content

yazarportal-com-bilgiagi-net-tasviriefkar-com

01 Haz

Birlik Vakıftan;İslam Birlikteliğine Vurgu

Kurtuluş savaşı döneminde Çanakkale cephesindeki dünyanın en büyük ve güçlü donanmalarının yüklendiği küçük bir kara parçası karşısında sözüm ona medeni olan Avrupa ve Batılı devletler gerçekte ne kadar medeni olduklarını gösteriyorlardı aslında biz Müslüman alemine.Ve bu gayri medeni durum karşısında Mehmet Akif Ersoy’un da dediği gibi ‘’hakiki imanı elde eden bir Müslüman kainata meydan okuyabilir’’Akif’in bu gerçeği dile getirdiği dönemde nitekim Türk askeri üzerinde giyecek giysisi,karnını doyuracak kadar yiyecek ekmeği ve ayağına giyecek ayakkabı gibi temel ihtiyaçlarını dahi karşılayamayacak kadar maddi açıdan çok zor durumdadır.

Bu gibi temel ihtiyaçlarını karşılayamayan bir ordu nasıl olurdu da dünyanın en büyük ve güçlü donanması karşısında eşit bir şekilde savaşabilirdi ki?Ama işte Akif’in vurgu yaptığı o gerçek ve hakiki iman olgusunu elde edenler savaşıyordu, hem de aslanlar gibi.Tıpkı şimdi birlik vakfının da tüm dünyanın egemen güçlerine karşı İslam alemini bir daha ayağa kaldırmak ve İslam dinini hak ettiği yere ve konuma taşımak için verdiği hak mücadelesi için elinden gelen her türlü çalışmayı yapması ve bu yolda olan gerçek iman sahiplerini desteklemesi gibi bir mücadeleyi yürütmesinin kutsiliğini üstlenmesi göz dolduran bir çalışmadır.Bir süre önce kendisi ile tanıştığım münevver ve dost canlısı olan gerçek iman ehli abilerimizden biri olan Van il ticaret müdürümüz M.Murat Keremoğlu abimiz vasıtası ile tanıştığım bu güzide birlik vakfı, adından da anlaşılacağı üzere İslam dünyasında ve Müslüman aleminin birleşmesi ve bütünleşmesi adına da birlikteliği sağlamak için gereken emeği sarf ediyor ve bu yönde olan tüm çalışmaları destekliyor.

Bu anlamda hakiki iman ehli bu birlik vakfı yönetim, denetim ve üyelerinden oluşan bu hakiki iman ehli insanların çalışmalarını da takdir ediyorum ve kendi bölgemde böylesi bir oluşuma üye olup tanıdığımdan da ziyadesi ile memnuniyet duyuyorum. Rabbim kendi yolunda gayret eden bu güzel insanların birini bin eylesin ve hakk yolunda olan bu çalışmaları zaferle şereflendirsin inşallah. Birlik Vakfı Van Şubesi Başkanı sayın Rasim Arslan bey’in desteği ile ortadoğunun birçok ülkesinden gelen öğrencilerden oluşan İslam coğrafyaları öğrenci çalıştayının vakıfta yapılması ve gereken önem verilerek bu çalışmanın yapılması çok önemli ve yerinde bir çalışmadır.

Van Birlik vakfı şubesinde vakıf başkanı sayın Rasim Arslan beyin açılış konuşması ile başlayan ortadoğunun birçok ülkesinden gelen öğrencilerin katılımı ile gerçekleşen İslam coğrafyaları öğrenci çalıştayında Başkan Rasim Arslan konuşmasına;Bugün İslam coğrafyasındaki ülkelerin sorunlarını ve çözüm önerilerini konuşmak için buradayız.Çeşitli İslam ülkelerinden gelen öğrenciler ile bu konuda toplanmış bulunmaktayız diyerek çalıştaya iştirak eden her bir öğrenci ile ayrı ayrı hasbihal etti. Genç öğrenci arkadaşlar ile birebir yakın ilgi göstererek gençlerin yarınların yöneticileri ve idarecileri olmaları noktasında ne kadar büyük bir önem ifa ettiklerini dile getirdi.

Ve bu güzel hasbihalin ardından açılış konuşmasına; Malumunuzdur ki İslam ülkeleri hep sıkıntı ve cefa içindedir. Yüzyıllardır zulmün olduğu bu topraklar artık sorunlarının çözülmesini ve sıkıntılarının giderilmesini istemektedirler. Bu sorunların giderilmesi için neler yapılabilir? Nasıl bir metot izlenebilir? Bu konuda İslam ülkelerinden gelen öğrenciler ile bu sorunlar ve çözüm önerilerini değerlendirmeye çalışacaklarını söyledi. İslam ülkelerinden bugün bağımsız olan Mısır, Pakistan, Malezya, Bangladeş, Afganistan, Somali, Sudan, Nijerya, İngilizlerin; Cezayir, Cibuti, Çad, Fas, Gine, Mali, Moritanya, Nijer ve Tunus Fransızların; Endonezya İngiliz ve Hollandalıların işgali altındadır.

Batının, Osmanlı devletini parçalamasıyla yeni kurulan İslam ülkelerini işgal ederek çok büyük zulümlere maruz bırakmıştır. Buna sebep olan en büyük sebeplerden biri de paralelcilerin işgalci güçler adına, onların içimizdeki işbirlikçileri olarak ellerinden geleni yapması ve kendi çıkarları için vatan, devlet, millet ve memleket dinlemeden hiçbir şeye önem vermeksizin satışa çıkarmaları ve ihanetin en büyük temsilcileri oldukları halde bunu yaptıklarını bazı medya ve göz boyama usulü olaylar ile kapatmaya çalışmaları, bunu kendi üzerlerine almadan yollarına tam gaz ileri devam etmeleri ve gösterdikleri pişkinlikler karşısında insan bunların hangi akla hizmet ettiklerini sorgulamadan edemiyor.

Tıpkı Cemil Meriç’in dediği gibi bizim bazı aydınlarımız batının, bizim içimizdeki yeniçerileridir. Ve en son olaylara gezi eylemleri adı ile başlayan ancak daha sonra bunu işgal haline getiren art niyetli, kötü emelli ve düşmanca tutum ve davranışların sahiplerine bile bakınca bu işbirlikçi yeniçerilerin emellerine canlı bir şekilde şahit olmak mümkün. Böyle oldukları halde güya bunu belli ettirmeden yaptıklarında kendilerini haklı çıkarmaları ve minareyi çalan kılıfını hazırlar misali, bunlar da yaptıkları bu ihanet dolu vatan ve millet düşmanlıklarına kılıf hazırlıyorlar.

Mehmet Akif’in Müslümanları birlik ve beraberliğe davet eden şu mısraları çok manidardır. ‘’Medeniyet size çoktan beridir diş biliyor. Evvela parçala,böl ve sonrasında ise yut diliyor’’. Sonra Müslümanları birbirlerine çeşitli tefrikalar ile düşman ettirerek İslam dinini ortadan kaldırılması için her türlü misyonerlik çalışması yaparak insanları İslamiyetten uzaklaştırmayı en büyük emel ve meşgale edinmişleridir kendilerine.

Oysa geçmişte kurtuluş savaşında Afganistan Türkler nezdinde İslam dinini ayakta tutmak ve destek olmak adına genç kızların ve evli kadınların çeyiz ve ziynet eşyalarını satarak destek olmuşlardır. Her bir İslam devleti ayrı bir bağımsız iken bu devletler arasında sınır yoktu. Aralarında mana itibari ile mesafe olmamıştır.

Bu birlik ve beraberliği ne zaman kaybetmişlerse o zaman sömürü temsilcisi vahşi batı Müslüman insanları büyük meşakkate katlanılarak onlara tüneller kazıtmışlardır. Ve en ağır işlerde kullanmışlardır. Bir filozofun dediği gibi önemli olan Amerika’da petrol çıkması ve petrol olması değil, Arabistan’daki petrolün dolar bazında satılması gibi bir sömürü düzeni tarafından Müslümanların yer altı ve yer üstü gibi değer varlıkları yok pahasına el değiştirmekte ve batının çıkarları doğrultusunda, çıkarları gereği kullanılmaktadır.

Kapitalist emeğin sömürü temsilcisi batı, Wilson ilkeleri gereği devletleri ele geçirmişlerdir ve devletleri kendi istekleri ve emelleri doğrultusunda yönetmişlerdir ve yönetmeye devam etmektedirler. Kendi aramızdaki birlik ve beraberliği kurup birbirimize sahip çıkmadığımız günden beri işte İslam alemi böyle istismar edilmekte ve kullanılmaktadır. İşte buna karşın ‘’Ey ehli iman! Zillet içinde esaret altına girmemek isterseniz, aklınızı başınıza alınız! İhtilafınızdan istifade eden zalimlere karşı ‘’Müminler ancak kardeştir’’ler mealindeki ayetin kal’a-i kudsiyesi içine giriniz. Yoksa ne hayatınızı muhafaza ve nede hukukunuzu müdafaa edebilirsiniz.’’ Diyor bediüzzaman Said Nursi hazretleri.

Eğer batının esaretine girmek istemiyorsak, birlik içinde hareket etmek istiyorsak, bu çalıştayın bir basamak olacağı çalışmalar,buna hizmet edecek ve vesile olacaktır. İslam ülkelerinin yer altı ve yer üstü zenginlik kaynaklarını( petrol, bor madeni, elmas, altın ve yakın zamanda en büyük enerji ve tek kaynak olma özelliği taşıyan içilebilen suyun en fazla bu bölgede olması) ve tüm bu değerleri sömürmek ve kendi çıkarları için kullanmak adına Müslümanların içine çeşitli tefrikaları sokmak ve Müslümanları birbirine düşman etmek en büyük oyun, plan, emel ve kazançlarıdır. İslam aleminin bu halde olmasının en büyük sebeplerinden biri de bizim kendi sorunlarımıza çözüm bulamayışımızdır.

Ve İslam ile birebir taban tabana zıt olan batının içi boş, çürük ve köhnemiş olan değersiz yapısından medet umarak batı ülkelerinin çözümlerine razı oluşumuzdur, bizi bugün biraz sıkıntıya düçar eden sebeplerden biri de. Şimdi İslam aleminin geleceği olan gençler ile artık bu olan haksızlıklara ve sömürülmeye dur deyip, yep yeni bir başlangıç yapmak gerekir.

İşte Birlik vakfının da bugün İslam coğrafyaları öğrenci çalıştayının mana anlamı ve özü de bunu yansıtmaktadır. Ve bu mana ve özünden dolayı da büyük bir önem arz etmektedir. Bu yüzden ‘’İslam Coğrafyaları Öğrenci Çalıştayı’nı Birlik Vakfı çatısı altında Genç birlik ile birlikte yapmanın hem içinde bulunulan şartlara hem de konjoktürel ve jeostratejik anlamda gerekliliği haddinden fazladır.

Birlik vakfının bugün yaptığı bu çalışma Bediüzzaman Said Nursi’nin de gerçek manada iman sahibi olan insanların yapması gerektiği gibi bu gerçeğe çok farklı bir samimiyet göstererek bunu net bir şekilde ifade etmiştir.’’Saçlarım adedince başlarım olsa ve hergün biri kesilse,bu başlar bu dava uğruna feda olsun’’ dediği gibi ve yukarda değindiğimiz üzere Akif’in de vurguladığı gibi ‘’hakiki imanı elde eden kainata meydan okuyabilir’’ ve bu gerçekler doğrultusunda birlik vakfındaki bu gerçek inanmışların yaptığı bu yerinde ve gerçek iman ehli insanların çalışması takdire şayandır.

Dileriz bu çalışmalar her geçen gün daha da büyüyerek İslam’ın ihtiyaç duyduğu yeni bir ses ve yeni bir nefes olurlar. Selam ve dua ile selametle kalın.

Etiketler : , , ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank