content

01 Eyl

Türk Dili Üzerine Oynanan Oyunlar

Yabancı dil belâsı ciddi tehdittir. Türklüğe düşman olanlar, iki konuyla uğraşıyor: Dil ve din.

Türkçe, yavaş yavaş okullarımızdan, yazılı ve görüntülü basınımızdan, kültür ve sanatımızdan, eğlencemizden, sokağımızdan ve hatta mutfağımızdan kovulmaktadır.

Her devirde bir belâ ile baş etmek durumunda kalan ve tarihi dört bin beş yüz yıl öncesine dayanan dilimiz, yeryüzünde bugüne kadar Göktürk, Uygur, Arap, Kiril ve Latin alfabeleri ile yazıda hayat buldu.

Türkçe, Ural-Altay dil ailesinin Altay grubundandır. Bu grupta Moğolca yer alır. Her yere ulamaya çalıştığımız -tay eki Moğolca’dan gelmedir ve çok kullandığımız kurultay, sayıştay, çalıştay gibi kelimeler böyle türetilmiştir.

Türkçe, sondan eklemeli bir dildir ve ön ek yoktur. Sonuna yapım ve çekim ekleri getirilen kök değişmez ve her Türkçe kelimenin kök ve eki birbirinden kolayca ayrılabilir.
İsim kök ve gövdelerine gelen yapım ekleri, fiil kök ve gövdelerine getirilemez.
Dilimizin kendine has, ses uyumu kuralları vardır.

Türk Dil Kurumu’nun son yayınladığı Türkçe Sözlük’te 104 bin 481 söz varlığı yer alıyor. Üç yüz milyon insanın konuştuğu Türkçe, böylesine zengin. Zaman içinde halkın çok sayıda başka dilden aldığı kelime var. Bunları kendi hançeremize, vurgu ve uyuma göre Türkçeleştirmişiz. Alınan bu emanet kelimelerin çok daha fazlasını da Fransızca ve Almanca başta olmak üzere otuza yakın dile vermişiz. Almanca ve Fransızca’da wilajet (vilayet), yaourt (yoğurt), cossack (kazak), caravanserai (kervansaray) ve kajak (kayak) gibi pek çok Türkçe kelime yer alıyor...

Ancak bu ülkenin sözde aydınları, Türkçe ile çağdaş ilim yapılamayacağını söyleyebiliyor. Yine onlara göre Türkçe, ileri seviyede bir kültür dili olamaz.

Ana sınıflarımıza bilim dili diye İngilizce’yi, İslam dili diye Arapça’yı soktular. Üniversitelerimize zaten yabancı dille öğretim yerleşti. Şimdi çocuklarımız matematiği, fiziği, psikolojiyi ve hatta lojistiği İngilizce öğreniyor. Hasılı başka dilde konuşup başka dilde düşünen nesiller yolda. Türkçe’nin yeni belâsı yabancı dil salgını...

Dil, lehçe, şive ve ağızdan haberi bile olmayan, sözcüğün asıl mı, asil üye mi olduğunu kestiremeyen, iki nokta (:) ile noktalı virgülü (;) nerede kullanacağını bilemeyen, bilmem kimin yazılarını yakışıklı(!) bulan, haberleri moderatör namıyla sunan, televizyona tivi diyen, dolmuş, buzdolabı, durak, bilgisayar gibi halkın bulduğu Türkçesi dururken “kompitür” demeyi üstünlük sanan, Mr. Marjinal olmakla övünen entel aydınların Türkçe’yi vatanından kovma harekâtı başarıya ulaşmak üzeredir!

Şimdi soruyoruz:
Türkiye, resmi dili olan bağımsız bir devlet ise bütün okullarında öğretim dilinin sadece Türkçe olması gerekmez mi?
Türkiye’den başka hangi devletin öğretim dili, yabancı bir dil?
Yabancı dile ihtiyaç duyana, başka yöntemlerle öğretmek varken, neden yabancı dille öğretimde ısrar ediliyor? Yabancı dil, amaç değil araçtır. Bir insan, dünyayı en iyi kendi dilinde algılayabilir.

Türkiye, emperyalizmin sömürgelere dayattığı bu yabancı dil istilasından kurtulmalıdır. Yoksa, gidişat hayra alâmet değildir. Neticede, Sanatçı, klip çekimi için start aldı, Yaşam boyu onur ödülü, herılt yani , okey, üç gibi kafede buluşuruz ve medya kritik gibi garip yaratıklar peydahlanıverir!

İşte size bir inşaat şirketinin reklamı: Doğa üstü bir yaşam! Ne yani orası hayaletler alemi ya da öteki dünya mı?

Spor programından bir cümle: Süper Lig’te heyecan tüm hızıyla devam ediyor!” ’Heyecan’ın süratlisini de hiç duymamıştık!

Türkçe’nin başı İngilizce ve Arapça ile dertte dostlar, dertte!..

Günün Sözü: Dili bozulan bir toplumun çözülmesi kaçınılmazdır.

Etiketler : , , , , , , , ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank