content
21 Ağu

Akan Kan Durmalı, Barış ve Huzur Sağlanmalı!

Değerli Okurlarım,
Gündemde olan Demokratik açılım ile ilgili ÇETKODER genel merkezi ve 81 ildeki gönüllülerimizle katkı sunmaya hazır olduğumuzu bugün bir yazılı basın açıklaması ile tüm kamuoyuna bildirdim.


Gündemde tartışma konusu olan Demokratik açılım adlı, Doğu ve Güneydoğu meselelerinin ele alındığı, PKK terör örgütünün yok edilmesi, ülkede barış ve kardeşliğin tahsisi, yatırım ve istihdamın arttırılması, işsizliğin belinin kırılması, açlıkla mücadele gibi hususlarla ilgili bizimde söyleyeceklerimiz, ekleyeceklerimiz, katkılarımız olacaktır…

Bu mesele tek başına bu hükümetin çözeceği bir mesele değildir. Bu mesele ülkede yaşayan herkesin akıl ve yürek birliği yaparak el ele tutuşması ile çözülmesi gereken bir meseledir.

Ve elzemdir. Çok acil kararların alınması ve bu kararların icrası gerekmektedir. Meselelerin ardında ve içinde Dış mihrak ve dış güç aramaya gerek yoktur. Bu mesele bizim meselemizdir ve bizim tarafımızdan (ülkenin aydınları, yazarları, bilim adamları, akademisyenleri, esnafı, Sanayicisi, Tüccarı, Sanatçısı, sporcusu, çiftçisi, üreticisi, memuru, işçisi, emeklisi, kadını, annesi, babası) çözülmesi gerekmektedir. Meseleye burun kıvırmak, arka dönmek son derece yanlış ve demokratik olmayan tutumdur. Hem demokrasi diyeceğiz ve daha çok demokrasi diyeceğiz, sonrasında demokratik yollardan şaşma eğilimine başvuracağız. Bu olmaz. Olmadı. Olamazda…

Ülkemizde 25 senedir aralıksız akan bir kan var. Adı ne olursa olsun, sebebi ne olursa olsun bu kan akıyor ve bir türlü dinmiyor, durmuyor. Sebepleri, nedenleri, niçinleri didik didik incelenmeli ve araştırılmalı. Objektif olunmalı. Seri bir çalışma yapılmalı. Toplumun tüm katmanlarını içine alan pratik çözümlere kavuşmalı. Kavgacı, gürültücü, banene ve nemelazımca olamayız. Olma hakkımız yoktur. Dünyada çok şey değişiyor ve yer değiştiriyor. Dün solda gördükleriniz bu gün sağda, dün sağda gördükleriniz bu gün solda yer alabiliyorlar. Dünyadaki Teknolojisi ve ekonomisi gelişmiş devletler büyük arayış ve sıçrayış içindeler. Dibimizde Ortadoguda çok büyük hesaplar var. Bu değişimleri, bu olan bitenleri görmezden gelemeyiz. Kafamızı kuma gömemeyiz. Bizde ulus olarak, Devlet olarak, millet olarak kendi ulusumuz ve milletimiz, devletimiz için gereğini çok acil yapmak zorundayız..

Her çalışmanın içinde ayrılık, parçalanmak, bölünmek, yok edilmek gibi bahanelerin arkasına sığınmaktan ise, meselelerin içinde yer alıp olaylara vakıf olmak müdrik olmak ve çözüme katkıda bulunmak her vatandaşın, her yurttaşın, her siyasi partinin, her demokratik kitle kuruluşunun ve sivil toplum örgütünün, mesleki ve sınaî odaların, görevi olmalıdır. Bu bağlamda bizler Çevre ve Tüketici Haklarını Koruma Derneği Genel merkezi (bir sivil toplum örgütü ) olarak ülke geneli 81 ildeki gönüllülerimizle katkı sunmaya hazırız..

Toplumsal mutabakat, toplumsal kalkınma, toplumsal bilinçlenme bunlar hep birbirinin kardeşi çalışmalardır. Toplumsal mutabakatın sağlanması bilinci ve kalkınmayı arttıracaktır.

Bu da bu ülkede işsizliğin belini kıracak, açlıkla ve yoklukla mücadeleyi güçlendirecek, bunlar ortadan kaktığı vakit de barış sağlanacak, barış olduğunda da herkes huzur içinde yaşamını sürdürecektir. Artık bu ülkede kimse PKK ile mücadele ederken şehit haberi duymak istememektedir. Anaların babaların yüreği yanmamalıdır. Ocaklar sönmemeli, tütmelidir. Geride yetimler, başı eğik akrabalar kalmamalıdır. Kimse kimsenin ızdırabı üzerine mutluluk tahsis edemez, etmemelidir. Gerginliklerin son bulması elzemdir. Barış yurt içinde ve dışında tahsis olmalıdır. Yurtta sulh, cihanda sulh sözü unutulmamalıdır. Bu arada Profosyönel orduya istisnasız geçilmelidir. Daha teknolojik, işi ve sanatı bu olan bir ordu acilen kurulmalıdır. Askerlik süresi kısalmalı, AB normlarına çekilmelidir. Asker sayısı da azalmalıdır. Devletin tüm birimlerde akılcı davranması gereksiz kadro açmaması, devlet daireleri arpalık olmaktan kurtarması gerekmektedir. İsrafın her türlüsünün önüne geçilmelidir. Ahbap çavuş ilişkisi içinde (hatır gönül) devlet idaresine de son verilmelidir. Yasalar, kanunlar, yönetmelikler herkes için aynı olmalı ve uygulanmalıdır. İmtiyazlar kalkmalıdır. Dokunulmazlık kürsü ile sınırlı olmalı, dokunulmazlık bürokraside, siyasilerde dâhil tüm kesimlerden kalkmalıdır. Bu açılımın içinde ne var, başında ve ortasında ne var, sonunda ne olacak henüz kimse bir şey bilmemektedir. Herkes her şeyi bilmeli ve vakur davranmalıdır.

Bağırma, çağırma, gerginlik yaratma zamanı değildir. Hükümet de buna uygun davranmalı herkesi sevgi ve saygı ile kucaklamayı sürdürmelidir. Bu bağlamda bizlerde öncelikle bu ülkenin vatandaşları olarak sonrasında birer tüketici olarak bu çalışmanın içinde ne var ne yok bilmek ve katkı sağlamak istemekteyiz.

Etiketler : , , , ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank