content

yazarportal-com-bilgiagi-net-tasviriefkar-com

01 Haz

Çoğu Zaten Yok, Birazcık Edep Yahu…

 Bazen kimi meslektaşlarımızı görünce gazeteci olmaktan    utanıyorum.    
Tamam, toplumda bir ahlak zafiyeti var.

Bizim meslektaşlarımız sütten çıkmış ak kaşık değiller ama yaşanan rezillik karşısında birilerine de ‘dur yahu neler oluyor?’ deme hakkımız birazcık olsun  değil mi?
Bugün o hakkımı kullanıyorum. 

Tamam insanlar etik değerlerini, ahlaklarını, inançlarını unutmuşlar.
Neyin ayıp, neyin günah, neyin ahlaksız olduğu tam bir karmaşa olmuş.
Tamam, kâğıt üzerinde nelerin ayıp, nelerin günah, nelerin ahlaksız    olduğunu biliyoruz.
Bu konularda şampiyonluğu da kimseye bırakmaya niyetli değiliz. Herkesi yarışa soksalar, herkes tartışmasız birincilik ipini kendilerinin göğüsleyeceklerini söyleyeceklerdir.

Çok sıkıştıklarında ise ‘O’ da öyle yapı-yor’ diyerek işin içinden sıyrılmaya kalkacaklardır.
Ötekinin üzerinden kendini aklayacak, vicdanını rahatlacak… Sana ne ötekinden, sen kendine bak…
Adamın çıkardığı gazete, tam bir yandaş gazetesi…
Yandaşı olduğu, nemalandığı, tuttuğu ya da tutmak zorunda kaldığı partinin haberlerinden geçilmiyor gazetesi. Ama o başkalarının yandaşlığı üzerinden pirim yapmak istiyor.

Adamın diline vurmuş… Yandaşsın, yandaşsın, yandaşsın…
Yandaşının en ufak olumsuzluğunu yazamaz ancak başkasının gazetesinin yandaş olduğunu iddia ediyor.
Yandaş olduğunu iddia ettiği gazeteyi okuyor ama görmemezlikten geliyor.
Yahu biraz edep… Yahu biraz yüzün kızarsın…
Hiç mi gazete okumuyorsun? Hiç mi yazılanlara bakmıyorsun?
Yaptığını görmüyor ya da diline vurduğu ile vicdanının rahatlatacak ya!

*****
Hey allahım sen nelere kadirsin.
Adam yaz(a)mıyor, bağırıyor: Basın özgürlüğü yok.

Adam ahlaktan nasibini almamış ‘ahlaksızlar’ diye saldırıyor…
Yandaşının ahlaksızlığından ve hırsız-lığından ise bihaber(!)
Adamın gazetesi bir siyasi partinin haberleri dolu… Bağırıyor… Medya yandaş oldu…
Hadi canım sen de…
Kim yazamıyorum, özgürlük yok diyorsa, işte gazete! Ne yazmak istiyorsa, edepli ve belden aşağı olmamak şartıyla, belgeli her haberi ve düşüncesini gazetemde yayınlamaya hazırım…
Bekliyorum…

*****
Adam hem gazeteci hem meslek örgütü yöneticisi…
Gazetecilere mesaj çekiyor..
Filancanın düğününe katılacak olanlara, tarafımdan ilan ve haber verilecek.
Yani anlamı şu: Düğüne katılın, haber yapmanıza ve fotoğraf çekmenize gerek yok. Haberinizi ben yazacağım… Haberi yayınladığınızda ise ilanınızı göndereceğim.

Hayde… Bre pehlivan… Meslek etiğini koruyacak, mesleki dayanışmayı sağlayacak dernek yöneticisine bak…
Be kardeşim, düğün sahibinin nesisin? Bu yakınlık nereden? Gazetecilik neden yapıyorsun, kur bir organizasyon şirketi geç başına, düğün, nişan, açılış organize et… Tamam.. Sorun yok…
Ancak hangi birini yazacağız, hangi birini konuşacağız.
Et kokarsa tuzlanır ya tuz kokarsa ne yapacağız?

*****
Gazetecilerin bulunduğu bir ortamda bulunmaktan inanın artık imtina ediyorum, zorunluluk olmadıkça…
Basın toplantısı yapılıyor… Toplantı bitiyor. Soru hazır… İlan verecek misiniz? Bize neden ilan vermiyorsunuz?
Gel de buradan yak…
Gazeteciler gece yapıyor… Önüne gelene plaket veriyorlar…
Ayıp değil mi? Neden plaket veriyorsun? Kıstasın ne?
Tamam, davetiyenden 10 tane, 20 tane aldı… Al sana plaket… Ayıp kardeşim bari plaketi git mekânında ver.
Ne yazayım, ne söyleyeyim, nereye gideyim…
Meslektaşlarımızın gerçeği bu?

*****
Çatalca Temsilcimiz Bahadır Sügür, AK Parti Çatalca İlçe Başkanı Selim Güçbilmez tarafından tehdit ediliyor. Ertesi gün gazeteciler protesto ediyorlar ve topluca Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunuyorlar.
Adam protestoya katılıyor, Cumhuriyet Savcılığı’na geliyor… Gazetesinde iki gün sonra haber yok… Ama gazetesinin manşetinde Selim Güçbilmez var… Köşesinde ise geveleme…
‘Neden haber yok?’, sorusunu soruyo-ruz. Yanıt, ‘fotoğraf makinem bozuldu…’
‘Gazeteci arkadaşından isteseydin ya…’ diyoruz. Yanıt, ‘göndermediler…’ oluyor.
Mazerete bak… Köşe yazısında fotoğrafa mı ihtiyaç var… Köşende neden yazmadın?
Dayanışmaya gelmese sorun yok. Geliyorsun, bari yaz be adam

*****
Ne yazayım, ne söyleyeyim…
Köşelerinde ahkâm kesenlere söyleyeceğim ise şu: Gazetenize bir bakın… Yazdıklarınıza, yazdırdıklarınıza, yaptığınız haberlere bir bakın… Ve biraz edep yahu… Birazcık…
Fazla istemiyorum…
Size mi kaldı, birilerine ahlakçılık dersi vermek, gazetecinin ne yapması gerektiğini söylemek…
Birazcık edep, adam olmaya o bile yeter, birazcığı bile yeter…
*****
Yazık, kimilerini görünce gazeteci olmaktan utanıyorum..
Kimi meslektaşlarımla aynı ortamda bulunmaktan utanıyorum…
Yemin ediyorum toplantılara katılmayacağım ama ne yazık ki, haber açısından orada bulunmamız gerekiyor.
Gecelere katılmayacağım ama dayanışma içinde olmak için orada olmak gerekiyor…
Ne yapayım… Nerelere gideyim…
Kimi ne söyleyeyim…
Not: Yarın bölgeyi yine sarsacak bir habere daha imza atacağız.. Bekleyin…

Etiketler : , ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank