content

yazarportal-com-bilgiagi-net-tasviriefkar-com

15 Haz

Gönlümüzün Çiçek Kokusu

Siz kokuları sadece burunlarımızın mı seçtiğini sanıyorsunuz? Şayet bu soruya cevabınız evet ise koku almıyorsunuz demektir.

Çiçek hem görünüşü hem de kokusuyla nadide bir bitkidir. Kim bir çiçeği sevmez? Kokmasa bile dalında duran rengârenk çiçeklerin o görüntüleri kime huzur vermez? Peki, güzel kokulu bir çiçek bahçesinde aldığınız o mest edici kokular ruhunuzda nasıl bir tesir bırakır, biliyor musunuz?

Biz belli başlı çiçeklerin dışında çoğunun isimlerini bilmeyiz bile. Kır çiçekleri der geçeriz. Şayet köy gibi bir yerdeyseniz yaz ayları yaklaşırken nereden geldiğini bilmediğiniz o kokulara ne demeli? Her türlü çiçeğin kokusunu bir araya getirerek size doğru ılgıt ılgıt esen o rüzgâr ruhunuza nasıl bir güzellik sunar biliyor musunuz?

Bazen milyonlarca çiçek bir yerde toplanmıştır. Sanki bir aile gibid... Göz varlığına alışmış, burun kokularını tanır. Ne zaman o kokuyu duysanız bir şeyler hatırlarsınız. Burnunuzun hissettiği sıradan bir koku değildir. Gözünüzün gördüğü renkler değildir. Siz o kokuların ve renklerin yanında bir şeyler daha hissedersiniz de anlatamazsınız. Anlatamadığınız o şeyi de bilemezsiniz aslında…

Belki bir yaz günü evinizden dışarıya adım attığınızda ne işle meşgul olacaksanız ve beyniniz o meşguliyetin muhasebesini yaparken; o renk cümbüşü içersindeki rayihalar size ulaşınca, kim bilir hangi âlemlerin kapısı açılmış gibi olur. Sonra işinize gücünüze bakarsınız. Her şey burada bitmez. Siz ne zaman benzer kokuları kokladığınızda o günkü meşguliyetiniz aklınıza gelebilir. İşte koku burada bir mazi olup çıkar karşınıza.

Bazen hangi çiçeğin nasıl koktuğunu da bilemezsiniz. Tırnak büyüklüğünde milyonlarca çiçeğin bulunduğu ve ara sıra farklı çiçeklerin de aralarında bulunduğu çiçek tarhlarının kokusu ve görüntüsü gözünüze, burnunuza ve ruhunuza aynı anda hitap eder. Hatta o kokuyu nerede koklasanız hatırınıza geçmişinizden bir an gelir. Koku artık tarihtir…

Binlerce koku çeşidi ve binlerce çiçek bilirsiniz. Ancak çoğu sadece o an kokladığınızda kokar, o an gördüğünüz renkte ve canlılıktadır. Siz oradan ayrıldığınızda her şey geride kalır. Unutulur. Çünkü bir hatırası yoktur. Anlıktır.

Bilirim köy yerlerindeki o kokuyu. Mübarek, insanın ruhuna işler sanki. Kendisini hatırlatır bir vesile ile. Nerde görseniz o çiçekleri daha kokusu burnunuza gelmeden hissedersiniz. Nefesiniz gül kokar. Menekşe kokar, yasemin kokar, hanımeli kokar. Çünkü bu kokular bilinen kokulardır.

Peki, kime ait olduğu bilinmeyen ve bizi terk etmeyen o kokular nereden gelir? Nerden getirilir?

Bu yazıyı okuyanlar bazı kokular aldılar bile. Hafızasına yer etmiş, mazisinde yer almış; kâh şekil kâh koku olarak bir iz bırakmış ne kadar çiçek varsa hatırladınız değil mi?

Bazı çiçekleri görünce çiçeğin dışında başka şeyler de hatırladığınız oldu mu? Mesela biri size bir demet kır çiçeği uzattığında hissettiklerinizle, bir daha o çiçekleri gördüğünüzde hatırınıza gelen şey aynı mı?

Sanmıyorum…

“Ben bu kokuyu bir yerden hatırlıyorum” dediğiniz oldu mu hiç? Olduysa o koku sizi niye fazla ilgilendiriyor?

Ah o çiçekler! Renk cümbüşü sanki…

Ah o kokular!

Neden o kokular burnumdan eksilmiyor hiç?

Ve…Neden hep burnumda tütüyor…

Etiketler : , ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank