content

yazarportal-com-bilgiagi-net-tasviriefkar-com

03 Eki

Değersiz Kişiler, Zararlı Sonuçlardan Etkilenmezler…

Biz iktidardan gidersek kaos olur diyerek toplumu korkutmaya çalışanlara, yüce Türk halkı 3 Kasım 2002 tarihinde “değersiz kişiler zararlı sonuçlardan asla etkilenmezler” diyerek son sözünü söylemiştir.

Çünkü ülkenin ve insanların geldiği nokta sizlerin has eseri olarak ortadır. Sizler hâlâ ülkenin ve insanların bu durumundan pay kapma peşindesiniz. Yıllardır yaptıklarınız ve yaşattıklarınız yetmedi mi? Sizlerin vurdumduymaz umursamaz ve kötü yönetimleriniz sonucu bir ekmekten başka bir şeyi düşünme fırsatı bulamayan yüce Türk toplumu fakirleşti hatta en önemlisi ruh sağlığını kaybetti. Bunu gazeteci yazar Gürcan Dağdaş bey “Ne diyeyim ki “logosuyla köşesinde şöyle dile getirmişti:

“Türkiye’de görevini kötüye kullanmış kişilerin göz altına alındığına dair haberlere çok sık olmasada televizyon ve gazetelerin yayınlarında rastlıyoruz. Bu ülkede, herkesten, her kesimden daha fazla görevini kötüye kullanmış olan ülkemizi ve insanımızı siz yönetenlerdir. Türkiye gelir dağılımı adaletsizliğinde dünyada beşinci. Yolsuzluk ve rüşvetin yaygınlığı açısından dünyada dördüncü...

Görevini kötüye kullanan yöneticiler yüzünden” Cennet vatan Türkiye” diye adlandırılan ülke kaçılması gereken bir coğrafyaya dönüşmüştür. Türkiye’de yöneticiler görevini, en fazla gelir dağılımı noktasında kötüye kullanmıştır. Yaşanan son krizden sonra “65 Milyon insan olarak aynı gemideyiz elele vererek krizden kurtuluruz” şeklinde çağrılar yapılmaktadır.

Oysa Türkiye 65 Milyonun aynı gemide olduğu bir Türkiye’den ziyade “Öteki Türkiye” “zengin Türkiye “şeklinde iki vagondan oluşan bir trene benzemektedir. Kompartmanlaşmış bir Türkiyeden kurtuluşun yolu herşeyden önce nimetlerin ve külfetlerin eşit dağıtılmasından geçmektedir.

Toplumu Kasım 2000 ve Şubat 2001 Krizinden krize sürükleyenler, görevlerini kötüye kullandıklarını itiraf etmek yerine “Biz iktidardan gidersek kaos olur” diye toplumu korkutmaya çalışmışlardır.

İzmir’de 1926 yılında ATATÜRK’e suikast yapılacağı kendisine söylendiğinde dünyanın tanıdığı en karizmatik şahsiyetlerden birisi olan ATATÜRK ben gidersem benden sonra kaos yada tufan olur diyerek toplumu korkutmak yerine “Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır. Fakat, Türkiye Cumhuriyet’i ilelebet payidar kalacaktır” demiştir. ATATÜK gibi ulusal kurtuluş savaşını kazanmış modern devlet kurmuş bir şahsiyet, kendisini naçiz ve fani olarak lanse ederken, bir kez ellerine geçirdikleri koltukları binbir çeşit entrikalar çevirerek işgal etmiş ve hala etmeye devam edenlerin isim ve cisimleriyle halkını kendilerinden bezdirmiş, ülkeyi faize, borca, yolsuzluğa, talana ve yoksulluğa mahkum eden sizler ise kendinizi yüce Türk toplumuna hala bu ülkenin vazgeçilmezleri olarak göstermeye çalışmaktasınız.

Borç,faiz, devülasyon ve enflasyon sarmalında çırpınan Türk toplumunda yaşam, coşku ve sevinç kaynağı olmaktan çıkarak bir görev haline gelmiştir. Bu yangın yerinde. İşte siz aciz yöneticilerin bu halini 80 yılda öğrenen yüce Türk toplumu sizlere 3 Kasım 2002 de son sözünü söylemiştir. Sizler ise gerek yaradılıştan gerekse eğitim ve öğretim olanaklarını kötüye kullandığınız için bilgisiz kalmış yaşamdan umduklarını elde edememiş kişilerin kendilerine gelecek tehlikelerden çekinmelerine ve korkmalarına gerek kalmaz.

Bu tıpkı “Acı patlıcanın kırağı yüzünden kaybedecek değeri (sizlerde olduğu gibi) olmamasına benzer”. İşte acı patlıcan gibi sizler de bu topluma yıllaryılı kötü yönetimlerinizle acı ve ızdırap verdiniz. Bundan sonra vereceğiniz hiç bir şeyin yerlerinizi sizlerin kaprislerinden dolayı bir türlü ışıyamayan genç ve dinamik beyinlere bırakınız diyerek sayın Gürcan Dağdaş beyin fikirlerini paylaşıyorum.

 

Etiketler : , , , , ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank