content

yazarportal-com-bilgiagi-net-tasviriefkar-com

09 Ağu

Suriyeli Çocuk

“İffetli kadın sokak ortasında yüksek sesle gülmez” demişti ya bir ulu devletlimiz, işte o sözlerden sonra etrafımdaki kadınların ve pek beceremeyen benim mutlu olmak, kahkaha atmak isteği içimizden eksik olmuyor.

Allah nazardan saklasın.

İnadına, kahkahayı sever olduk. Ya da doğrusu şu, kadının namusunu toplumun klişelerine bağlamayı artık bünyemiz kabul etmiyor.

Direk danslarına meraklı! hemcinslerin varlığı ne kadar sevimsiz geliyorsa ondan daha çok iffeti, kendine göre kategorize eden anlayışlar bunaltıyor.

Kahkaha atan iffetsiz, eşlerinin parasıyla jeeplerde gezen paranın nasıl kazanıldığından bi haber olanlar namuslu sayılacak öyle mi?

Kahkaha atan, espiriler yapan namus sınavına girecek, erkeğinin yanında sesizce oturan ve hatta beriden gelen pürü pak olacak.

Fark ettiyseniz, yazdıkça sinirleniyorum!.

UYARILAR BAŞLAR

Oysa bizim gibi konvansiyonel toplumda önce siyasi aktörlerin, sözlerine dikkat etmesi gerekir.

Yarın öbür gün mahallenin bıçkınları yoldan geçen kızları uyarır, “iffetli olun biraz”

Ama öyle konularımız var ki bizim. Hayatın gerçeğine dönüyor, bırakın kahkahayı yüzünüzdeki gülümseme bile soluyor.

İFFET ÖRNEĞİ

Bir grup kadın kahkaha! denemeleri yaparken, neşesiyle tanıdığımız sevdiğim bir kadın doktor arkadaşım aramıza geldi. Yüzü berbat, bitkin.

Keyfinizi bozmayım diyerek bir şey söylemedi önce.

Yok neşeden değil, inattan gülüyoruz dedik. Anlattı.

Çocuk onkoloğu olan arkadaşım bayramda nöbete gitmişti. Önceden bize anlattığı Suriyeli lösemili çocuk hastası vardı. Yeşil gözlü, sevecen 6 yaşında oğlan çocuğu.

Anne, baba baygın halde getirmişler hastaneye. Suriye’de tedavisi yarım kalmış. Gelir gelmez yatırmışlar servise. Dört kardeşin en küçüğü.

Ancak işlemler bir türlü olamıyor çünkü ailenin kaydı yok. Aile Gaziantep’ten giriş yapmış ama kayıtları yok görünüyor.

Başhekim çocuğu göndereceğiz burada tedavi edemeyiz, kaydı yok diyor, arkadaşım kıyamet koparıyor, bu çocuk hastaneden çıkarsa ölür diye.

Yazışmalar yapılıyor ama nafile. Çocuğun kaydı olmadığı için ilaç verilmesi de yasak. Etraftan topluyor ilaçları, kendisi alıyor cebten.

Bayramda nöbete gittiğinde öğreniyorlar ki küçük Suriyeliyi arife günü çıkartmışlar hastaneden.

O aslında kahkanın en güzelini atan arkadaşım, dayanamıyor, gözyaşına boğuluyor.

Söyler misiniz, bu duygulardan daha iffetli ne var?

Bu arada İçişleri Bakanlığı İzmir’deki Suriyeli sayısını 13 bin olarak açıkladı. Aysbergin görününen yüzü. Kaydı olmayan ya da başka şehirlerden gelen çok sayıda mülteci var. Anlattığım anekdot küçük bir örnek. Toplumun bunca yakıcı,can alıcı sorunu varken, kadınların kahkası nasıl sorun oluyor, anlamak mümkün değil.

Kronik sorunlarımız halının altına süprüldüğü sürece korkarım, Türkiye’de sadece kadınlar değil, gelecekte erkekler ve çocuklar da gülemeyecek.

Etiketler : , , ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank