content

ikradan-mahyaya-aydinlanma

28 Haz

Batı İle Savaşımımız

Geçen yazımızda Batı'nın islama ve Müslüman’a 1400 yıllık düşmanlığını ve bu yüzden artık onlara ömrübillah inanmayacağımızı, güvenmeyeceğimizi ve onlarla hiçbir şekilde dostluk kurmayacağımızı yazmıştım.

Şimdi Batı'yla neden böyle 'bera' ilanında bulunduğumuzu anlatayım:

Batı dediğimiz zaman coğrafi olarak batımızı ve Avrupa ve ötesini kast ettiğimizi biliyorsunuz. Ama aynı zamanda Batı bir medeniyetin adıdır. Bu medeniyet her medeniyet için geçerli olan coğrafyasından, kültüründen, teolojisinden ayrı düşünülemez.

İşte bu Batı, kendi dışında kalan 'Doğulu' toplumları sömürmek için sekülerleştirdiği, profanlaştırdığı inancından destek alarak kendilerinden olmayanlara zulmediyor. Yoksa Batı son yıllarda Afganistan’a, Irak’a, Suriye’ye ve en son Gezi Parkı sürecinde İslam dünyasına ve dolayısıyla bize bu kadar düşmanca davranır mıydı?

Nedir Batı'nın inancı ki bundan destek görerek düşmanlık besliyor?

Hıristiyan teolojisinde bizim sahip olduğumuz İslam inancı gibi merkezinde insan, insanın merkezinde de Allah bulunan tevhid eksenli dünya/yaşam/hayat yoktur.

Bu Batı öyle kaypak ki bütün ilkelerini petrolü daha rahat elde etmek için çiğner.

Yani Batı öyle haysiyetten uzak ki 'değerlerini' bir bidon mazota feda eder.

Batı'nın bu değersiz tutumunu Türkiye'nin yeniden şahlanış sürecinde net görebiliyoruz. Müesses nizam güçlü iken Türkiye hükümetlerinin söylediği şeyler Batı'nın çok da ilgisini çekmiyordu, çünkü müesses nizam hükümetleri 'ikna' etmenin her yolunu biliyorlardı. Ama ne zaman ki Türkiye IMF'yle yeniden borç anlaşması imzalamadı (2008) ve IMF'ye on yıllardan beri devam ede gelen 'kalıtsal' borcunu bitirip üstelik bir de IMF'ye borç verme teklifinde bulundu.

Bunlar elbette doğru, ama bu doğruların yanı sıra Batı’yı öfkelendiren başka şeyler de oldu:

Asırlardır Batı’nın ‘medeni ve uygar dünyası’ tarafından talan edilen Afrika ülkelerine Tayyip Erdoğan’ın Türkiye’si milyar dolarları bulan hibeler verdi. ABD olsun, İngilizler-Fransızlar-Almanlar olsun sömürdükleri ülkelere Türkiye’nin bu yardımını kabullenemedi.

İşte Batı için artık Türkiye haddini çok aşmış oldu! Haddini aşan Türkiye diğer ülkelere, başta da İslam ülkelerine özgürlük modeli oluşturuyordu. Tabi, bu haliyle Türkiye,  'denize dağılan petrol gibi' çevreye zarar vermeye başlıyordu!..

Üstelik,

Türkiye'de vesayeti gerileten Ak Parti aynı zamanda müesses nizamın gerilemesini de sağladı. Bu, Batı'nın emellerine zarar veren en önemli durumdu. Batı için bu 'Türkiye çok olmuş!' Ve bu işleri çeviren Türkiye'nin başbakanına ders verilmeliydi.

Bu sebeple "28 Şubat'tan itibaren bütün darbe teşebbüslerinde yer almış kadrolar bu olaylarda yerlerini alıyor. CNN, BBC, Alman dernekleri, Routers, Amerikalı Neo-Con kuruluşların ve İsraillilerin hepsinin Erdoğan'a karşı bir hınçları olduğu" için hâli hazır kandırılıp insanlıktan fırlamışların bulunduğu ortamdan işe başlayacaklardı.

Tabi, zamanı geldi,

Olaylar(a) patlak verdi(rildi)...

İşte Gezi eylemlerini masum gösteren herkesin çok iyi gördüğü gibi Batı, başta medyası olmak üzere pek çok unsuruyla Gezi eylemlerinde domine etti.

Yoksa Der Spiegel'in bütün yayın hayatı boyunca söylediği yalanlar, attığı kışkırtıcı başlıklar, çarpıttığı hakikatler Gezi olaylarında yaptıklarından daha azdı, neden?

Bu kadar iğrençleşecek ne vardı?

Neden CNN int savaş haberleri yapsın?

Neden BBC, Routers olmamış şeyleri 25 gün üst üste dünya kamuoyuna servis etsin?

Neden AB olan biteni bildiği halde yalan yanlış haberlerle Türkiye aleyhine beyanatlarda bulunsun?

CNN int. neden başbakanın düzenlediği tarihi mitingi 'Erdoğan karşıtı' miting olarak versin?..

Bakın,

Son yıllarda ölümle sonuçlanan onlarca miting, gösteri, eylem Güneydoğu’da meydana geldi ve CNN, BBC, Der Spiegel hiç de bunlara yer vermemişti. Ama şimdi PKK silahları bırakacak süreci kabul edince en küçük bir eylemi dahi kaçırmayıp 'iç savaş var' formatına sokuyorsunuz.

Anlıyoruz,

Türkiye ve PKK size rağmen çözüme evet dedi ve bu size çok koydu.

Biliyoruz,

Bu sizi çok öfkelendirdi,

Görüyoruz,

Siz ne Türklerin ne de Kürtlerin yanına bırakmak istersiniz gücünüz yeterse bu kuyruk acısını.

İnanıyoruz,

Şimdi bize gâvurane saldırınız bundandır;

Alıştığınız Türkiye sizin rahatlıkla sevk ve idare ettiğiniz Türkiye idi. Siz “tak der"diniz, birileri de “şak yapar"dı. Ancak şimdi “tak-şak” değil, şimdi "halk ister Tayyip Erdoğan iktidarı yapar" dönemindeyiz, kabul etmediğiniz budur.

İşte size sözün özü:

Yabancıların yönettikleri Türkiye yok artık,

Kendine yabancı Türkiye yok, anlasanız iyi olur, yoksa mı?

Yoksa siz belirleyin,

Biz savaşı(mı) sürdürebiliriz.

Twitter: @ahmetay_

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank