content
30 Eki

Mühürlü Kadınlar

Kadın ailenin oluşumunda, neslin devamında doğurganlığı ile ön sırada yer alan, tarih boyunca her türlü muameleye maruz kalan, kimi zaman aşağılanan kimi zaman yüceltilen, hakkında devamlı yazılar yazılan tükenmez bir kaynaktır.

Burada önemle üzerinde duracağım konu, pek çok insanın bilmediği, bazılarının önemsemediği, kadını ruhsal anlamda ezen yaralayan, canını yakan ve paylaşmaktan korkan kadının mezara taşıdığı sırrıdır.

Kadın boşanmış veya dulsa ve ikinci evliliğini “iddet müddeti süresi içinde” yapmak istiyorsa bu yazıyı mutlaka okumalıdır.

Nikah işlemlerini tamamlayan kadın belediyenin evlendirme müdürlüğüne müracaat ettiğinde;

- siz evlenemezsiniz… İddet müddetini doldurmamışsınız.
- ne yapmam gerekiyor.?
- boşanmanızı yapan mahkemeye giderek iddet müddetini kaldırmanız gerekiyor. İddet müddeti kaldırıldıktan sonra evlenebilirsiniz.

denmektedir.

İddet müddeti; boşanmış kadın için belli süreli kanuni evlenme yasağıdır. Söyle ki; boşanmış evliliğin butlarına hükmedilmiş veya kocası ölmüş olan kadın, boşanma veya evliliğinin butlarına dair mahkeme kararı veya kocasının ölüm tarihinden itibaren 300 gün geçmedikçe yeniden evlenmez. Ancak kadın 300 günlük süre dolmadan önce doğum yaptığı veya mahkemece bu sürenin kısaltılmasına veya kaldırılmasına karar verildiği takdirde, kadın için kanuni evlenme yasağı ortadan kalkar. İddet müddetinin kaldırılması davaları medeni kanun madde 95.e göre açılır.

95. madde/2 fıkra: “ kadının gebe kalması mümkün olmadığı veya boşanma ile ayrılmış olan karı ve koca tekrar birbirleriyle evlenme istedikleri takdirde, hakim bu müddeti kısaltabilir. Kadın için kanuni evlenme yasağının amacı NESEP KARIŞIKLARINI ÖNLEMEKTİR. Sulh hukuk mahkeme`sinde açılan iddet müddetinin kaldırılması davalarında boşanmış kadının hamile olmadığına dair doktor raporu mahkemeye sunulunca mahkeme tarafından kısa sürede iddet müddetinin kaldırılması kararı verilmektedir. Ve kadın yeni bir evlilik yapabilmektedir.

Mahkemeye dilekçe ile başvuran kadının boşanma kararı kesinleşmiş ve bu kararın nüfusa işlenmiş olması gerekmektedir.

Dilekçede; Medeni Kanunun ilgili maddesi gereğince zorunlu olan 300 günlük bekleme süresinin kaldırılmasına karar verilmesini talep edilir.

Yazıda paylaştığımız bilgiler kanunlarımız gereği uygulanmaktadır.

ÇOK ÖNEMLİ…

Kadının ölene kadar taşıdığı ruhsal yarayı oluşturan uygulama şudur.

Mahkemeye dilekçe veren kadının sol el bilek içine mahkemenin kaleminde mühür vurulmaktadır. ( Gebe olmadığına dair gönderildiği hastanede, muayeneye başka birinin girmesini engellemek adına)
Sevk edildiği hastanede “Adlî vaka gelsin” diye çağrılan kadına yapılan muayene sonucu düzenlenen rapor verilir.

Raporu alan kadın dilekçe verdiği mahkemeye giderek raporu teslim eder. Raporu inceleyen mahkeme gebe olmadığı bilgisi üzerine düzenlediği “İDDET MÜDDETİ KALDIRILMIŞTIR.” Yazan belgeyi kadına teslim eder.

İddet müddeti kaldırılmıştır yazan evrakla tekrar evlendirme dairesine giden kadın artık evlenebilir.

İDDET MÜDDETİ UYGULAMASI SADECE BOŞANMIŞ VE DUL KADINLAR İÇİNDİR.

HATIRLAYALIM;

Evlendirme dairesine evlenme talebiyle müracaat eden kadına baba soyadınızı kullanmak istiyor musunuz diye sorulur. İstiyorsa 2 kopya form doldurur. Bir kopyası Nüfus Müdürlüğüne gönderilir. Nikah yapıldıktan sonra yeni nüfus cüzdanını almaya giden kadının soyadı hanesinde baba ve eş soyadı yan yana yazılır.

AŞAĞIDA YER ALAN BİLGİ SADECE ÖNERİDİR. NEDEN GERÇEK OLMASIN.?

İddet müddeti içinde evlenmek isteyen dul yada boşanmış kadınlar (boşandığı eşiyle tekrar evlenmek isteseler dahi…)

Evlendirme Dairesine müracaat ettiklerinde kadının evlenmek istediği erkek, kadının gebe olup olmamasının önemli olmadığını, evlenmek istediği kadının sorumluluğunu aldığını, kadının gebe olması halinde doğacak çocuğa soyadını vereceğini ve iddet müddeti kaldırılması için dava açılmasına gerek görmediğini ifade eden iki kopya form imzalarsa, ve bir kopyası Nüfus Müdürlüğüne gönderilirse;

Bu bir tercihtir. İsteyen kadın İddet Müddeti kaldırılması için dava açabilir. Uygulama iki şekilde de yürüyebilir.

Evlenmek üzere müracaat eden;

KADIN: Evlenmek üzere seçtiği erkeğe saygı duyar. Doğru seçim yaptığına inanır. Eşine güvenir. Mühürlenmiş ve mahkeme tarafından hastaneye gönderilmiş kadın olmanın ruhunda açacağı ve ölene kadar suçlu gibi saklayarak taşıyacağı ve “…bilseydim 300 gün beklerdim.” diyeceği, pişmanlıkla ömür tüketeceği yarayı almamış olur.

ERKEK: Evlenmek üzere seçtiği kadına güvenir ve inanır. Doğru karar verdiğine emindir. Karısının ruh sağlığının, beden sağlığı kadar önemli olduğunun bilincindedir.

Evlilik her kadın ve erkeğin sevgi ve saygıyla yaşayacağı, paylaşacağı bir ailenin temelidir.

Yazıyı sonuna kadar okuduğunuz için teşekkür ederim.

Etiketler : , , , , , , , ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank