Hazreti Mevlana’nın “ne kadar söz varsa düne ait dünle beraber gitti cancağızım, şimdi yeni şeyler söylemek lazım” dediği gibi turizmde Ordu için yeni şeyin adı EKOLOJİK TARIM TURİZMİ’dir.
Bu konuda üst üste 6. yazım, konu hayati derecede önemli. Bu konuyu hissetmek, planlamak, başlamak ve başarmak demek kırsal kalkınma demek.
Kırsal kesim için istihdam demek, yatırım demek, gelir demek, kültürel dönüşüm demek, misafirlerimizi de dönüştürmek demek.
Kırsal alanın cazibe merkezi haline gelmesi demek, kentleşme baskısının kırılması demek, insanın betondan toprağa yönelmesi demek, varoşlarda oturanların yeniden üretmeyi tercih etmesi demek.
Düşünsenize;
- Neredeyse her köyümüz ekolojik tarım turizmine uygun
- Köylerimizde misafir ve ziyaret kültürü önemli bir zenginliğimiz: “misafir velinimet”, “misafir 10 nimetle gelir, birini yer dokuzunu bırakır”
- Bizim için sıradan olan ve terk ettiğimiz değerlerimiz, misafirlerimiz için fırsat ve merak konusu
- Köylerimiz hazır, evlerimiz çok küçük detayların haricinde hazır (her evin hazırlanması 1.000 TL’yi geçmiyor), insanlarımızı buna hazırlamak için önümüzdeki kış günlerini biraz değerlendirmemiz gerekiyor
- Neredeyse her köyde 200-400 arası yatak çıkıyor, merkezdeki 25 km lik Gülyalı’dan Perşembe’ye yarıçapta 20 civarı köyümüz var ve küçük bir organizasyonla 6 ayda birkaç bin yatak eder, aynı çalışmayı Fatsa, Ünye başta olmak üzere tüm ilçelerimizde peyderpey yapmak mümkün
- Ana irade etsik, bu iradeye bağlı alt iradeler ve bu çalışmayı organize edecek beyinlerden oluşan mutfak (5 kişi) eksik, biraz inisiyatif eksik (eksik dediklerimin hepsi aslında çok küçük şeyler)
- Doğru bir materyal ve tanıtım çalışması ile birlikte nitelikli bir lansman eksik
Dediğim gibi bu benim altıncı yazım:
Birinci yazımda genel olarak ekolojik tarım turizmini anlattım ve TA TU TA ağıyla ilgili bilgi verdim.
İkinci yazımda ekolojik tarım turizminin felsefi derinliğini ve yaşam tarzı olarak tercih detaylarından bahsettim.
Üçüncü yazımda tarımsal olarak dünyanın başkenti olduğumuz fındığın bir turizm ritüeli haline nasıl dönüştürülebileceğine yönelik fındık turizmini yazdım.
Dördüncü yazımda 15 yıldır ekolojik tarım turizmiyle ilgili; samimiyetle, ısrarla ve iddia ile çalışmalar yapan ve pes etmeyen KABAKDAĞI’nı yazdım.
Beşinci yazımda, son 3 yıldır bu alanda var olmaya çalışan Ordu merkeze 10 km ve 10 dakika mesafedeki KAYABAŞI’nı yazdım.
Bugün son bir ümitle tekraren konuyu özetlemeye çalıştım. Ekolojik tarım turizmi; uyuyan dev, ilgilenenleri devasa boyutlara taşır, para isteyene kazandırır, makam isteyene kazandırır, dua isteyene kazandırır.
Bir çiftçimizin yüzünü güldürecek bir küçük iş için bile bunca çabaya değer.