content
21 May

Ülkemizdeki Tatiller Üzerine Birkaç Söz…

Sürekli yazar dururum. Birçok köşe yazarı da yazar. Dünyanın hiçbir yerinde bizim ülkemizde olduğu kadar bolca tatil gününe rastlayamazsınız. Zamanı en hovarda kullanan millet biziz.

Bakınız bizde İki dini bayram vardır. Önünü arkasını izin getirirler tatili her bayramda 10 güne çıkartırlar. Herkes hak arayışındadır bu ülkede, ama haksızlığı dile getirmez. Kendisine dokunmayan yılan bin yaşasın-cı çoktur bizde. Ama yazıktır günahtır. Bu kadar bol tatile ne gerek var? Dün 19 Mayıs Bayramımız. Çok güzel. Bende zaten yazdım Gelin bayramları ulus olarak kutlayalım dedim. O ayrı bu tatil işi ayrı. Dün okullar tatil idi, bu günde tatil. Dün hem okullar hem resmi kurumlar tatildi. Yazık değil mi ya! Sadece bu bayramda değil, 23 Nisanda da böyle, 29 Ekimde de böyle… Dini bayram olan (Ramazan – Kurban) da da öyle… Bunları alt alta yazar toplarsanız o kadar çok tatil yapıyoruz ki, çalışmaya zamanımız kalmıyor (!)
Devlet hep zararda derler. Devletin elindeki kurumlar zarar ediyor derler ve bir bakarsınız özelleşme gelir özelleştiğinde de bakarsınız ki kar etmeye başlamış. Acaba bu neden? Bunun çok nedeni var. Yağma, hırsızlama, aşırma, taşırma, lüpleme, yolsuzluk, eşe dosta kıyak gibi… Ama bir önemli sebebi daha var. Devlet kurumlarımızda ki mesai saatleri uygulaması ve tatil abartısı… İzin abartısı… Rapor abartısı… Özelde bunlara geçit verilmez. Eğer çalışan kaytarırırsa veya gereksiz izin ve rapor almış ise ona yol gözükür. O yüzden özelde müsamaha ve lakayıtlık yoktur. Devlette ise durum farklı… Çark farklı işliyor. Kim kime, dum duma.

Devlet memurunu tekraren devlet idaresi olarak ele alalım. Onların ücret sistemi yenilensin, çağdaş, uygar hale gelsin lafımız yok. Berbat bir ücretlendirme var. Ama ya çalışma temposu? Mesai saatleri belli… Cumartesi Pazar hiç yok. Senede bir ay yıllık kanuni izni var. Canı sıkılırsa rapor alma durumu da var. 30 Ağustos bayramı tatil, yılbaşı sonrası tatil, o gün bugün için tatil bir bakıyorsunuz ki, memurun çalıştığı saatler komedi… Unutmayınız ki ödenen vergiler ile o memurun devlet sektöründeki işçinin parası ödeniyor. Özel sektörde olsa, bu kadar müsamaha, hoşgörü sizce gösterilir mi?

Millet niye bir devlet kapısı diye tutturuyor? Rahat… Bir kere kapağı atımı adam, ömür boyu rahat… Garanti altında. Yasa var kanun var. Görevden alırlar mahkemeden döner.
Bir sürü kural kaide var, nereye çekersen oraya gidiyor. 657 sayılı devlet memurları kanunu bir Devletin çalışma gün ve saatleri koşulları da değişmeli.
Bir defa cumartesi günü tatil olmaktan acilen çıkmalı. Nedir buya! Böyle zamanı har vurup harman savuran kaç ülke var?

Bir başka iş, Milli Eğitimdeki uygulama. Öğretmen arkadaşlar okul tatile girdimi, tatile girerler, ama devletten tıkır tıkır eksiksiz maaş alırlar. Bu nasıl iş? Nerde, hangi ülkede bu var? Bu yasa ve yönetmelikler değişmeli kardeşim. Çağa, topluma koşula uygun hale gelmeli. Sadece meydanlarda ücret istemek, aldığımız maaş yetersiz demekle olmuyor, yaptığınız işte yetersiz. İşte çocukların hali… Dershaneye gitmeden, özel hocadan ders almadan, kursa gitmeden kaç öğrenci üniversite kazanabiliyor? Eğitim bitmiş, Hak getire. Ama herkes hak arayışında… Vermeden almak istiyor. Olmuyor. Bu işinde bir düzene girmesi lazım… Bunun için acilen yasaların yönetmeliklerin değişmesi lazım. Devlet lehine, millet lehine. Özel sektörde FİNK atamayacak, eline kalem alamayacaklara devletin kapılarını da kapatın. Devlet arpalık olmaktan çıksın. İki dönüm bostan yan gel yat Osman devri bitmeli. Doğrudur, ücretini adam gibi ver, çalışmasını da adam gibi iste. İşine gelmiyorsa bırakıp gitsin. Toplum işsiz dolu… O bir iş bulmuş haline şükretsin önce. Ama insanca, uygarca yaşamak onunda hakkı… Yaşam şartları iyileştirilsin. Ama bu adil ve hakça, eşit olsun.

Geliyoruz Hastanelere, sağlık kurumlarına, oralarda da döner sermaye uygulaması var. İyi… Başka kurum ve kuruluşlarda var mı? Bazılarında var. Orman gibi yâda döner sermayeli bütçesi olan yerler gibi... Başka… Yok... Maaş üstü prim, oh ne güzel… Herkes ister. Ama adaletli dağılmıyor ki… Performans işi iyi, iyi de, siz esas ücretleri gözden geçirin, döner sermayeyi kaldırın, işyeri barışını, kurumlar arası çalışma barışını zedeliyor.
Devletin kurum ve kuruluşları, çalışanları arasında ayrımcılık, ücret farkı olmamalı.
Kalkmalı. Gereksiz tatiller kalkmalı. İSRAFIN HER TÜRLÜSÜNÜN ÖNÜNE GEÇİLMELİ… Bu ülkenin çalışmaya mücadeleye ihtiyacı var.

Atatürk ne demişti?

Tek bir şeye ihtiyacımız var, o da çalışkan olmak!...
Hani nerede?

Herkes kıvırmanın, yan gelip yatmanın, avantadan geçinmenin derdinde. Kime dokunsan o ses veriyor ve kızıyor bağırıyor. Kimsenin kızmaya, bağırmaya hakkı yok. Herkese eşit muameleyi getirin. Herkese eşit işi ve eşit ücret uygulamasını getirin. İnsanları çileden çıkarmayın. Biri yiyor biri bakıyor. Kıyamet öyle kopuyor. Devlete ait kamu kuruluşları, iktisadi teşebbüsler tabiî ki zarar eder. Çalıştıramıyorsunuz ki, idare edemiyorsunuz ki, gereksiz personel istihdamı, torpilli çalışanlar, izinler tatiller abartısı ve peşkeşler. Kazanır mı bu kuruluş? Tabiî ki kazanmaz. Ama özelleşince kazanıyor, niye? Çünkü artık hiçbir tolerans, idare etme, gereksiz izin ve rapor, işi savsaklama, peşkeş çekme işi bitiyor da ondan. Devlet niye var? Önlesin bu istismarı. Milli birlik ve bütünlüğümüz için, varlığımız ve dirliğimiz için bunu acilen yapalım.

Oturun hesap edin. Devletin memuru ve işçisi bir yıl içinde ne kadar tatil yapıyor bakın.
Cumartesi pazarlar resmi tatil. Haftada iki günden 96 gün öyle gitti. Bayramları hesap edin. İki dini bayram ve diğer ulusal bayramları ve Yılbaşını, 1 Mayıs’ı ve diğerlerini. Hani şu resmi tatil ilan edilen günlerimizi…. Bir 30 günde öyle ekleyin. Etti 126 gün. Dünyanın neresinde 126 gün tatilde olan bir ülke var? Seninin onca zamanı tatil ile geçiyor. Bunun ayrı yeten hastalık hali var. Allah vermesin kimseye. Rapor, izin hakkı var. Raporun art niyetli alındığını geçiyorum, alanlar var çünkü. İyice denetlensin o rapor sıkıya gelsin bakın nasıl azalacaktır rapordaki düşüş. Ama hak getire. Neyse. Adamın yasal hakkı var. Senelik izin. Birde onu ekle. 30 gün yâda 15 gün iznini kullansın. Ortaya çıkan tabloya bakın. Senenin yarısı tatil… Bu devlet kazanır mı? Nasıl kazanacak? Hep yan gelip yatıyoruz. Şimdi ben bunu dile getirdim diye ağzına geleni söyleyecek birçok insan var. Rahatı kaçtı çünkü. Ama bu devlet bizim hepimizin. Kaynaklarını hor kullanamayız. Hazineyi çarçur edemeyiz. İsrafı önlemeliyiz.
Dün bayram, bu gün tatil…

Olacak iş değil… Bayramın günüde tatildi. İşte iki gün…
Ama bu bugün değil tüm milli ve manevi bayramlar için geçerli ve ayrıca cumartesi Pazar uygulaması. Yazık ya. Bu kadar tatile ne gerek var? Başta cumartesi günleri tatilini kaldırmakla işe başlayın ardından bayramlarda gereksiz tatilleri kaldırın. Bakın ne kadar fayda göreceksiniz….

Etiketler : , , , , , ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank