content

yazarportal-com-bilgiagi-net-tasviriefkar-com

30 Mar

Orta Okulda Tefsir Dersi…

Ben o sırada sosyal medyadan KESK eylemlerini takip ediyordum,  merkez medya başta olmak üzere televizyonlar, büyük haber “portalları” habere sırt döndüğü için Twitter ve Ekşi Sözlük tek muteber kaynağımızolmuştu. Bu durum ve medyanın seyri tamamen ayrı bir yazının konusu… O saatlerde Meclis’te yaşananları da sonradan gazetelerden okudum. 

Kitleler hükümetin 4+4+4 tasarısına itiraz etmenin mücadelesini verirken, -evet ileri demokrasi dedikleri bu, bir şeye itiraz etmek için bile mücadele etmek, savaş vermek zorundasın-  Meclis’te de AKP ile MHP “Kuran dersini orta okullarına kim koyduracak” tartışmasndaydı. Bir gün önce “şehitlik” kavramı üzerinden birbirini yiyen iki partinin bugünkü kavgası, ortaokul çağındaki çocuklara tefsir ilmi öğretmek…

Sabah’ın duyurmasına göre (http://bit.ly/H3tLr5) iki parti arasındaki bu büyük kavgayı, AKP kazanmış. MHP’nin kendilerinden “rol çalmaya” niyetlendiğini fark eden AKP’lilen, “şıppadanak” bir hamle yapmışlar. Sonuç; ortaokul ve liselerde Kuran, tefsir ve Muhammed Peygamber’in hayatı seçmeli ders olarak yer alacak.

İnsanların, inandıkları dini ve değerleri, bu dinin kutsal kitabını, peygamberini öğrenmeleri, ilmini yapmaları, dahası bunu istemeleri gayet doğal. Ancak benim yapısal alerjim, bu tip şeylerin hamasi bir biçimde siyaset malzemesi, şov aracı yapılmasına.

İtirazım ise, bu hakkın –çoğunluk da olsa- bir zümreyle sınırlı tutulmasına… Hanifilerin yanında, Şafiiler de, Hanbeliler de, Alevilik, Hristiyanlık, Yahudilik gibi farklı dinlerin-inançların mensupları da bu haktan yararlanabilmeli… 

Daha önce de, -özellikle din-diyanet konularında ağırlıklı yazdığım zamanlarda- altını çizmiştim, bu konudaki çözüm, dinler tarihi ve din felsefesi eğitiminden geçiyor. Dinler, tarih ve felsefe dallarının altında çocuklara öğretilmeli…

Kaldı ki, eğitimin –yarım yamalak da olsa- tabletlerle, akıllı tahtalarla verildiği internet çağında, bu derslerin müfredat ve içeriğinin bilimselliğini, tarafsızlığını kim denetleyecek? Benim yaşıtım koca bir nesil,  din dersinde Muhammed Peygamber’in başının üstünde bulutla dolaştığı, meleklerin göğsünü yararak kalbini çıkarıp yıkadığı, sonra geri diktiği masallarıyla uyutuldu.  

Tabi haksızlık etmemek lazım, bu nesnellik-bilimsellik sorunu aslında tüm müfredat için geçerli, zira aynı nesile, Mustafa Kemal’in Samsun’a alt tarafı bir takayla, tek başına gittiği de öğretilmişti...

twitter.com/kaangkts

Etiketler : ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank