content

yazarportal-com-bilgiagi-net-tasviriefkar-com

02 Ara

Yusufun Kardeşleri de Ağlamıştı

Şa’bi anlatıyor. “Kadı Şüreyh ile beraberdim. Huzuruna, birisi ile davası olan bir kadın geldi. Şikâyetini söylerken, ağlamaya başladı. Ben, kadını bu halde görünce, kadı Şüreyh’e, -Ya Eba Ümmeye herhalde bu kadın haklıdır, mazlumdur, şu ağlayışına bak, dedim. Kadı Şüreyh bana dönüp, -Ey Şa’bi unutma ki, Hz.Yusuf’un kardeşleri de babalarına ağlayarak gelmişlerdi, Bu kadının ağlaması, suçsuz olduğunu göstermez, dedi. 

 Bu bir rolde olabilir. Gerçekte olabilir. O kadının haklılığı veya haksızlığı görülecek dava sonucu anlaşılır. Ancak, her insan yürüttüğü bir davada kendisinin haklı veya haksız olduğunu bilir. Haksız bir insanın haklıya karşı dava sürdürmesi inanılır gibi değil. Çeşitli hile ve desiselerle davayı kazanmış olsa dahi, Allahın adaletinin olduğunu da unutmamak gerekir. Allahın adaleti er-geç tecelli eder. Öyle ise haksızlığını bilen bir kişinin adalet mekanizmasını boşa işgal etmesi ve oradaki görevlileri oyalaması iyi olmaz. Beklide o tür insanların yüzünden gerçekten hak ihlaline uğrayanların haklarına da tecavüz edilmiş olur. Bugün, adliye koridorları dava gören kişi sayılarını kaldıramaz hale gelmiştir. Bir atasözü vardır. “Herkes kendi kapısının önünü temizlerle bütün şehir temiz olur.” Yani herkes kendi nefsini muhakeme eder haksızlar haksızlığını kabul ederse mahkemelere iş bile düşmeyeceği kanaatindeyim.

Ne haksızlık yapın, ne hak yedirin

Bir orta yol bulup oradan gidin

Arkanızdan iyi insan dedirin

Mütevazı olun sıradan gidin.

Haksızın yaptığı yanına kalmaz

Sade gafil olan bunu anlamaz

Kötülük yapanlar iyilik bulmaz

İyiler içinde aradan gidin.

ŞÜKRANİ

Etiketler :

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank