- Bilgi Agi | Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi ve Yazar Portali - https://www.bilgiagi.net -

Topçu Kışlası’nın 2023 Vizyonuyla İlişkisi ne?

Taksim Gezi Parkı direnişi devam ediyor. Önceki gün başlayan müdahaleler ise şunu gösteriyor.
Bu sorun iktidarın beceriksizliğinden dolayı toplumu birbirine karşı ötekileştirmeye devam edecek gibi. Cumartesi ve Pazar günü yapılacak mitinglerle ötekileştirme daha da büyüyecek.
****
Vicdanı olan, insan olan, hak arama eyleminin meşru olduğuna inanan herkesin, emniyet güçlerinin  şiddetini  kabul etmeleri mümkün değildir.
Ancak birazcık vicdanı olan, birazcık özgürlük kırıntısı olan, birazcık hak, hukuk diyen herkesin de görmesi gereken şey ise polisin orantısız güç kullanımıdır.
****
Şiddet karşısında vicdanımızı yok sayamayız, aklımızı tatile gönderemeyiz, hak arama eylemleri karşısında kullanılan dili ve şiddeti kabul edemeyiz. Aynı zamanda direniş içersinde bulunan radikal sol hareketlerinin, ergenekoncu artıklarının, ulasalcı ve faşist güçlerin şiddeti ve dilini de kabul edemeyiz.
****
İstanbul Valisi'nin Gezi Parkı direnişe katılanları 'ezeceğiz' gibi kelimeleri kullanarak insanları bir böcek görmesi, otoriter ve ceberrut devletin dilidir.
Ve görülen o ki, Vali bey twiter hesaplarıdan hoş seda yaratan sözcükler gönderse de, önceki gün kullandığı dile alçatıcı ve yurttaşları böcek gibi gören büyük birader dilidir.

****
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın olayın başından itibaren kullandığı kibirli ve ötekileştirici dili ve uslübü bugün AK Partililer ve destek verenler arasında yaygınlaşmaktadır. Olayları komplo teorileri üzerinden okumaya devam etmektedirler ki,  bu vicdanların, aklın, izanın, analiz yeteneğini yitirdiklerini göstermektedir. Ve aynı şey Taksim Gezi Parkı eylemlerini destekleyenlerde görülmektedir.
****
Ve 30 yıllık savaşı 'analar ağlamasın, çocuklarımız ölmesin' diyerek çözüm sürecini ve müzakareleri başlatan Başbakan Erdoğan'ın, aynı uzlaşmacı dili ve girişimi Taksim Gezi Parkı'nda göster(e)memesi  beni şaşırtıyor. Ancak buna rağmen Başbakan Erdoğan'ı anlamaya çalışıyorum.
Bunun üzerine sayfalarca yazı yazdım, analizler yaptım.
Başbakan Erdoğan'ı anlamaya çalışırken, Gezi Parkı bileşenlerinin içindeki ulusalcı, faşist, ergenekoncu çeteleri ayırdığımda, eylemcileri de anlıyorum.

2023 vizyonunu, Topçu Kışlası inadı küçültüyor!

Başbakan Erdoğan'ın dün AVM, rezidans, bugün müze diyerek Topçu Kışlası yapma inadı anlaşılabilir bir şey değildir. AK Parti'nin 2023 vizyonu ile de yaptığı ve yapacağı büyük projelerle de Topçu Kışlası projesi inadının, bir ilişkisi yoktur. Olması da mümkün değildir.
Taksim'in ortasında Topçu Kışlası projesi AK Parti'nin hangi misyonunu, vizyonunu yansıtmaktadır. Ki, eğer misyonlarıyla ve vizyonlarıyla ilişkili ise vay ki vaydır...
Topçu Kışlası yapılmadığında; kendi çoğrafyasında küresel bir güç olmuş, dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri olmuş, ileri demokrasiyi gerçekleştirmiş hangi Türkiye vizyonu eksik kalmış olacaktır?
Bunun yanıtını verebilecek bir AK Parti yetkilisi var mıdır? Merak ettiğim bu konu AK Parti içersinde sesli olarak konuşulabiliyor mu?

*****
Bugün Topçu Kışla Projesi, AK Parti'nin hedeflerini küçültmekte, o büyük hedefleri önüne koymuş, adım adım Türkiye büyüten ve geliştiren partinin anlamsız inadı Türkiye'nin imajını yerle bir etmekte ve varolan ötekileştirmeyi büyütmektedir.
****
Ve ilginçtir Gezi Parkı bileşenlerine, Kürtlerin ve Kürt Özgürlük Hareketi'nin katılması Çözüm Süreci’ne yeni olumluluklar katabilecekken, bunu göremeyen AK Parti iktidarı ve kurmayları büyük tarihi bir fırsatı kaçırarak, orta sınıfları, liberalleri kaybetmektedir.
****
İktidar sarhoşluğu ve kibiri olayları analiz edebilme yitisini kaybettirmektedir AK Parti'ye...
****
Gezi Parkı olayları, AK Parti iktidarının ve Başbakan Erdoğan'ın kendisine yönelik oluşturulmuş bir komplo gibi sunuluyor. Böyle bir gerçek vardır ki, ancak bunu da AK Parti iktidarının inadı ortaya çıkarmaktadır.
****
Olayın her iki tarafı da Gezi Parkı'nı manipüle ediyor.
Olayın her iki tarafı da, dezenfarmosyon yapıyor.
Olayın her iki taraf da, yaşanılanları bir iktidar meselesi gibi görüyor.
Olayın her iki tarafı da, aşağılayıcı ve ötekileyici bir dil kullanıyor.
Olayın her iki tarafı da olaylarda yaşananlardan ders almamış gibi davranıyor.

****
Ve sonuçta Türkiye kaybediyor.
****
Sonuç olarak, Taksim Gezi Parkı eylemlerinde işin muhatabı merkezi iktidar değildir.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Kadir Topbaş ve Büyükşehir Belediye Meclisi'dir. Olayların sorumlusu da iktidardır. Ve yerel yönetim devreden çıkarılmasında dolayı ve gelinen nokta da bugün Gezi Parkı'nı çözecek olan bizzat AK Parti iktidarı ve Başbakan Erdoğan'dır.

Son söz: Bunun için tek cümle yeterlidir. Taksim Gezi Parkı, mahkeme sonuçlanıncaya kadar geri çekilmiştir. Yeni bir proje İstanbullular'ın katkısıyla ve mutabakatıyla yapılacaktır. Topçu Kışlası'nda yapılmayacaktır.