content

04 Ara

Millet Adamlarını Asla Yalnız Bırakmadı. Ancak !!!

Son yazımızda ‘Cumhurbaşkanımız yalnız mı ?’ sorusuna cevap aramıştık.

İşin devlet kısmını ele almış, tahlil yapmış ve 2 sebeple yalnızlığına yönelik tespitlerde bulunmuştuk.

http://www.cemilpasli.com/tarih/cumhurbaskanimiz-yalniz-mi

Bu yazımızda konunun devlet tarafından değil, millet tarafından görünüşüne dair görüşlerimizi ifade etmeye gayret edeceğiz.

untitledDevletimizin 1839 dan itibaren yönünü batıya dönmesi ve batıda hakim olan Jakoben bakış açısını benimsemesi asırlık devlet tecrübesi olmasına rağmen devlet-millet buluşması ve beraberliği konusunda zaman zaman büyük sıkıntılar yaşadığımız doğrudur.

Milletin adamları diyebileceğimiz devlet adamları bu beraberliğin oluşmasındaki engelleri ortadan kaldırmaya çalışsa da mevcut sistemin bu işi kolaylaştırmak yerine engellediğini söyleyebiliriz.

Allah’ın kainata koyduğu düzene ‘Sünnetullah’ diyoruz ve ilmin temeli olan bu düzende aynı sebepler aynı sonuçları doğuruyor, bu değişmeyen bir kanun.(Fetih,48/23)

Normal Şartlar Altında son 150 yılda yaşadıklarımıza göz atalım;

1876 (Abdulaziz’in öldürülmesi), 31 Mart(1908),1960 (Menderes’in idam edilmesi), 1971(Demirel’in indirilmesi), 1980(Siyasetin tümden tasfiyesi), 1997(Erbakan’ın indirilmesi), 2007(Erdoğan’ın indirilme teşebbüsü), 15 Temmuz 2016(İç savaş ve ülkeyi küçük kantonlara bölme girişimi)

Yukarıdaki olaylara göz attığımızda şunu net bir şekilde görürüz.

Milletin iradesine rağmen milletin adamlarına karşı operasyon yapan güçlerin ellerindeki güç ve imkanlara asla dokunulmamış, aksine her teşebbüsten sonra millete rağmen, millete darbe yapan kişi ve kurumlar güçlenmiş ve 15 Temmuzda milletin devletini koruması için teslim ettiği uçak, tank, topu milletine çevirme ve pervasızca kullanma cesaretini göstermiştir.

Peki ne yapmak lazım ???

Aynı sebeplerin aynı sonuçları doğurduğu hakikatinden hareketle devletin yönetim sisteminin tamamen değiştirilmesinin acilen gerçekleştirilmesi zarureti önümüzce duruyor.

31 Ağustos 2016 da yazdığım yazıda bu değişimin-evrimin-revolutionun gerekliliğini ve önerilerimi sıralamıştım.

‘YENİ TÜRKİYE İÇİN SATIR BAŞLARI’ başlığını uygun gördüğüm yazımda yeniden yapılanmanın somut önerilerini zikrettim:

http://www.cemilpasli.com/siyaset/yeni-turkiye-icin-satir-baslari

Bu konuda fikri olan tüm vatan evlatlarının da görüşlerini ortaya koyarak sürece katkı vermesi gerekiyor.

Millet önünden giden, duygu ve düşüncelerine tercüman olan adamlarını asla yalnız bırakmadı, bırakmaz, bırakmayacak.

Ancak şu an kurulu müesses nizam milletle devlet arasında kalın ve yüksek duvarlar örmüş durumda.

Daha önceki milletin adamları devlet ve millet arasında bulundan bu yüksek ve kalın duvarları kaldırma konusunda gereken cesaret, gayret ve çabayı gösteremediler.

Bu gün millet devletiyle buluşmak, kaynaşmak ve bu kalın ve yüksek duvarları kaldırmak istiyor,

Bunu milletin adamı Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’da istiyor.

Velev ki müesses nizamdan, devlet-millet buluşmasının önündeki kalın ve yüksek duvarlardan beslense de vicdan ve insaf sahibi her vatandaşımızın değişim ve dönüşüm konusunda Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a destek vermek zorunda.

Yoksa yukarıda zikrettiğimiz tarih tekerrür etmeye devam edecek.

Biz aklımızın yettiği, dilimizin döndüğü, kalemimizin yazdığı kadar çabalıyor ve tarihe not düşüyoruz.

Ve bir kez daha hatırlatıyoruz ve sözü Merhum Mehmet Akif Ersoy’la bitiriyoruz.

Tarihi tekerrür diye tarif ediyorlar

Hiç ibret alınsaydı tekerrür mü ederdi.

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank