content

yazarportal-com-bilgiagi-net-tasviriefkar-com

01 Ara

(M). Fet(h)ullah Gülen Masalı

 Öncelikle neden parantez içine aldığım harfler vardır ondan başlayayım. (M) yani “Mehmet” Gülen’in orijinal isminde yoktur. “Mehmet” bir mehdilik için saklanıyor.  Sakla “Mehmedi” gelir zamanı hesabı. Kendisi ben mehdiyim dememiş, zaten hiçbir üçkâğıtçı direk kendini ele vermez. Harun Yahya bile kendine mehdi demek isterken “Mehdi de ben mehdiyim demeyecek” diyor. İşin ikinci kısmına gelince Fetullah’ın arasına “h” harfi saklanıyor ki yarın öbür gün onun isminde de sırlar aranabilsin. Tıpkı kendine “fatih” lakabı takmış Sultan Mehmet gibi. Hani derler ya çağ açıp kapamış. Buna da inanmayın çünkü dünyanın başka yerlerinde çağı açtığı söylenmez bunu sadece Türkiye’de duyarsınız. Kundaktaki kardeşinii dâhil bütün kardeşlerini Şeyh’ül İslam fetvasıyla kılıçtan geçirip, İslam’ın büyük günah dediği şarapla hiç çekinmeden âlem yapmış bu adama birde peygamber onun hakkında rivayetler düzmüş diye kutsarlar. Meğerki Yezid bin Muaviye İstanbul’u işgal etmek için bu hadisi uydurmuş ki askerleri can u gönülden çarpışsın. Konudan sapmamak için Sultan Mehmet hakkında ki sözlerimi burada bitiyorum. 

Özelikle Devr-i Tayip de bir “Gülen masalı” dönüyor. Bu masalın aslı astarı yokmuş meğer! Masal anlatıcılarına göre Gülen Türkçe şampiyonudur. Dünya’nın her tarafın da okullar açıp milleti imana getiriyor. Üstüne üstelik Türkçe öğretiyorlar ki maksat Türk-İslam lafı ön plana çıksın. Böylece Türkiye’de ki “Laikler de” takdir edebilsinler. Kürsüler de o kadar ağlayıp sızlamış ki bu kozu da Müslümanlar için hafıza kaydın olsun. Ben sözlerimi o kadar alengirli havaya sokup sizleri sıkmayacağım. Çünkü takdir edersiniz ki dünyanın her tarafına gidip okuyan öğrenciler vardır. Türkiye ye gelenler de vardır. Hatta Türkiye de günlük geçimini sağlamak için gelip İngilizce dersi veren Amerikalılar bulmak da mümkündür. Her üç beş gariban öğrenci birleşip bir ev kiralıyorlar orada işi organize eden biraz namazında niyazında olunca Gülen’in de ismi masal (ağlamaklı) dolaştığı için bunlar kendilerini aniden Gülen-ci his ediyorlar.

Eskiden Türkiye ye damgasını vurmuş Said-i Kurdi adına “Nurcu” olarak geziniyorlardı. Bunlar biraz Gülen ağladığı için önce M. Kırkıncı, İ. Mutlu gibi gördüler. Gülen’in Amerika ya kaçması derin etki olacak ki çorba, makarna parası zor bulabilen öğrenciler birde kira parası veriyordular; yetmedi birde hizmet eklendi bunlar kendilerini en azından boş his etmediler. Yabancı ülkelerde özelikle açlıktan kıvranan Afrika da birkaç öğrenci evi, bir-iki tane kurs açıp onlar arasında barınabildiler. Hani o kadarda para gerekmiyor.

Bir emekçi babanın gönderdiği parayı öğrenci götürüp ev kirasına verecekti... Öğrenciler oralarda okul bitirip boş kalınca en azından kurs evi için biriktirebileceklerdi. Her ülke de her dili öğrenmek isteyenler vardır mutlaka. Örneğin ben Süryanice, Aramice ders vermek isteyenleri görsem hiç zaman kayıp etmeden gider kayıt olurum. Türkçe öğrenen öğrencilerin durumlarını istismar edip biz Türkçeyi yayıyoruz adı altında; gelip Türkiye de ün salmak kolaydır. Zaten burada din sömürülüyor… Gelip Türkçesine, diline âşık, dilini üstün gören kişilerin duygularını istismar etmek hayli kolaydır.

Öğrencilerin ev kiraları, Türkçe öğrenmek isteyenlerin kaç kuruşu ve din de içine girince bu böylece birkaç tane aç sefil Afrika ülkesinde yer alabildi. Ben yerinizde olsam sevinmem çünkü bu gün İngilizce yi İngilizler değil biz okullarda, özel kurslarda hem oynayıp, hem çalarız. Anadolu da din duyguları olan insanların gazeteleri, televizyonlarına reklâm yapmak ve artık o televizyonların sanki Gülen’in emrindeymiş telaki etmek hatta “Fetullahçı Gladyo” gibi lafları üretmek de “irtica” yaygarasıyla reklâmını yapanların başında yine bizim laikler geldi. H. Çetin Kaya, Ergün Poyraz gibi bu adam için kalem sallatmaları ve korkunç büyüklükte göstermeleri din duyguları olanları olur-olmaz Fethullah’ı büyük görmeye yöneltti. Oysa Gülen cemaati sıradan bir cemaat gibidir. Bana sorarsanız Nurcular bile bunlardan daha içerlemişler davalarını.

Fetullah-çı kesilenlerin çoğu reyting, dershanelerine din süsü vererek öğrenci çekme ve iş ortaklığı için başka bir şeyden ibaret değildir. Güleni ve taifesini düşünce olarak görmek; onu dünyaca tanınan diye anlamak tıpkı Harun Yahya’yı dünyaca bilim adamı görmek gibidir. Hırsızlık suçu yapan, para aşıran veya basit bir kapkaççı bile medyada günlerce dolaştığını görebilirsiniz. Gülen’i ismini AKP sadece kullanıyor. Oysa Marmara denizinde Gülen’in tavrı zaten basit bir tavırdı. Ve Erdoğan-Gülen veya Türkiye’yi saran bir şey görmek masaldır. Ev kiralarıyla yan yana gelen ve okulu bitirdikten sonra ekmek derdinde olan öğrencileri tehdit görmeyin. Her din duygusu veya başka bir düşünce için öğrencilik yıllarında yan yana gelebilir.

Sıradan bir kişinin gidip görebileceği papayı, F.Gülen “papa hazretleri” diyerek onun elini arkadaşlarına öptürerek kamera karşısında poz verebilmiştir. olacak o kadar da. O kadar yalvar yakardan sonra papa “gelme” diyemeyeceğine göre en azıdan sohbet edebilecekler. Papazların işi zaten aklamaktır. İnsanları çekmek ve bazı kişiler bulup onlar üzerinde şöhret yapmak. Sizde yarın randevu isteyin, yalvarıp yakarın herkesle görüşebilirsiniz. İşin özü bu Gülen masalının içi boştur. O kadar da büyütmenin âlemi de yoktur.   

Saygılarımla...

Etiketler : , , , , , , ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank