content

yazarportal-com-bilgiagi-net-tasviriefkar-com

01 Oca

Okulda Mobing

Mobbing kültürümüze yeni yerleşmekte olan bir kavram. İngilizce kökenli olan bu sözcük aslında anlam olarak çoğumuzun hayatında yaşıyordu. Yuvalarını saldırganlara karşı koruyan kuşların davranışlarını betimlemek amacıyla 19. yüzyılda ilk kez biyologlar tarafından kullanılmıştır. Mobbing daha sonra 1960’larda, Konrad Lorenz tarafından küçük hayvan gruplarının (örneğin kuşlar) daha güçlü ve yalnız bir hayvana (örneğin tilki) toplu şekilde hücum ederek uzaklaştırması; ya da aynı kuluçkadan çıkan kuşlar arasında yaşanan ve diğer kuşların, aralarındaki en zayıf kuşu yiyecek ve sudan uzak tutarak dışlaması, iyice güçsüz bir hale getirmesi ve en sonunda da fiziksel saldırılarla öldürerek grubun dışına atması durumunu ifade etmek amacıyla kullanmıştır [1]. (Prof Dr. Pınar Tınaz, Çalışma ve Toplum Dergisi)

İnsanların kalabalık olduğu ortamlarda rastlanan bu davranış bozukluğu daha çok büyük şirketlerde, kalabalık iş ortamlarında ya da eğitim kurumlarında görülebilmektedir. Çalışanlar arasındaki diyalogun mesafesinin ve dengesinin ayarlanamadığı her ortamda “mobbing” yaşanabilir. Topluluk içinde kişiliğini aşağılamak da özgüven sarsmaya yönelik hamledir..

Mobbing’i genel hatları ile açıkladıktan sonra eğitim ortamlarındaki yansımasına bir göz atalım. Mobbinge ilkokuldan, liseye hatta üniversiteye kadar eğitim kademesinin her sürecinde karşımıza çıkabilir.. Muhakkak ki ilkokulda çocukların yaptığı ile üniversiteli gençlerin yaptığı mobingden daha masumanedir.

 

İlkokulda mobing biraz daha afacan çocukların daha çekingen bir çocuğu hedef seçerek onun arkadaş grubuna engellemesi şeklinde meydana gelebilir. Farklı aile ortamlarından gelen çocuklar okul ortamında uyum problemi yaşayabiliyorlar. Bu noktada çocuklar kültürel, karakter ve düşünce olarak birbirlerinden ne kadar farklı ise bu uyum problemi o kadar büyük olacaktır. Dolayısı ile sosyalleşmeleri daha zor olacaktır.

Çocukluk dönemlerinde yaşanan bu sosyalleşme zafiyeti kimi insanın hayatında “kötü kader”lerinin bir parçası gibi onları devamlı takip edecektir. Çünkü çocuk yaşta emsallerine bir küserse artık onlara karşı hep ön yargı besleyecek kendi kendini yalnızlığa hapsedecektir. 

İlkokuldan liseye kadar olan eğitim sürecinde karşılaşılabilen mobing şekilleri çok çeşitli olmakla birlikte birkaç tanesi şu şekildedir:

Bazı öğrencileri dışlamak, oyunlara katmamak, grup dışına itmek.

Fırsat buldukça çekingen çocukları i azarlamak, hakaret etmek.

Kılık kıyafetle, konuşma tarzı ile ya da vücuttaki bir organla dalga geçilmesi.

Hakkınızda asılsız söylentiler çıkarılması, özel yaşamınız hakkında sürekli eleştirilmek ve dedikodunuzun yapılması. 

Alay ederek bakmak. Sürekli gözlemleyerek rahatsız etmek.

Mobbing sonucu birçok öğrenci stres yaşamakta, hatta okuldan soğumaktadır. Okula gitmek bu çocuklar için işkence halini almaktadır. En önemlisi de öğrencide sağlıklı düşünmeyi engellediği için yaşam kalitesini düşürmektedir. Mobinge uğrayan çocukların çaresizliğin karşısında duyduğu korku ve endişeyle kendi içinde, tek başına mücadele edebilmesi çok güçtür.

 

Çocuklar ve aileler bu olguyu tanımayı öğrendikleri takdirde, önceden yaşamış oldukları veya şu anda yaşadıkları deneyimlerini çok daha gerçekçi bir bakışla değerlendirebilirler. Bu durum eğitim ve psikoloji açısından önemle ele alınmalı ve okuldaki öğretmenlerle özellikle de rehber öğretmenlerle ortak çalışmalar yapılmalıdır.

Mobing’in görünürde çok büyük bir zararı olmamakla birlikte ileriye dönük bir insanın hayatında ciddi hasarlar açaçabilmektedir. Mobinge uğrayarak dışlanan çocuk özgüveni sarsılacağı için her adımına şüphe ile bakacaktır. Derslerinde ya da günlük hayatında ilerlemeye dönük her hareketinde dışlandığı bir toplumun onayını ciddiye alacaktır. Aşağılanma, üzülme ve alay edilme riskini taşıdığı için psikolojik problemler yaşayacaktır. Mobing, çocuğun derslere motive olmasını engellediği gibi verimi azaltır.

Mobingci çocukların kötü olduklarını söyleyebilir miyiz? Kesinlikle hayır. Çünkü bu bazen çok normal, efendi, çalışkanlı çocuklar da mobbingci olabilir. Çocuklar birbiriyle duygusal olarak çatışıyorlar. Bunlardan kimisi mağdurken mobbingci de olabilir. Mesela mağdur çocuk sınıf başkanı seçilebilir. İntikam alma duygusu ile bir gün kendisi de başkalarına mobing uygulayabilir. 

Mobbing olayında aslında büyük problem mobing uygulayan çocuktadır. Yani, mobing uygulamak davranış bozukluğudur. Eğer, zayıf kişilikte ve çekingen bir çocuk bulursa davranış bozukluğunu gösterecek uygun ortam bulmuş demektir. Dolayısı ile tedavi edilmesi gereken kişi aslında mobbingci çocuklardır. Çünkü bu çocuklar yaptıklarının yanlış olduğunu bilmemektedirler.

 

Bu yaptıkları saldırganca davranışlar sadece mağdurlarına değil bir o kadar da kendilerine zarar vermektedirler. Çünkü yaptıklarını kendilerine göre doğru veya haklı nedenlere dayandırdıklarından bu davranışları onlara normal olarak gelmekte ve saldırgan davranışlarını içselleştirmektedirler. Dolayısı ile saldırganlık onların günlük yaşamlarının bir parçası haline gelmektedir.

 

Eğer kendilerinin “mobingci” olduklarını geç yaşta fark ederlerse onları daha büyük bir yıkım beklemektedir. Bu çocuklara yaptıklarının yanlış olduğunu uygun ve güzel bir dille açıklamak gerekir. Bu konuda en büyük görev çocukların ailelerine düşmektedir. Sonuçta bu çocukların kendilerine ve dışarıya dönük açabilecekleri hasardan aileleri sorumludur. 

 

Peki mobingin tedavisi mümkün mü? Zaten böyle bir şeyi tespit etmek bile tedavinin başlangıcı sayılır. Tabii ki mümkün ama ailelere bu noktada büyük iş düşüyor. Ebeveynler mobing uygulasın veya mobinge maruz kalsın en önce çocuğuna bu noktada farkındalık kazandırması gerekiyor. Sürekli çocuklarının okuldaki eğitim sürecini takip etmeleri gerekiyor.

 

 Gerekirse en başta rehber öğretmen olmak üzere bütün öğretmenlerinden çocuk sınıftaki durumu, arkadaşları ile ilişkisi ve öğretmenlerle diyalogu noktasında haftalık bilgi alması gerekir. En geç iki haftalık bilgi alması zaruridir. Eğer, çocuğu mobing uygulayan ya da mobinge maruz kalan bir öğrenci ise sakin olarak durumu kontrol etmeli ve olaya uygar bir şekilde yaklaşmalıdır.

 

Mobinge maruz kalan çocuğun velisi yangına körükle gider gibi “mobinci çocukla veya ailesi ile” tartışma niyeti güderse kesinlikle bir çözüme ulaşılmaz, hatta daha da kötü olur. Bu sorunu rehber öğretmen yönetiminde ailelerin koordineli işbirliği ile çözülebilir. Her aile kendi çocuğu ile konuşarak çözüme katkıda bulunabilir. Topluma sorunlu değil de sorumlu bir vatandaş yetiştirebilmek için sabırlı olmakta fayda var. 

 

Mesut KAYMAKÇI

Etiketler : , , ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank