuz? İddiaları hatırlatalım dedim de…

Etiketler : , ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank