content Eşref Zeki PARLAK İstanbul/Üsküdar doğumlu olup memleketi Trabzon/OF'dur. Okan Üniversite İçmimarlık lisans eğitimini almaktadır. Lisans programının ilk senesinde İçmimarlık Bölümü Öğrenci Temsilcisi seçilip hemen ardından yapılan Fakülte Temsilciliğinde Okan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Başkanı olmuştur. Bilgi yelpazesinin geniş olmasına önem vererek her konuda araştırmalarına devam etmektedir. Özellikle insan psikolojisi üzerine 2002 yılından beri araştırmalar yapmaktadır. Bunun yanında felsefe, siyaset, bilim ve dini alanlarda kapsamlı araştırmaları bulunmaktadır. Geniş bir kitap arşivi bulunmakla birlikte güzel konuşma sanatı üzerine kendisini çeşitli kaynaklardan geliştirmiştir/geliştirmeye devam etmektedir. 7 Eylül 2008'de Türk İç Mimarlar Grubu'nu kurmuştur. Kısa süre içinde 4000'i aşkın üyesiyle Türkiye'nin en büyük ve en kapsamlı içmimarlık grubunu(Türk İç Mimarlar Grubu) kurmuştur. Birçok dernek ve klüpte üyeliği bulunmakla beraber Ataşehir Trabzonlular Derneği'nin kurucu üyelerindendir. Alanında ün yapmış sanat hocalarıyla çeşitli sanatsal aktivitelerde bulunmaktadır. Bunun yanında çeşitli gazeteci, köşe yazarlarıyla araştırmalarda bulunmaktadır. Yabancı dil olarak İngilizce bilmektedir. Eşref Zeki PARLAK
23 Haz

Siz, Hayat, Yaşam, Herşey…

Yazımda insan hayatını ele almak istiyorum. İlk önce doğduğumuz sonra büyüyüp yaşlandığımız hayatımızdan. Gerçekten aslında hayat "bir" gün... O da yaşadığımız gün.

İnsanoğlunun genelde bazı konulardan hep başı ağırır. Bu konular Kimisi için aşk, kimisi için ailevi durumlar, kimisi için maddi sıkıntılar, kimisi için arkadaşlıklar, kimisi için dersler, kimisi için ortaya karışık birçok sıkıntı... Kendimden örneklerle yola çıkmak istiyorum: bazen aşk acısı, bazen dostluk, bazen maddi bazen herhangi bir sıkıntı. Altı senedir insan psikolojisi üzerinde araştırma yapan biri olarak hem etrafımdaki insanları hemde kendimi gözlem altında bulundurdum. Açıkcası şimdiye kadar vardığım sonuç hiç yabancı olmayan bir cümle: "Herşeye rağmen mutlu ol..."

Arkadaşlar bu okadar değerli bir cümleki... Biz insanlar hep iyiyi isteriz ama hiç kötüyü görmeyiz. En iyisini hayal ederken en kötüsünü hayal etmeyiz... Şuanki halinize bakın ve sizden daha kötü durumda olanları düşünün. Bir anda güzel hayallerinize "kötüsü de varmış" diyebiliyorsunuz. Öncelikle insanın kendisiyle barışık olması gerekiyor. Kendinizi sevin. Seviyor numarası yapın en azından. Ne zaman bir sıkıntımız olsa, bir derdimiz olsa kendimizi azarlayıp dururuz. Hatta kendimizden nefret ederiz. Tabiri caiz ise kendimizi dövmek isteriz... Bugüne kadar hep kendimize el kaldırmışızdır. Okadar acizis ki bir kere bile kendi kendimize el uzatmamışızdır. Yere düşene vurur misali kendimize vurup duruyoruz...

Aşk mı? Terk mi edildiniz? Vicdanınız rahat olsun... Bugüne kadar hep gidenler üzülmüştür. Gelir geçer diyebilmeliyiz. Öyle birşey ki bu "Aa, işte aradığım insan bu!" deriz birlikte olursunuz, ayrılınca "bunun gibisini bulamam" der üzülürsünüz. Sonra bir gün bir başkası çıkar karşınıza ve aynı şeyi tekrarlarsınız. Sonuç: herşeye rağmen kendinizle barışık olun... Birisi yada birşeyler için mutlu değil, yaşadığınız gün için, kendiniz için, BİR günlük hayatınız için mutlu olun. İçinde olduğumuz hayatın içinden güzel kareleri seçip kendinizi içine sokun... Hayatta bir tek aşkınız yok, bir tek aşk yok...

En sevdiğiniz dostlarınız mı sizi kırdı? Belkide sırtınızdan bıçakladı? Peki size bir soru: Bugüne kadar ne oldu da geçmişte kaldı diyemedik? Buda gelir buda geçer. Aslına bakarsak onunla yollarınızın ayrılması iyi bile olmuş... Öyle bir insanın hayatınızda yer alması zaten bir olumsuzluk... Sonuç: herşeye rağmen mutlu olun...

Ailevi sıkıntılarınız mı var? Bazen kendinizi dışarı atmak istiyorsunuz değil mi? Evet evet... Bu insana rahatlama hissi veriyor. Dönüp olanlara bakın ve gülümseyin. Gülümsemeyi başarın.

Maddi sıkıntınız mı var? Para... Dünyada herzaman istenilen ve hatta bazen aşkın bile önüne geçen bir katı madde... Onsuz olabilin. Cebinizde beş kuruş yokken mutsuz olmak yerine halinize gülün, gülümseyin... O anki komik durumunuza gülümseyin. "" Hatta üstüne bir de kahkaha atın oda cabası olsun...

Aşklarınız, dostlarınızın hataları, aile sıkıntılarınız, maddi sıkıntılarız, amaçlarınıza varamamanız sizi yıldırmasın. Bunun için kendinize uzattığınız el ile herşeye savaş açabilirsiniz. Bu olumlu bir savaş. Kendiniz için bir savaş. Mutlu olmanız için, herşeye rağmen gülümseyebilmeniz için... Mutluluğu, huzurlu olmayı kendinize tattırın. Hayatın olumsuzluklarına espirilerinizle karşılık verin.

Hayattan genel konular seçtim ve bazı şeyleri açıklamaya çalıştım. Evet, belki sayamadığım birçok sıkıntı var. Ama herşeye rağmen gülümseyin... Belki çok zor ama bunu başarmalıyız. Hasta yataktayken, terk edilmişken vs vs. Mutluluk, gülümseme bizi hayata bağlayan en önemli değerlerimiz. Umudumuz herşeyimiz. Madem ki herşeyimizi kaybettiğimizi varsaydık ozaman EN azından bunu kaybetmeyelim. Kendimize bir el uzatarak...

Göreceksiniz ki birçok şey değişmeye başlayacak. Olumsuzluklar sonucunda kendinizle yalnız kalmak isteyecek, elinizi uzattığınız kendinizle derin derin dertleşip halinize güleceksiniz. Fırsatınız varken bugünü değerlendirin. Hayata düşüncelerinizi, sevginizi, mutluluğunuzu haykırın. Bunun için birdaha fırsatımız olmayabilir. Unutmayın hayatımız sadece birgün. O günü dolu dolu yaşayın, gülümseyerek...

Geçici olan şeylere canınızı sıkıp sonra pişman olmayın... Mutluluğu yaşamamak sonradan aklınıza gelecek en büyük pişmanlıklardan birtanesidir.Mutluluk insanın en büyük tedavisidir. Olumsuzlukları olumlu yapmaya yönelten, hayatla sizi barıştıran, terkedildiğinizde anlayışla karşılamanızı sağlayıp ardından tebessüm ettiren işte budur. Bir kerede olsa deneyin; Çocuklar gibi tebessümle başlayıp sonrasında kahkahaya dönüşen bir mutluluğu... Tıpkı filimlerdeki gibi...

"Size gökkuşağından renkler getirdim, hayatınız renklensin diye..."

Etiketler : ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

2 Kere Cevaplanmış to “Siz, Hayat, Yaşam, Herşey…”

  1. 1
    Hacer ATEŞ Says:

    Yazılarınız harika ve bu arada gazetemize hoşgeldiniz...

  2. 2
    Maide ÖREN Says:

    Sevgili Eşref Zeki
    Bazen hem şaşıyorum hem de çok mutlu oluyorum.Her ne olursa olsun gençlerin kendilerinden daha büyüklerine yaşam nasihati vermeleri güzel diye düşünüyorum.Bana belki "dur biz olgunlukla çok yol katettik bizede mi?" diyenleri duyuyorum.Ben memnunum çığırından çıkmış gençten ziyade içine sindirmeye çalıştıkları yaşamın kurallarını büyüklere hatırlatmalarını tercih ederim.
    Tüm bu yazdıklarını yaşamına geçirmeni dilerim.
    Senelerdir yaşam ve sevgiyle ilgili yazarım.Çok hoşuma gitti.Bir şeyi hatırlatayım.Seviyor gibi görünmek taraftarı değilim.Zira böyle davranıldığında asla gerçek ve koşulsuz sevgiyi keşfedemezler.
    Sevginin en gerçeğini hayatına alman dileği ile gazetemize gelmenden çok mutlu oldum.Yazılarının devamını merakla bekliyorum.
    Yaşam bir seçim demeti seninse seçtiğin demet kendinde hayatına aldığın sürece hoş kokusunu yayacaktır.
    Hoş geldin.
    Sevgilerle.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank