content

19 Nis

Tarım Bakanı’na Doğru Akılı Verelim

Et ve  Çiğ süt fiyatlarının olması gereken seviyelere geldiği bu günlerde <<et ithalatı yapılmalı>> yaygaraları gündemi işgal eder oldu.Et ithalatı yapılmasını ilk dile getiren kuruluş , Canlı hayvan ve Et ihracatçı birlikleri kuruluşlarının sözcüleri oldu. Ziraat Mühendisleri odası, Ziraat Mühendisleri Birliği, Veteriner Hekimleri merkez Birlikleri de et ithalatına karşı çıkarak et ithalatının havyacılığa onulmaz bir darbe olacağı, bir daha bu sektörün ayağa kaldırılamacağını da haklı olarak ifade ettiler. Et ve süt fiyatlarının olması gereken seviyelere gelmesi en çok tüketicilerimizi etkiledi. Tüketici derneklerini ve sivil toplum örgütlerinin temsilcileri et ithalatı konusunda ne düşündüğümüzü sorduklarında biz belli cevabımız  << Et fiyatları 50 TL'ye çıksa>> da   buna onay veremezdik idi. Çünkü et ithalatı fiyatları indirmiş olsa da ülke hayvancılığımızın bir daha ayağa kalkamayacak şekilde çökeceğini asla ithalattan kurtulamayacağımızı ifade ettik. Tüketici STK 'ların ise şu anda zihinleri karışık, Kısmı, kontrollü ,et ithalatına olur diyebileceklerini düşündüklerini söylemekle beraber henüz kesin bir görüş oluşturamadıklarını da ifade etmektedirler.!  Beyler ithalat denilen dışardan alım global bir ticaretin olgusudur. İçerdeki üretiminiz yetersiz gelişinden dolayı fiyatlar yüksek ise ithalat başvuracağınız geçerli bir yoldur. Ama burada söz konusu olan bir gıda dır. Ettir, canlı hayvandır. 

Bu gıdanın üretilmesi eylemini büyük bir nufus yapmaktadır. İthalat tartışmaları bisküvinin, pastanın konusu değildir. Evet bir yıl kuraklık olur Buğday'ımız kafi gelmediğinde ve fiyatlar aşırı yükseldiğinde Buğday ithalatı yapılabilinir. O yılki buğday ithalalatı gelecek yıl ki buğday ekilmesini sekteye uğratmaz. Toprağa atılan buğday 8-9 ayda yetişip önümüze ekmek olarak gelebilmektedir. Oysaki hayvancılığı ithalatla ölümü halinde bir daha toparlanabilmesi için bir yirmi yıla ihtiyaç vardır. Şayet ithalat yapılmaz ve gereken tedbirler değil ,gereken tedbir alınırsa üç yılda hayvancılığın toparlanacağına siyasi makamların inanmasını diliyoruz.

Üzerinde durmak istediğimiz tedbirler değil de  sadece << tedbir >> dediğimizi izaha çalışacağız ve sayın bakanlık bürokratlarımız da aşağıdaki hususları not etmelidir: Önce yapılanları sıralayalım: Bakanlık yıllardır:

1-Yem Bitkilerine teşvik verdi. Yem bitkilerinin piyasa fiyatı düşürülemedi. Kesif fabrika yemi fabrika çıkış fiyatı 0,55 TL iken yoncanın kiloso 0,4 TL 'leden devam etti.

 2-Damızlık hayvan başına her yıl teşvik verildi. Hayvan başı 250- 500 TL arası teşvik verildi.

 3-Hayvan ıslahı için sperma teşviği verdi. Hayvan ıslahında doğu ve güney doğu bölgelerimiz hariç başarılı olundu.

4-Çiğ süte teşvik verdi. LT' başına 0,04 TL'lerden teşvik verildi.

5- En az 10 adet sayıda kurulacak damızlık işletmelere Ziraat bankası aracılığıyla %60 lara varan fiaz indirim desteği verildi.

6- 2009 yılının sonunda kalkınmakta öcelikli birkaç ilde 50 sayıdan az olmamak üzere damızlık yatırımı yapacaklara % hayvan alımında ve iletmenin kuruluşunda , sağım ve soğuk  çiğ süt depolamada ortalamaolarak % 50 parasal teşvik sunuldu.!

Bu tedbirlere rağmen Damızlık sığır yetiştiriciliği yatırımı gereken düzeyde yapılmadı. Çiğ Süt teşviğine rağmen ,çiğ süt üretimi artmadı.! Çiğ Süt fiyatları süt ve süt ürünleri fabrikalarınca yakın zamana kadar rekabet kuralları ve kanununa aykırı olarak indiriliyor olmasına iktidar aldırış etmedi. Hatta mamül süt ürünlerinin fiyatlarının artmayışında etken olduğu için de ses çıkarmamış olabileceğini de düşünüyoruz. 

Şimdilerde süt karteli Çukorova'da ve Konya 'da çiğ süt fiyatlarını müştereken düşürme girişimleri için diyoruz ki bakın bu sefer işin şakası yoktur: Çünkü çiğ süt fiyatları geçen yıl dibe vurduğunda  süt ineklerinin tamamı kasaba gitmediyse et fiyatlarının daha doğrusu süt ineklerinin etinin fiyatları ucuz olduğundan dolayıdır. Çiğ Süt Fiyatları düştüğünde artık herkes süt ineklerini kasaba göndermekten çekinmez.! Bu bakımdan çiğ süt fiyatlarını ineklerin kasaba götürülmemsini sağlayacak seviyede tutulmasının yolu,  çiğ süt fiyatlarını süt ve süt ürünleri fabrikatörlerinin insaf ve merhametine bırakmak değil süratle çiğ süt piyasasına bir fiyat düzenleyici , çiğ süt alımcının, çiğ süt üreticileri lehine alımlar yapacak işletmelerin kurulmasıdır.

Damızlık sığır yetiştiriciliğinin ,çiğ süt üretimini artırmanın  , çiğ süt fiyatlarını olması gereken seviyede tutulabilmesinin yegane << tedbiri  >> budur.

Yükselmekte olduğu iddia edilen et fiyatlarında istikrar sağlamak ve daha da ileri rakamlara ulaşmasının önüne geçilebilmesi için besi işi yapan üreticilerin yegane hammaddesi olan kesif yemin fiyatlarının düşürül mesidir.  Bu da uygulanması gereken acil tek <<tedbirdir.>>

Etiketler : , , ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank