Sır Kokulu Şiirler!
Her gün bir şiir sığınmakta, nur vakti nurlanan kifayetsiz sözlere. Gecenin ebruli bakışlarına kem vuran sessizliğinde, iki sokak lambası etrafına ışık saçan. Soğuk bir düş gelir; aklın feryatlarından karanlığa inat edercesine.
Gece düşüncesiz, yıldızlar kendinden emin; fecr'e yaklaşan bedenlerde gözyaşı. Haksız ve hırsızdır hayaller, kırılası bin-bir türlü edebi masalın tutarsızlığına bel bağlamış.
Yalnızlık buhranlarda
Akıl ötesi ızdıraplara
Kıvranmakta sancılarla
Dert çokların azlığında… Ve bir kızıllık çökmüştür saçlarındaki dağınık elemlere, deniz kokan gözlerinde uykusuzluk, ellerimde kalemimden kopan kelimeler, hecelerin küstah ve destur bilmeyenlerinde, yersiz cümleler asılı kaldı. Hangi sözler, sözlere emanet edilmiştir tefekkür zindanlarında. Zindandır; hayatın ötelere varan ruhani zamanları.
Çare nerelerde? Noktalanmakta
Nokta büyüyor iniltiler de
Sır olan kapılar kapanırken umutlara
Yüreklere kilitlenen sırların, durağı yok şimdilerde… Bin-bir gece masallarıdır; Anka kuşunu kıskandıran, hayallerin sinsi sınırsızlığında saklanan. Hiç bitmeyen güngörmüşlüğün seferberliğinde, sefirdir sefaleti nedamet. Taşa tutulmuşlukların arasında cana tutulmuş, tutuksuz yargılanmakta. Tan yerinin âmâ bakışlarında ağıtları figani destanlara eş kılan. Yanar… Yakılır… Tükenmişliklere yığılmış adabı bedbaht çehreler… Mabedi kayıptır bedenlerin, fikri musallat etmekte tesbih tesbih. Kabristandır duygular Azrail’in kollarında derin bir sükût içinde.
Çağlayanlar çağ çağ çağlamakta
Belki canda çağlar bir gün… Vücudu şehrin terk edilen vicdanlarında sere serpe sosyo-politik ölümler. Duaları yalan bürümüş eller sıkıldıkça dosttu özleyen. Yaransızlık matemlerinde yürek depremleri yaşayan… Rabbi canan ebediyetinde kollarında ilahi hevesler. Serzenişlerdedir seccadelerdeki secdeler ve kıyamlar.
Ey sır hükmünü ver artık
Kaçma benden
Şafak sayımları başladı
Gün bitmeyen sanrılarda… Miraç’ı memleketi soluklandım, bir şiirin yokuşunda. Nefes nefese hikayeler tıkadı yollarımı. Nakaratlanan her sonun başlangıcında ser-den ser olup, yakaladım ser’sizliğe ser olmak adına "inadına."
Tutanak yoksuzluklarında; tutanaksız geleceğin haline ferman okurken, kapattım kayıp gecenin kitabındaki geçmişin sayfalarını. Hacer'i sevgi oldum; say ettim say(fa)ları, ağlayarak uyandım gecenin kara(n)lığında ansızın. Direnişler dirhem dirhem dirildi. Gözyaşlarında canı tefekkür, Zül Celal'in bakışlarında kara(n)lığı gecelere gecelemek niyetiyle.
Dilimde lâl’i figan sessizce. Zamanı fırçaladım gözlerimde. Sırça köşkleri sırım sırım sır(ça)ladım. Dudaklarıma kıvrılan kelimeler, kıvrıla kıvrıla kıvranmakta dilimin densizliğinde.
Her yer sevgi zindanı, hücrelerde karanlık yok. Tebessüm var çehrelerde hiç bitmeyen. Kayboluşta nefretlerle ayak ucundaki adım adım ağrıyan… BİTKİN… Sendeleyerek sonuna yürüyen…
mrb aysunhanım güzel şiirler degişler yazıyorsunuz egitimlimisiniz yoksa alaylımı? ben şiir seven bir insan olarak tik katimi çekti şiir yazmak duygularamı baglı yoksa birden kelimeleremi dökülüyo cevaplarsanız sevinirim saygılar:))
Mart 13th, 2011 at 15:34