Kabahati Kendimizde Arayalım
Her canlı dünyaya gözlerini açtığı gibi gün gelip hayata veda edecektir. Hepsi yalan ölüm gerçek. Hepimiz bir gün gelip öleceğimize göre artık aklımızı başımıza alarak yaşadığımız olumlu ve olumsuz olaylardan bugüne kadar alamadığımız ibret almak zorundayız. Ama bunun böyle olması gerektiğini bildiğimiz halde yinede her şeyi ülkemizin ve insanlarımızın sevk ve idaresine getirdiğimiz seçilmiş ve atanmışlardan bekliyoruz. Artık kendimize gelerek bu yanlıştan bir an evvel dönelim. Çünkü elin oğlu aya çıktı, aya! Ama biz halen yaya gidiyoruz yaya!! Hem düzde değil taşlı dikenli, hatta mayın döşeli yolda!
Her sorumluluk sahibi insanımız gibi kendi kendimize soruyoruz, Ne oldu bize? Anayı babayı, aileyi akrabayı, eşi dostu kapı komşuyu unuttuk. En önemlisi kendimizi tanımıyoruz. Bu yüzden akıl almaz olaylarla her an her dakika yüz yüze bir hayatın içinde debelenip duruyoruz. Seçtiklerimizde atadıklarımızda uzaylı değil, bizden birileri olmalarına rağmen Ülkemizi ve insanlarımızı cinnet geçiren insanlar mı yönetiyor? Diye düşünmekten kendimizi alı koyamıyoruz! Böyle düşünerek internette gezinirken insan aklının şeytanı dahi şaşırtan“kıssa” ile karşılaştım. Bu kıssa yeni değil. Bilenlerimiz vardır.
Ancak ne hikmetse bildiğimiz veya bildiğimizi sandığımız konuları çok çabuk unutan bir milletiz. Bu nedenle bazı konular vardır ki bu da onlardan biri diye düşünüyoruz. Ve temcit pilavı misali zaman zaman ısıtılarak önümüze ve önünüze sürülmesinden rahatsızlık duysak ta tekrarında fayda görüyoruz. İşte bu düşünceden hareketle siz saygıdeğer okurlar ve sorumluluk sahibi insanlarımızla hayata dair düşüncelerimizin tekrarlanması ve bilgilerimizin güncellenmesi adına önemsediğimiz bu kıssadan hisseyi bir kez ve gerektiğinde çok kez daha birlikte paylaşalım istedik.
Şeytan köyde dolanırken gözü inek sağan bir kadına takılmış. Aç buzağı annesinin sütü sağılırken bağlı olduğu kazıkta bağırıyor ve debelenip duruyormuş.
Şeytan buzağının ipini biraz gevşetmiş.
O da zorlayıp kurtulmuş ipten ve annesini emmek için hamle ederken kovaya çarpmış bütün süt yere dökülmüş.
Sinirlenen kadın buzağının kafasına odunu vurup öldürünce yavrusuna üzülen inek de bir tekmede kadını yere serip öldürmüş.
Kayınpeder o sırada ava çıkıyor. O da gelinini öldüren ineğe ateş edip öldürmüş.
Silah sesine koşan koca, bir cansız yatan karısına, bir de tüfeği elinde babasına bakmış belindeki silahı çekip tek kurşunla babasını öldürmüş.
Genç adam az sonra bu kadar acıya dayanamayacağını fark edip ikinci kurşunu kendi kafasına sıkmış, o da ölmüş.
Olan biteni bir kenarda izleyen şeytan söyleniyormuş:
“Bütün suçu yine bana yükleyecekler şimdi. Buzağının ipini gevşetmekten başka ne yaptım ki?”
Şeytanın bile hayalini aşan kötülükler yaşıyorsak kabahati kendimizde arayalım diyor, saygılar sunuyorum!
Ahmet yenin
Kabahati Kendimizde Arayalım
