content

11 May

Annem’e!

Yaşam gidilmesi gereken bir yol, yolculuk ise ben ortalarında

sayılırım bu yolun. Ama hala çocuğum ben… Ve bu dünyanın tüm olumsuzluklarına, zorluklarına, çocukluğuma rağmen direnebiliyorsam busenin sayende.  Çünkü bu çocuk senin eserin…

Kendimi en zayıf, en çaresiz, en umutsuz hissettiğim anlarda aradığım

tüm gücü senin ellerinde, gülümsemende, sımsıcak yüreğinde buldum.

İşte bu nedenle varlığın benim için çok değerli ve vazgeçilmezdi. Oysa

sende bir insandın, senin de zayıf olduğun anlar vardı, ama hiç

hissettirmedin bana bunları. Her zaman dimdik ayakta,  onurlu ve

güçlüydün. Bu nedenledir ki hep rahat oldum. Çünkü biliyordum ki senin

gibi sığınılacak bir limanım vardı. Her fırtına sonrasında senin sakin

sularına yanaşırken yaralarımın sarılacağını, acılarımı dindireceğini

biliyordum. Kokmuyordum yaşamdan, zorluklardan. Rahattım, özgürdüm

sayende…

Kalemi güzel kullanabildiğine, duygularını rahat ifade edebildiğine

inanan ben, şuan acizim. Sanki yetmiyor kelime haznem, ne yazacağım,

yazmalıyım şaşırıyorum. Hani aşkı anlatmak zordur derler. Ama şuan

bana öyle geliyor ki aşkı sevdayı yazmak daha kolay. En zoru seni

yazmak, seni anlatmak.  Seni nasıl anlatabilirim ki? Yüreğinde

besleyip büyüttüğün sevgiyi ifade edebilecek bir kelime var mıdır

bilmiyorum. Kelimeler etrafında dolanıyorum, ama acizim.

Düşünüyorum; “Bana kattıklarının, verdiklerinin karşılığı var mı?”

diye. Yok…. Bulamıyorum… Hiçbir karşılığı yok. Örneğin; dünyanın bütün

çiçeklerini tek tek ellerimle toplayıp yollarına serseydim, bana olan

sevginin karşılığını verebilir miydim? Ya da kesinlikle değer bile

ölçülemeyecek kadar kıymetli, Kaşıkçı elmasından da büyük bir elmas,

yakut, pırlanta ile karşına çıksaydım bu bana verdiğin canın kıymetini

karşılayabilir miydi? Asla… Senin verdiklerinin karşılığı yok bu yalan

dünyada.

Beni çok iyi tanırdın güzel annem. Bilirsin çok vurdumduymaz oluyorum

bazen. Hatta bazen sen bile bana “gamsız” derdin. Şimdi düşünüyorum da

belki de sen bu kadar çok gam çektiğin için ben gamsız olmuşumdur?

Yanımda olmadığın zamanlarda sensizliğe direnmeyi, acıları içime gömüp

başım dik gezmeyi hep sen öğrettin bana. Hep içimde taşıdığım seni

gittiğim her yerde. Sensizlik mi? Hayır… Aklıma bile gelmezdi böyle

bir şey. Hep yanımda olmalıydın. Aksini düşünmek bir istemiyordum. Ama

kader ayrılıkları veriyor işte annem. Hiç ayrılmak istemezken

sonsuzluğa uğurlamak zorunda kaldım seni ve koca üç yıl geçti

üzerinden.

Annem, canım benim. Sana olan sevgimi anlatacak kelime bulamıyorum.

Kelime haznem çok dar, yetersiz kaldı bu konuda. Ama biliyorum ki ben

dünyanın en şanslı insanıyım. Çünkü senin gibi bir annenin kızıyım.

Sen benim geçmişim, bugünüm, geleceğimsin.

Teşekkür ederim canım annem. Beni sevdiğin, beni özlediğin, beni

koruduğun, beni sarıp sarmaladığın, beni var ettiğin, büyütüp bu

günlere getirdiğin, her zaman, her zorluğa rağmen, hatta sensizliğe

rağmen dimdik hayatta kalmasını öğrettiğin için teşekkür ederim

anneciğim.… Nur içinde yat…

Etiketler : , ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank