content

ikradan-mahyaya-aydinlanma

29 Eyl

İzan İle Yargılamak!..

Değerli Okurlarım, “Kur’an-ı Kerim”  İsra Süresi/ 36. Ayette: “HAKKINDA KESİN BİLGİN OLMAYAN HİÇBİR ŞEYİN ARDINA DÜŞME, GÖZÜN, KULAĞIN VE AKLIN BUNDAN SORUMLUDUR.” diye uyarılırız.

Gerçekten inanmış, öteye yani “BÜYÜK YARGI GÜNÜNE” iman etmiş bir mümin, asla başkalarının, ( bu babası da olsa, kendi öz evladı da olsa,)gözüyle, kulağıyla, aklıyla hareket etmemeli. Bir başka söyleyişle, kendi gözüyle görmeli, kendi kulağıyla duymalı ve kendi aklıyla düşünüp her ne ise, o şeyin ardına öyle düşmeli.

Unutmayalım ki, hepiz de bu dünyaya bir daha gelmeyeceğiz…

Bu ilk ve son gelişimiz…

“Aman bu sefer olmadı, bir daha ki sefere bütün bir yeteneklerimi en üst düzeyde sadece ben kullanacağım deme imkanımız olmayacak. Onun için, ona buna laf yetiştirme yerine, haksız önyargılarımızın seline kapılma yerine,  Rabbimizin bizlere bağışlamış olduğu aklımızı sonuna kadar kendimiz kullanmalıyız..”

Hiç kimsenin hiç kimseye bir yararının dokunamayacağı o günün azametiyle düşünüp ürpererek kendi yolumuzu kendimiz belirlemeliyiz.

Arif olan er kişiler, “KENDİNİ BİLMEK GİBİ FAZİLET OLMAZ” buyurmuşlardır.

Müminlerin bir çoğu, Allah’a saygı duruşlarında, yani dualarında/ salatlarında, her rekatta, fatiha suresinde, “YALNIZ SANA KULLUK EDER, YALNIZ SENDEN ŞEFAAT DİLERİZ” derler. Bunu her gün kırk kez yinelerler.

Ne demek bu? “Allah’tan başka şefaatci yoktur, ondan başka yar ve yardımcı yoktur..”

Bizlere, o büyük yargı gününde, sadece şefaat edecek her şeyi var eden var olacaktır..

Bunun dışında herkes kendi başının çaresine bakacak demektir.

Bu kadar girişten sonra, kendimle ilgili şunu diyorum: “Ben kendimi bildim bileli, aynen Kur’an’da söz edildiği gibi, hep doğruyu, salt doğruyu aradım. Ne olursa olsun, hatada ısrar etmemeye çalıştım. Sahip olduğum bütün bir güzellikleri, hak eden herkesle paylaşmaya çalıştım.”

Şimdi beni okuyan ve tv’lerden izleyen bazılarınız henüz beni yeteri ve gereği gibi tanımadan,  bazı internet sitelerine gönderdiğiniz yorumlarda adeta küçük görüyor, horluyor ve dışlıyorsunuz.

Üstelik bunları çok emin duygularla yapıyor ve dost- düşman herkese ifşat ediyorsunuz..

Bilgisizce, yargılıyor ve Dostum “Hüseyin BAYRAK BEY”e zaman zaman da “Hakan Bülent Yardımcı” ya gereğini yapmaları yani yargısız infaz etmeleri i için göndermelerde bulunuyorsunuz…

Aman Allahım! Ne kadar da acımasızsınız ve yüreğinizde merhamet çiçekleri az..

Bütün bir kainatları yaratan yaratıcı, o gün, yani yargı günü gelinceye kadar bütün bir kullarına, seçimlerinde ve kulluklarında özgürlük tanımışken, sizler ne diye Allah’ın bu özgürlük alanına girip üzerinize vazife olmayan, altından kalkmanız mümkün olmayan işlere uluorta dalıp kendilerinizi ateş halklarına doğru yaklaştırıp soluk-soluğa bir yarış içinde koşuyorsunuz…

Lütfen daha sakin olalım, daha geniş yürekli olalım..

Anafikir ve sonuç olarak derim ki: “NE OLURSA OLSUN, İNSAN BİR ŞEYİ KABUL EDERKENDE, REDDEDERKEN DE O HER NE İSE ONU BİLMELİ. BİR ŞEYİ BİLMEDEN RET ETMEK NASIL BAĞNAZLIKSA, KABÜL ETMEK TE AYNEN BAĞNAZLIKTIR.”

Hakka, adalete, sevgiye ve büyük yargı gününe ayarlı yaşamak dileğiyle...

NOT: Cümartesi Günü Akşam saat 21-00’deBEYAZ TV’de, (http://www.dailymotion.com/video/xl35sj_serkan-tekin-yle-3-goz)Programına konuk olacağım tüm okurlarıma önemle duyurulur…)

 

ATATÜRK KÖŞESİ

Türkiye'nin güvenini amaç edinen, hiçbir başka ulusun aleyhinde olmayan bir barış yolu, her zaman bizim ilkemiz olacaktır...

 

DÜŞÜN-TAŞIN

Mutluluk, var olanla yetinebilmeyi becermedir (Ekmel Ali Okur)

 

GÖNDERMELER

-Hemşerimiz Ömer ÇELİK’in iyi niyetli anayasa ziyaretleri sonrasında muhalefetin, “AKP önümüze, AKP-PKK anlaşmasını koyacak alet olmayalım.”tartışması başlattığını biliyor musunuz?

- Ana beni eversene, Şen ola düğün Şen ola ve Nem alacak felek benim” Türkülerinin yazarı Hasan TURAN’ı mezarı başında yad eden birkaç vefalı dostundan haberiniz var mı?

-"Ey Türkiye Atatürk'ü Allah'a borçlusun. Ancak geri kalan her şeyi de Atatürk'e borçlusun..." diyen, Daniel Doumon’u tanıyor musunuz?

-Türk’ün ve Türkülerimizin dili, halk kültürünün yaşayan elçisi İlkokul Öğretmenim Dr. Halil ATILGAN’ın, yeni çıkan Türk Şoförleriyle ilgili edebi çalışmasından haberiniz var mı? 

-Adanalı Ünlü Romancı Ekmel Ali OKUR’un, 125. Baskısıyla “Atatürk’ten Özür Diliyorum” adındaki kitabının yakında tüm seçkin kitap marketlerde okuyucuyla buluşacağından haberiniz var mı? 

-Malatya’nın Kürecik sakinlerinin, “AKP önce gelsin, köylerin yollarına, köylünün durumuna baksın” diyerek, Füze Kalkanı projesine başkaldırdıklarını biliyor musunuz?

-Adana’nın simge isimlerinden Avcı Hacı Deli Yücel Bey’in Toros dağlarının zirvelerinde Aslanlarla, geyiklerle, kartallarla gününü gün etmesinin sırrını çözen var mı?

-Yakında, yine Prf. Dr. Süleyman Ateş, Yazar İsmail Nacar, Yazar Naci Çelik’le Beyaz TV’de BEMBEYAZ bir sayfa ile izleyicinin karşısında olacağımdan haberiniz var mı?

-Atatürk’ün liderlik Sırları isimli kitabımızın, D&R - Kitap | Cengiz Açıkgöz | Atatürk'ün Liderlik Sırları)  DR Kitap marketlerde üst sıralardan inmediğinden haberiniz var mı?

Etiketler : , ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank