content

ikradan-mahyaya-aydinlanma

31 Eki

Aşk Çarpsın!

Seni nasıl sevsem, bir onu bilemedim sevgilim.

Bir şelaleden düşer gibi sevsem salıncakta sallanır gibi içimi kaldırsa seni her görmem.

Her konuştuğunda düşüp bayılsam tur dağındaki Musa gibi.

Kavuşsam tüm zindanları alt eden Züleyha’nın Yusuf’u misali.

Bakışların serin bir akşam meltemi gibi okşasa yüzümü!

Dudakların bir değirmen gibi öğütse gönlümü!

Yine de bilemem seni sevmeyi nasıl öğrensem?

Hele kalbime bi desem.

Sevmenin bir alfabesi olsaydı A'sı sen olurdun,  B'si sen, C'si’de sen.

Noktası gözlerin, noktalı virgülü gamzeli yanakların, parantezi dudakların, hasılı sevgilim, alfabesi sen olan bu dili çözmek için diz çöküp önünde ebedi öğrencisi olurdum kalbimin.

Seni nasıl sevdiğimi sorup duruyorsun? Ya, hadi sor bir kuşa, nasıl uçarmış öyle kanatlarını açınca.

Ya da bir çiçek bilebilir mi neden misler gibi koktuğunu.

Yıldızlar ne zaman parlayacağını bilir mi hiç, ya da ırmaklar neden denize aktıklarını.

Bilmesem de nedenini seviyorum işte a canımın içi var mı daha ötesi?

Sözlüye kalkmış bir öğrenci, namaza durmuş bir mümin, sünnet olacak bir çocuk, nikahı kıyılacak bir gelin, timsah nehrini geçmeye çalışan bir ceylan gibi tedirginim, sevinçliyim, kendimi bilmez haldeyim sevgilim; mevzu seni sevmek olunca…

Aşkın da suyunu çıkardık artık/ Aşk dediğin Leyla’damı? Mecnunda mı? Gerçek Aşk sahi nerede? Aşk dediğin iki arada bir derede!

Sabah sevdim, öğlen sevdim, ikindi sevdim, akşam sevdim, yatsı sevdim.

Yetmedi gece vakti, yetmedi kuşluk vakti sevdim. Öyle ki sevgilim sen/geçen hanına döndü kalbim.

Sen her aklıma düştüğünde, bir ezan vaktine denk gelmiş gibi, kalbimin minaresinden anons etmek istiyorum gelene geçene, seni ne kadar çok sevdiğimi.

Sevgilim dolaştığın her köşe başına bir tabela dikip üstüne yazmak istiyorum: dikkat aşk var!.. diye.

İman’ın altı, İslam’ın beş şartı vardır, aşkın da tek şartı Seveceksin!

Ekmek kadar, Hava kadar, Su kadar kutsal bir nimettir Aşk.

O yüzden "aşk çarpsın" diye de yemin edilebilir.

Söz konusu aşk'sa gerisi teferruattır…aşka dair bir temel fıkrasıyla noktalayalım.

Temel ile mecnun karşılaşırlar. Temel muhabbeti açayım diye sorar:

“-Hemşerum nerelisin?

Mecnun derin bir iç geçirerek cevap verir:

- Aşk'lıyım!

Temel bu cevap karşısında düşünür düşünür düşünür ve tekrar sorar:

- İçinden mi

AŞK ve SEVGİ dolu bir dünya özlemiyle…

Etiketler : , ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank