Nef’s Hakimiyeti

Sevgili okurlar Mübarek Ramazan’a girmek üzere olduğumuz şu günlerde, İnsanı yaşadığı her yaşta etkileyen, ömrü boyunca tehdit eden olumlu ve olumsuz haliyle ‘’nefs’’hassasından söz etmek istiyorum.

Hz. Muhammed (SAV) efendimiz .’Ümmetim içinizde en çok sevdiklerim kendi nefsine hakim olmayı bilenlerinizdir ‘ diyerek insandaki ‘nefs’ hakimiyetinin önemini belirtmiştir..
Her insanın iç dünyasında zaman, zaman alevlenen arzular gizlidir..Daha doğrusu uyku halindedir. İşte o çeşitli arzu ve istekleri dürtüp uyandırmak olumlu veya olumsuz yönlendirmek, kişisel irademizle kontrol altına alınır.

İslamiyet en büyük nefis sınavımızı İslam/ın beş şartından biri olan oruç ibadetiyle belirlemiştir..Oruç tutmanın manevi hazzı yanında kişinin nefsini dizginlemesi ve büyük bir sınavdan geçirmesidir.

İnsanın yaradılışındaki daimi açlık fiziksel isteklerine köprüdür çoğu kez.
Ve bir kez bile olsa dizginleri gevşetti mi yakalayamaz bir daha..
Hani elleri kanayıncaya kadar bile asılsa dizginlere nafile bir çaba olur.
Nefsinin hâkimi değil mahkûmudur artık. Eskiden düşünürdüm neden yazın portakal kışın erik yok diye..Çocuk kafamla demek ki bazı şeylerin tadına varabilmek için beklemek gerekiyor derdim..

Gerçi günümüzde artık her tür sebze veya meyve mevsimsizde bulunuyor..En basit örnekle bile beklemenin de bir keyfi olduğunu unuttuk sanırım..
Her bekleyiş öncesinde uyanan nefsi kontrol edebilmek faziletlerin en güzeli olan sabır duygusuna sahip olanlara mahsustur...
Tabiat bir dolu nimetleri ile insana Allah’ın en güzel armağanı lütfudur.
Tüm bu nimetlerin tartışmasız alıcısı da yaradılışındaki tat ve zevk alma duyularıyla insan dır..

İstediği anda her istediği şeyi elde etmeye alışmış biri için,uğrayabileceği en büyük felaket , artık isteyebileceği hiçbir şeyin kalmadığını anladığı gündür..
Yüce Allah kullarının bu acıya düşmelerini istemediği içindir ki ‘nefsinize hâkim olunuz’ buyurmuştur.
İnsana akıl ve irade kabiliyeti vererek nefsini yönetmesini emretmiştir.
Ancak şurası bir gerçek ki; kişinin nefsini tümüyle körletmesi de bir o kadar yanlış ve sakıncalıdır ki ne yaşamanın ne dünyanın hiçbir tadını alamaz ve mutlu olamaz.. Demek ki her şey dozunda olunca insana faydalı..

İnsan yaradılışındaki dış ve iç özellikleriyle mükemmel bir yapıya sahip.. Dış görünüşü , organizması, ve düşünebilme yeteneğine rağmen onu ‘fani’ kılan
kişisel dürtüleri nefsi yaklaşımları,karakter mükemmeliyetini zedelemiştir..

Fizik,beden,düşünce ve ruh haliyle nefsine egemen olabilmiş insan en güzel iltifat ve takdire layık olandır bence.. Allah cümlemizi bu muhteşem iradeyle nasiplendirsin..
Mübarek Ramazan ayına girmek üzere olduğumuz şu günlerde tüm İslam aleminin Ramazanını kutluyor tüm ibadetlerinizin kabulünü diliyorum..
Sevgi sağlık ve huzurla nice bayram ve ramazanlara milletçe ulaşmak temennilerimle..

-------------------------------Şükran Aydoğan--------Yalova /10 /8 /2010