content

yazarportal-com-bilgiagi-net-tasviriefkar-com

22 Nis

Ekmek Hırsızları

Sahi ne aralar, bu denli acımasız bir toplum olduk.

Şiddet dizboyu. Nereye baksanız oyun, entrika.

İş ortamları tuhaflaştı, dedikodu, gambazlama rakip görme,

en dahiyahanesinden var. Ya bize öyle geliyor, ya da bazı olaylar gözümüze gözümüze giriyor.

O birbirlerine ‘muhterem’ diye hitap eden, edep ve nezaket miraslı millete nazar değiyor.

Tabii en kötüsü tedirginlik psikolojisi. Ekonomideki istikrarsızlık, bireylerin huzursuzluğu ile başlar. Oysa insan işinden, emeğinin kıymetinden ve hatta ekmeğinden emin olmak istiyor.

***

Karamsarlıktan öte, İzmir Fırıncılar Odası Başkanı Fikri Sırtı’nın verdiği bilgiler böyle düşündürüyor. Başkanın belirttiğine göre her gün 300 bin ekmek İzmir’e kent dışından geliyor. Manisa ve çevresi ve hatta Aydın’dan kamyonlarca ekmeğin getirildiğini iddia eden Başkan pazarlarda, açıkta ve hatta bazı bakkallarda bu ekmeklerin satıldığını öne sürüyor. Rakam çok büyük.

***

Ekmeklerin üretildiği koşulların önceki gün bir baskınla ortaya çıktığını söyleyen Sırtı, “Manisa’daki baskını siz de hatırlarsınız” diyor. Evet hatırlıyorum, izlerken içim kalkmıştı.

Ahırda üretilen ekmekler vardı, içlerine hayvan yemi karıştırılan.

Fikri Başkan’a göre bu en iyilerinden. İş bu raddeye gelmişken, önlem alınmaması ilginç.

***

Haliyle insanın aklına şu soru geliyor. 300 bin ekmek dışarıdan geliyorsa İzmir’deki fırınlar ne yapıyor?

Kentte ruhsatlı 400’e yakın fırın var. Ve yine Başkan’ın ifadesiyle; kapasiteler yüzde 20’yi geçmiyor. Fırıncılar zararda. Unlu mamüller fırtınası da ayrıca zarar veriyor.

Çoğu ruhsatsız şekilde ekmek üretiyor.

Yükselen dolarla artan maliyetler ve düşük kapasiteler, eli kulağında ekmeğe zam talebini yine gündeme getirecek.

***

Türkiye’de 19 milyon, İzmir’de 200 bine yakın insan yoksulluk sınırında yaşıyor. (TÜİK’e göre 4 kişilik ailenin yoksulluk sınırı 1144 TL) Açık ki, ekmekle karınlarını doyuruyorlar.

Şimdi ekmeklerine de güvenemeyecekler.

Fırıncılar Odası’nın tek başına bu savaşı kaldıracak gücü yok. Esnaf ve Sanatkar Odaları Birliği, İzmir Büyükşehir Belediyesi ve ilgili kuruluşlar harekete geçmeli. İzmirliler de ekmeği güvenilir fırınlardan almalı, bakkalları bu konuda uyarmalı.

***

Sonra gel de karamsar olma. Ya bir ekmeğimiz kalmıştı güvenilecek, o da bu haldeyse. Ey insanlığı her geçen gün eriten sistem, hiç olmazsa ekmeğimizle oynamasan.

Atilla Sertel örneği

Hafta sonuna İzmir Gazeteciler Cemiyeti eski Başkan’ı Atilla Sertel’in milletvekili adaylığından düşürülmesi damga vurdu.

Sertel’in Basın İlan Kurumu (BİK) genel kurul üyeliğinden istifa etmemesi gerekçe gösterildi.

Etmeydi, yanlıştı doğruydu ayrı. Ancak Sertel göreve devam etse bunu siyasette kullanma imkanı yok ki. Kurumda onun görevi yalnızca gazetecilerin haklarını korumak. Öte yandan bakıyorsunuz Bakan, yine aday ve görevine devam ediyor.

Maaşını tıkır tıkır alıyor, elindeki devasa gücü siyasi yem olarak kullanabilir. Bu neyin etik hesabı?

Asıl olaydaki jurnalcilik kötü. Boşuna demiyoruz bazı konularda iyiye gitmiyoruz diye...

 

Etiketler : , , ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank