content

yazarportal-com-bilgiagi-net-tasviriefkar-com

16 Ara

Termeli Yarınlara Nasıl Bakıyor?

Yarınlara nasıl bakılır? Bu soru bir yerin gelişmesi için cevaplanması gerekli en elzem sorudur.
Siyasi ifadeleri bir yana bırakırsak; bir yerin gelişmesinde veya kalkınmasında en gerekli şeyin yerel bir kültürün var olması gerekmektedir. Siyasi ifadeler daha çok ya popülist bir yaklaşım olur ya da hamasi bir bakış açısı.

İlimizi, ilçemizi cazibe merkezi haline getireceğiz sözü sadece cümle olarak bir değer addeder. Bu işler öyle kolay değildir.

Son beş yıl içinde beş ayrı ilçede yaşayan biri olarak bazı “küçük” yorumlar yapabilirim. Çünkü yakından tanıdığım bu yerlerin mahalli yönetiminden tutun da vatandaşın “aidiyet” duygusuna varana kadar neler düşünüp neler hissettiği “kalkınma ve gelişme” kavramlarına farklı bir anlam yüklüyor.

Çeyrek asır önce yerleştiğim ve halen yaşadığım Ünye ilçesinin nüfusu günümüzdeki Terme kadardı. Yaklaşık olarak Fatsa´da aynı nüfusa sahipti. Aradan geçen 25 yılın sonunda nüfusları yaklaşık üç katına çıktı. Peki, 25 sene sonra Terme bir Ünye veya Fatsa olabilir mi?

Bu soruya cevap vermek oldukça zor. Bu satırları okuyanlar “Biraz fazla atıyorsun” gibi sözler söyleyebilir. Hatta kızabilir. Böyle bir hakları var tabii. Ancak görünen bir köy de var. Bir şehir nasıl kalkınır? Bunun şartları nedir? Bu şartlar yerine getirilebilinir mi? Ne kadar süre alır?

Ünye ve Fatsa 25 sene önce il olma isteğinde ilçelerdi. Her iki ilçe de ülkede yirmiden fazla vilayetten nüfusça büyüktü. Üstelik tarihi geçmişleri vardı. Yani her Ünyeli veya Fatsalı hemen hemen aynı şeyleri düşünüyordu. Bir kültür ve tarih birliği vardı. En önemlisi “yerli” nüfus çoğunluktaydı. Oralarda “nerelisin” sorusu sorulmuyor veya “aslen” diye başlayan cümleler kurulmuyordu. Şehir yerliydi.

Şehrin yerli olması demek ortak hedeflerin olması demekti.
Hiç kimse bu ilçeleri basamak taşı olarak kullanmıyordu. Okuyan, ticaret yapan, kalıcı olarak ilçede kalmak istiyordu. Memuriyet dışında göç vermiyordu. Hatta bir “umut kapısı” olarak bu ilçelere dışarıdan kişiler geliyor ve kısa zamanda şehrin kültürüne ayak uyduruyordu. Yani Fatsalı ve Ünyeli oluyorlardı.

Termeye geldiğim günden beri gözüme çarpan değişiklik kılık kıyafetlerdi. Büyük bir hızla kıyafetler Ünyeliye benziyordu. Bunun dışında bir benzerlik olmuyordu. Çok gencin okuyup dışarı gidip “kendini kurtarmak” gibi hiç de “aidiyet” kavramına uygun olmayan fikirleri vardı. Yani bir fırsatını bulup ilçe terk ediliyordu.

Ünye´de içe ile ilgili en az 30 kitap yazılmıştır. Hemen hemen her Ünyeli Ünye tarihini bilir. Ünyeli kendisin il, hatta eskiden olduğu gibi “sancak” muadili bir statüde görür. Kendisini bir ilçede değil bir ilde yaşadığını kabul eder. Resmiyette değilse de Ünye bir ildir Ünyeli için.
Sanatın her türlüsü ile tanışmışlardır. Siyasileri görünüş itibariyle ayrıymış gibiyse de “özde” Ünyeli olma şuurunu hep korumuştur. Bir büyük şehirde olan her türlü kültür faaliyeti mevcuttur. Mahalle arası çay ocakları mütevazı bir kültür ve sohbet merkezidir.
En önemlisi yönetim Ünyelinin elindedir.

Gurbetteki her Ünyeli bir şekilde ilçesine dönmenin hesaplarını yapar. Yani “Kaçan kurtulur” mantığı yoktur. Aslında “gelen kurtulur” anlayışı vardır. Kilit noktalarda mutlaka Ünyeli vardır.

Kısa süre görev yaptığım ve İlçe merkezi beş bini ancak bulan Akkuş´ta bile bir Akkuşluluk şuuru yerleşmiştir. Yılın dokuz ayı tabiat ve iklim şartlarıyla mücadele eden, her türlü imkânsızlığın kol gezdiği beş bin merkez nüfuslu Akkuş´ta herkes oralıdır.

Peki, “Termeli” ne yapıyor? Şayet bu ilçede hiç acele edilmeden bir Termelilik aidiyet duygusu yerleşirse bazı kıpırdanmalar gözlenebilir. Ancak kimse Ünye ve Çarşamba ile kısa zamanda baş ederiz hamasetine kapılırsa boşa zahmet çeker. Çünkü atı alan Üsküdar´ı çoktan geçmiş.

Biz yazalım da sonra “ben demiştim” gibi çokbilmişlik havasına girmeyeyim.

Etiketler : , ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank