Doğruysa…
Çirkin. İzmir’in ruhuna, yapısına yakışmaz.
Siyasi geçmişine leke sürer.
Demokrasi anlayışının tadını kaçırır.
Her kim yapıyor, yaptırıyorsa döner kafasında patlar.
Geri teper, pişman eder.
*
Yanlışsa…
Merak eden herkesin sorma hakkı vardır:
“ Gördün mü? Elinde görüntü, resim var mı?”
Ortaya çıkarılamıyorsa…
O zaman kulaktan dolma bilgiyle ortalık karıştırılıyor demektir.
İspati yoksa iftiradır.
Belgesi yoksa söyleyen müfteridir.
Siyasi tepkiyi artırmak için uydurulmuş ucuz senaryodur.
*
Bu nedenle…
İspata mecburdur.
Bu iddiaların gerçeğini ortaya koymak dinleyenlere saygı, söyleyene güven gereği kaçınılmazdır.
*
Efendim, otobüste siyasi tetikçi konusu hafta sonunda İzmir gündemine getirildi.
Bir yolun açılışında Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, “ Yapmayın… Küçük düşüyorsunuz” cümlesiyle başladı.
Anlatmaya devam etti:
“ Siyasi manipülasyonlara, otobüslere adam bindirerek belediye çalışmalarını eleştirmeye gerek yok”
Lafın gideceği adresi söylemedi ama belli.
“ Otobüslere adam koymayın. İzmirli bunları anlıyor. İzmirli, insanın gözüne baktığında o adamdan yarar mı, zarar mı geleceğini biliyor”
*
Sonradan öğrendik ki, otobüslerde “karalama” dönemi başlamış.
Kim idüğü belirsiz bazı kişiler, kalabalık saatte otobüse biniyor…
Belediyenin yetersizliği, iş bilmezliği, yönetimin beceriksizliğini bağırarak anlatıyormuş.
Konuşmasını bitirip, bir iki durak sonra iniyormuş.
Sözde bu olay çok tekrarlanıyormuş.
*
Olay ciddi, iddia vahim.
Toplumdan herhalde kopuk kimseyim, bugüne kadar duymadım, görmedim.
Meslektaşlarıma sordum.
Gören olmamış ama kulağına gelmiş.
Zaten Gazeteci tanık olsa resimler veya…
İki satırda olsa yaşadığını aktarır.
Yapmıyorsa, otobüsteki tetikçinin ortağıdır.
*
Böyle bir olay yaşanmış/ yaşanıyorsa…
Otobüsteki bir İzmirli karşı çıkar, tepki koyar.
Patırtı, gürültü yaşanır belki de karakola kadar yansır.
Emniyet vukuat raporunda da böyle bir vaka görülmüyor.
*
İddia eden ispatla sorumludur.
Bu konu sadece Başkan’ın değil hepimizin üstüne gitmemiz gereken toplumsal utançtır.
Bugün olaya sessiz kalınması, ileride daha çirkinlerine teşviktir.
*
Otobüsteki siyasi tetikçiler kimlerdir?
Paralı asker mi, fanatik partili mi?
İzlerini sürmek, enselemek görevi “temiz, dürüst siyaset” adına hepimizindir.
*
Konunun somut noktası…
Otobüs şoförleri ne diyor?
Bilmiyor, duymuyorsa da görmüyor mu?
Çalışmaya belediye personeli şoförlerden başlayalım.
Soralım; doğru mu, yanlış mı?
Görmüşse ne yapmış?
Görmemişse kim uyduruyor?
*************