content

yazarportal-com-bilgiagi-net-tasviriefkar-com

08 Mar

Küresel Hedefler

New York’taki Birleşmiş Milletler Genel Merkezinde 25-27 Eylül tarihlerinde gerçekleştirilen BM Sürdürülebilir Kalkınma Zirvesinde 2030 Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri 193 ülkenin imzası ile kabul edildi.

Tüm ülkeler ve paydaşlar işbirliği içinde hareket ederek bu planı uygulamaya koyma noktasında uzlaştılar.

17 Sürdürülebilir Kalkınma Hedefi ve 169 alt başlık adeta Küresel Gündemi oluşturuyor. Bu açıdan önemli.

Birleşmiş Milletleri hepimiz biliyoruz “varlığı birşey üretmese de yokluğu sorun teşkil eder”. Veto yetkisi olan 5 ülkesi; sürekli savaş çıkaran, dünyayı kana bulayan, Afrika ve diğer kıtalardaki birçok ülkede sömürgeyi modern anlamda devam ettiren, değerli alt-üstyapı zenginlikleri olan ülkelere çöküp değerlerine el koyan ve halklarını mülteci haline getiren garip bir yapı işte.

Masum duruşlu ve donanımlı bir genel sekreter önde gözükür. Gerisi; yazı, rapor, toplantı, tavsiye, kınama falan filan. Sakın yanlış anlamayın, eleştirmiyorum, olanı yazmaya çalışıyorum. Gelişmiş ülke yapısı bu demek: kendi ülkelerinde ve halklarına karşı demokrattırlar, gariban ülkelere karşı akbaba gibiler, ülkelerini zenginleştirmek için her yol mübahtır, savaşlar çıkarırlar, sonrasında da insanlık damarları tutar, bir kaç çadır, üş beş eğitim, bir kaç uzman falan filan. Demokrasileri, kalemleri nezaketleri kan kokar.

Ana başlıklar halinde 17 hedef:

  1. Her tür yoksulluğu, nerede olursa olsun sona erdirmek
  2. Açlığı bitirmek, gıda güvenliğini sağlamak, beslenme imkânlarını geliştirmek ve sürdürülebilir tarımı desteklemek
  3. İnsanların sağlıklı bir yaşam sürmelerini ve herkesin her yaşta refahını sağlamak
  4. Herkesi kapsayan ve herkese eşit derecede kaliteli eğitim sağlamak ve herkese yaşam boyu eğitim imkânı tanımak
  5. Toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamak ve kadınların ve kız çocuklarının toplumsal konumlarını güçlendirmek
  6. Herkes için suya ve sağlıklamaya erişimi ve suyun ve sağlıklamanın sürdürülebilir yönetimini garanti altına almak
  7. Herkes için erişilebilir, güvenilir, sürdürülebilir ve modern enerji sağlamak
  8. Sürdürülebilir ve kapsayıcı ekonomik kalkınmayı sağlamak, tam ve üretici istihdamı ve insan onuruna yakışır işleri sağlamak
  9. Dayanıklı altyapı inşa etmek, sürdürülebilir ve kapsayıcı sanayileşmeyi ve yeni buluşları teşvik etmek
  10. Ülkelerin içinde ve aralarındaki eşitsizlikleri azaltmak
  11. Kentleri ve insan yerleşim yerlerini herkesi kucaklayan, güvenli, güçlü ve sürdürülebilir kılmak
  12. Sürdürülebilir tüketimi ve üretimi sağlamak
  13. İklim değişikliği ve etkileri ile mücadele için acil olarak adım atmak
  14. Okyanusları, denizleri ve deniz kaynaklarını sürdürülebilir kalkınma için korumak ve sürdürülebilir şekilde kullanmak
  15. Karasal ekosistemleri korumak, restore etmek ve sürdürülebilir kullanımını sağlamak, ormanların sürdürülebilir kullanımını sağlamak, çölleşme ile mücadele etmek, toprakların verimlilik kaybını durdurmak ve geriye çevirmek ve biyoçeşitlik kaybını durdurmak
  16. Sürdürülebilir kalkınma için barışçıl ve herkesi kucaklayan toplumları teşvik etmek, herkesin adalete erişimini sağlamak, her seviyede etkin, hesap verebilir ve kucaklayıcı kurumlar inşa etmek
  17. Sürdürülebilir kalkınma için küresel ortaklığın uygulama araçlarını güçlendirmek ve küresel ortaklığı yeniden canlandırmak

Ne diyelim, eylemleri kanlı olanların söylemleri ancak bu kadar masum olur. Bu 17 maddenin yüklemlerini olumsuzlaştırın, emin olun BM’nin eli en kanlı olanlarının meşguliyeti ortaya çıkar.

Şunu söyleyeyim: Birleşmiş Milletlerin ana yapısı olan Güvenlik Konseyinin 5’i veto yetkisi olan toplam 15 üyesi, bu 17 maddeye bir inansalar emin olun bir yılda işleri yoluna koyup çözüm sürecini başlatırlar, 5 yılda tüm sorunlarını ortadan kaldırırlar.

Şimdi soruyorum: “Tanrı'yı kıyamete zorlama düşüncesinde olan” ve ABD yönetimini ellerinde tutan evanjelistlerin bakış açısıyla Dünyaya huzur getirebilir miyiz?

Asla ve tam tersi: emellerini gerçekleştirmek ve hedefe daha kısa zamanda varmak için yeni planlar ortaya koyuyorlar: büyük israil devleti kurulması lazım, bunu da ancak Büyük Ortadoğu Projesi ile sağlayabilirler.

Bugün ortadoğuda ve bizde de güneydoğudaki kanın tek sebebi budur. Alınanlar mı var yoksa?

Yarın biraz Birleşmiş Milletlerden, sonrada BM’nin baş aktörlerinin Ekonomik Tetikçilerininden (ET) ve onlar üzerinden kurulan küresel imparatorluktan bahsedeyim.

BELKİ O ZAMAN ELİ KANLI GİBİ DURMAYIP, KÜRESEL KAN DÖKÜMÜNE KÜREK ÇEKEN MASUM TETİKLER BİRAZ DAHA ANLAŞILIR.

Etiketler : , , ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank