content

yazarportal-com-bilgiagi-net-tasviriefkar-com

16 Eki

Hayatın Gerçek İktidarı Daha Yalın ve Daha Gerçek…

Hayatın gerçek iktidarı daha yalın ve daha gerçek... Diğeri yalan ve ihtiras üzerine kurulu...
Maide Ören arkadaşımızın iki gündür Napolyon ile ilgili yazdığı yazıları okuyor musunuz?

Okumanızı tavsiye ederim. Ve gazemizde yazı yazan arkadaşlarımın yazdıkları yazıları inanın büyük bir keyifle okuyorum.

Gazetemizde yazan arkadaşlarımızın, entellektüel ve keyifli yazılarıyla farklı olmanın hazzını yaşıyorum, bir gazete patronu olarak.

Ören iki gün devam eden yazısının son bölümünü şöyle bitirmişti

“Her insanda biraz şarlatanlık vardır. Şeytana fazla uyarsa bu unsur gelişir. Ve bunun gelişmesi çok uğursuz bir şeydir. Eğer bir kimsenin kişiliğine apaçık bir yoldan yerleşmişse, o insan artık ölümlülüğe mahkûmdur.

İstediği kadar büyük ve kudretli görülsün, hep küçük kalacaktır.

Napolyon, iktidar hırsı uğruna yüz binlerce insanın hayatını hiçe sayarak harcadı ama yine insanlar onu belli bir kiraz türüne benzetip adını koyarak ben de dâhil, çiğ çiğ yiyorlar.

Hani tarihe adını yazmış bir kumandanın hayatının özetini böyle bağlamak istemezdim ama benim bir suçum yok!!...

Aslında benimde sevdiğim en güzel meyve Napolyon kirazı.

Ama ne yazık ki, adını ben koymadım…”

Hangi iktidarı elinizde tutarsanız tutun, hangi güç mertebesine erişirseniz erişin, eninde sonunda kaybediyorsunuz.

Dünyanın en kudretli insanlarından biri olan Napolyon’un sonuna bakınca, ‘Kahrolsun iktidar, yaşasın hayat” diyesim geliyor.

Ören ne güzel yazmış: “... insanlar onu belli bir kiraz türüne benzetip adını koyarak ben de dahil, çiğ çiğ yiyorlar.”

İktidar için şarlantalaşmak, yalanların esiri olmak, kendi söylediğin yalanların esiri olmak, kişiliğini yitirmek, sonrada bir kurumun başında bulunmak. Lanet olsun. 

Kendi işini kurmuş olanların yalan söyleyerek, insanları dolandırarak belirli bir mertebeye gelmesine söyleyecek sözüm olmuyor.

Ancak bir kurumu temsil edenlerin şarlatanlık yaparak, yalan söyleyerek, iftira atarak, sonra söylediklerine inanarak seçilmelerini, temsil ettiklerine hakaret olarak kabul ediyorum.

Düşünün, bir kurumun üyesiyim. Kurumun başında olan kişi kurumu temsil etmekten son derece uzak.

Yakışmıyor,kurumun başına.

Bilgisiyle, becerisiyle, vizyonu ile yetersiz.

Şimdi o kurumda üye olsam ne olacak?
Gittiği yerde beni temsil edecek, benim adıma söz söyleyecek nasıl kabul edebilirim ki? 

Ve asıl soru şu, üyesi olduğun kurumda demokratik bir seçim olmuşsa ve tasvip etmediğin biri seçilmişse ne olacak?
Demokratik bir seçimin sonuçları diyerek, yetersiz olanın, yalancı olanın, iftiracı olanın üyesi olduğun kurumun başında olanla aynı çatı altında kalacak mısın?

Yada çekip gidecek misin?

Düşünün adam(!) yeni seçilmiş. Ama şimdiden yapılacak olan seçimlerde tekrar başkan olarak nasıl kalabileceğine yönelik hamleler yapıyor.

Ne yapacaksın? Bana ne deyip gidecek misin? Yoksa kalıp mücadele mi edeceksin? Benim tercihim gitmek. 

Alın tüm iktidar mücadelelerinizi, çalın başınıza diyerek, hayata yüzünü dönmek.

Bana ne iktidar hırslarından, bana ne iktidar hırsı için yalanlardan, fesatlıklardan, düzenbazlıklardan, çapsız adamlarla yan yana durmaktan.

Ne diyordu Maide Ören arkadaşımız, ‘tarihte önemli olan başarının hazımsızlığının getirdiği macera ibret verici hikâyesi’nde, Napolyon’un adının bir kiraza verilmesiyle ilgili, “Ben de dahil, çiğ çiğ yiyorlar.”
Yaratıcılığın eksildiği, çapsızların iktidarları ele geçirdiği ve orada kalmak için her yolun mubah olduğu yerlerde durmamak lazım. 

Yeni denizlere açılmak, yeni bilinmeyenlere boğuşmak, hergün kızgın bir boğanın boynuzlarından tutarak yere çalmak... İşte hayat bu diyerek, yeni bir güne hazırlanmak.. 

Sonra bize armağan olarak sunulmuş olan o muhteşem  ve aslında insanın karmaşık yapısından daha basit olan hayatın derinliğinde kaybolmak...

Son söz: İnsanlar üstünde kurulmuş iktidarları istemiyorum. Asıl olan hayatın gerçek iktidarı daha yalın ve daha gerçek. Diğeri yalan ve ihtirası üzerine kurulu.

Etiketler : , , ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank