- Bilgi Agi | Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi ve Yazar Portali - https://www.bilgiagi.net -

Mutluluk Oyunları

Yeryüzünde yaşayan bütün insanların tek arzuları sanırım  sağlıklı ve mutlu olmaktır. Bunu kim istemez? Ama nasıl?   Bana kalırsa “  Nasıl mutlu olunur?   düşüncesinden daha çok “ Bizi mutsuz eden faktörler nelerdir?   bir kez olsun bunu  düşünelim diyorum ne dersiniz?

 

Hepimiz Ülkemizin yaşanılır değil de, tam aksi yaşanılması, soluk alınması güç bir ülkede yaşıyoruz. Maddi ve manevi milyarlarca sorun dolu bir ülke. Öyle ki akşam uyuyoruz sabah kalktığımızda “ Acaba bugün  neler olacak,  kaç şehit daha vereceğiz? ,” Acaba  bizi yönetenler  bugün nelere zam getirecek?, “Acaba bugün evlatlarımızın  eğitim ve öğretimi ile ilgili ne kadar saçma sapan ve geleceklerini arap saçına döndüren  kararlar  daha verilecek?,

“Acaba bugün ceviz kabuğunu doldurmayan  nedenlerden ve bilhassa tahammülsüz  ve aciz  zamane evli çiftler,  doğurdukları evlatların geleceklerini düşünmeden kendi rahatlıkları için ne kadar yuva dağıtacaklar? Acaba bugün kredi kart borcumdan bana ne kadar maaş kaldı?, akşama evime kaç gram et yada kaç ekmek götürebileceğim,çocuğumun kalem ve  silgisini,ekmeğini, sütünü alabilecek miyim? Acaba bugün trafik canavarı kaç can daha alacak, kaç yerde orman yangını, kaç yerde sel ve deprem olacak? Memur, işçi ve emekliler acaba aldığımız üç kuruşluk maaş ile ayın sonunu nasıl getireceğim diye kara kara düşünürken  v.s…..v.s..artık  bu dertler  saymakla bitmez.

 

Şimdi siz milyonlarca, milyarlarca toplumsal olumsuzluklar karşısında geliniz de  mutlu olunuz. Peki ya aileler kendi içinde mutlu mu acaba? Bana kalırsa bu sorunun cevabı da  % 60 HAYIR.Çünkü ne yazık ki aile içinde de MUTLULUK OYUNLARI oynanıyor.

Teknolojinin gelmesi , Televizyon, Telefon ve İnternetin yaygın olduğu ülkemizde insanlar arası ve aile içi paylaşımlar da bitmiştir. Acımızı ve sevinçlerimizi ailemizde paylaşamıyoruz.Eskisi gibi ev halkı aynı odada muhabbet ile değil, ayrı odalarda parçalanmış aile fertleri olmuşlardır. Gençlerimiz internet ve cep telefonunun büyüsünden, oraya buraya mesaj yazmaktan, anne ve babasının dahi suratına kana kana bakamaz haldedirler. Bakıyorum bütün gençler sanki kundaktaki  bebeklerin emzikleri ve biberonları gibi ellerinden cep telefonunu hiç bırakmayıp WC ye bile onunla gidiyorlar.. Ne kadar acı gerçekler ve üzücü durum.AİLELER ARTIK HEM BEDENSEL HEM  DE DUYGUSAL olarak parçalandılar.

O halde neler yapmalı diye düşünelim. Çocuklarımıza daha fazla zaman ayırıp onların iç dünyasına girmeye çalışalım. Hiç değilse  aile reisiyim diye hava atan, elinden TV kumandasını kimseye vermeyen, kral havasındaki  bazı sorumsuz babalar , mutfakta bulaşık birikse de aldırmayan, TV de diziden diziye koşan bazı sorumsuz anneler,  zahmet olmazsa hiç değilse günde bir saat TV kumandasını bırakıp,  çocuklarına ailesine zaman ayırıp,  bir saatte olsa acı ve sevinçlerini paylaşıp birbirlerinin duygu ve düşüncelerini konuşup dinleseler  ne iyi olur. Aile olarak her şeyi paylaşıp, çözülecek sorunlara  ortak çözüm bulsalar.

İşte o zaman paylaşımın olduğu aile mutlu olur. Aksi halde MUTLULUK OYUNU devam eder.

Temennim; daha yaşanılır bir ülkede insanca yaşamak ve  bütün insanların Mutluluk Oyunları olmayan bir ailede soluk almalarıdır. Unutmayalım ki bugün, şu anda  soluk alıyoruz ama yarın hatta bir dakika sonra soluk alacağımız garanti değil. O halde mutlu olmak hakkımız değil mi, neden dünyayı kendimize zehir ediyoruz? Neden ufak şeylerden mutlu olmayı bilmiyoruz?.. Şu yalan dünyada dost ve yakınlarımıza, arkadaşlarımıza geride acı ve hüzün dolu anılar bırakarak göç etmek değil de ,  gülümseten ve yüreklerde sevgi dolu izler bırakan anılar ile dolu,   gülen yüzler ile el sallayarak şu fani dünyadan göç etmektir.

 

SABİHA SERİN