Esad’la Kavgayı Bırak, Mültecileri Vatanına Gönder
Ülkemizde, üç milyona yakın Suriyeli mülteciye T.C Vatandaşlığı verileceğini, Cumhurbaşkanı Erdoğan Kilis’te yaptığı konuşmada açıkladı.
İngiltere elli yüz bin mülteciyi almamak için Avrupa Birliğinden ayrılmayı göze aldı.
Bu gün üç milyon Suriyeli, yarın Libya, Nijerya öteki gün Miamar Müslümanları, öbür gün, Urumçi’den on milyon gelirse ne yapacağız? Dünyanın tüm Müslümanlarını ülkemizde mi yaşatacağız?
Bu işin çözümünün, zarar gören Müslümanları Türkiye’de toplamak değildir. Herkes bulunduğu coğrafyada yaşamanın yolunu bulmalıdır.
Gizli servis örgütlerinin halkları birbirlerine kışkırtarak, istikrarsızlıklar yaratarak, ülkeleri ele geçirme fırsatlarına yöre insanları karşı durmalıdır.
Rusya ile ilişkilerin düzeltiliyor olmasından umuda kapılmıştık. Rusya ilişkileri, Suriye ile ilişkilerini düzeltecek ve Türkiye’deki mülteciler de, vatanlarına gidecek diye…
Kilis konuşması bu işin daha çok zaman alacağını ve bizim de, ülkemizdeki mültecilerin, Türk insanına getireceği sorunları daha çok konuşacağımız anlaşılıyor.
Eğer biz Türk aydınları olarak, “bir ülkenin mecburiyetleri nedir, bu mecburiyetler bir ülkeye nasıl yön verir” bunu biliyorsak; Türkiye Erdoğan ile veya Erdoğansız, bu mecburiyetlerini aşacaktır.
Eğer Amerikan emperyalizmi, bölgemizde, ille de Kürdistan kuracağım ve Türkiye’yi de parçalayacağım diye planlar programlar yapmış ve uygulamaya koymuşsa, bu ülke halkı, eninde sonunda bu duruma karşı çıkacaktır.
Kimse Türk halkının edilginliğine kanmasın, bıçak kemiğe dayandı mı, Kurtuluş Savaşında olduğu gibi bir harekete geçer, tam geçer.
Mültecilerin, Alevilerin yaşadığı yerlere ve Kürt bölgelerine yerleştirileceği yazılıp çiziliyor. Mültecileri İslamileştirerek sosyalleştirmenin yolları aranacakmış!
Mültecilerin geldiği 2011 yılından beri ülkemizde, 11 büyük katliam gerçekleşti. DAEŞ içimize mülteciler kanalı ile yerleşti. PKK terörü yetmiyormuş gibi, bir de, laik anti laik çatışmasının ürettiği terör türü ile karşılaştık.
Çözüm; Derhal Suriye hükümeti ile anlaşmaya varıp, mültecileri vatanlarına kavuşturmaktır. Zaten Esad tüm konuşmalarında Türkiye’deki mültecilerini ülkelerine dönmeye çağırdı.
Suriye ile iyi ilişkiler kurulursa, yıkılan Halep ve diğer yerleşim yerlerini bizim inşaat müteahhitlerimiz daha iyisini yapar. Bunu bir fırsatçılık gibi düşünmemek gerek, eninde sonunda oralar onarılacak ve insanlar oralarda yaşamaya devam edeceklerdir.
Mültecilere vatandaşlık iktidarın başını çok ağrıtır. Getirisinden çok götürüsünün olacağını Erdoğan da görecek.
Bülent Esinoğlu
bulentesinoglu@gmail.com
ulusalkanal.com.tr
