Rüyaların gerçekten bir dili var mı? Süleyman lisânı dedikleri şey, remizlerin izahatında mı gizli? Kendi kendisine konuşan insan, cüzi iradesine rağmen iç dünyasına ait neleri çözmeye muktedir olabilir? Tabiatı ve evreni çözmemize yarayan ilim, acaba aşkıma dair bilinmeyeni ne kadar aydınlatabilir? Yaşanılanların, duyulanların ve öğrenilenlerin mukayesesi neticesinde tecrübe kendini gösterir mi? Cevapların bulunduğu noktada onlara yeni soruların yârenlik edişi, bilinçaltımızın aydınlanmasıyla mı alakalı?
Sevgili, dün gece gördüğüm rüyadır bu sorgulamanın nedeni. Uyumadan önce düşündüklerimizin, düşlerimizde ortaya çıkışı, cevabını bulamadığımız suallerin gaipten gelen açıklaması mıdır? Zahid görünüşlü, gönle huzur veren, nûrani bir kişi gördüm rüyamda. “Soruların cevapsız kalmayacak, öğrenmek istediğin neyse sor, hakikati sana göstermeye çalışacağım” dedi. Heyecanımı yendikten sonra sanki bilinmeyen bir gücün etkisiyle konuşturuldum ve “Yağmur ne zaman yağacak?” diye sordum. Erdem sahibi, sufi görünüşlü ihtiyar, “Yağmur zaten devamlı yağıyor evlâdım, sen göremiyorsun” deyince, havsalam aydınlanmaya başladı. “Bu yolda bana nasihatte bulunabilir misin? Adını bile bilmediğim sevgiliyi bulabilecek miyim?” deyince; “Adını biliyorsun ama ona dair keşfini tamamlaman lazım; kalbine bak evlât” dedi. “Gönlündeki noktaların anlamını çöz, yaşamak istediklerine ait muhayyileni sorgula; çözüm yolu sende gizli. Aşk kemâle erdikten sonra sevgilinin yokluğu da, varlığı da birdir.” “ Ama, ama” deyişimi beklemeden, sözlerine devam etti. “Söz bir araçtır; hâl ise iştiyâktır. Pervane olacaksın, arayacaksın ve ona ulaşmana mani olanları bir bir aşacaksın; sabırlı ol ve gönlünü tanı. Mecnûn’a özenmek kolay ama onun gibi olmak zordur. ” dedikten sonra, “şimdi damla olup, başka gönüllere yağmam gerekiyor.” deyip, yavaş yavaş uzaklaştı.
“Yağmur ne zaman yağacak?” diye sormamım, manası nedir sevgili? Daha da ilginci, bu rüyadan, pencereme vuran yağmur damlalarının tıkırtılarıyla uyanmam. Sana ve aşkına dair sorularıma bir cevap buldum ama manasını çözemiyorum. Yaşadıklarıma dair mey’us olmamım bana bir şey kazandırmayacağını çoktan öğrendim; fakat senin üstündeki o efsûnkâr örtüyü kaldırmama gücüm yetecek mi?
Mehmet Nuri PARMAKSIZ
Kalbimin sesi, senin çok yakında olduğunu, beni gölgem gibi takip ettiğini söylüyor ve her gecenin sabahında anlıyorum ki, sana giden yolun anahtarı kalbimde gizli.
Uykularımda bile yoluma çıkan güzel, yüzünü görmek istiyor ve ismini arıyorum; senin için hazırladığım dünyama teşrifini sabırsızlıkla bekliyorum.