1918 İşgalinden bireyi savunan bir önderin liderliğinde çıktık.600 yıllık imparatorluktan ulus devlete geçtik.
“Fikri hür,vicdanı hür” diyen Mustafa Kemal Atatürk bunu vurgular. Bu bireysel bir motto!
Bugün bir taraf itaatkar köle,vicdansız emir kulu yapmak isterken bunu İslam’a bağlamaya çalışıyor ki bu İslam’ın ruhuna hakarettir. Diğer taraf “ulus devlet” düşmanlığı adı altında Türk kültürüne saldırıyorlar ki bu cehaletle tarif edilemez!
Atatürk’ün dünyaya,emperyalist güce karşı kazandığı zafer “bireyin” zaferidir. Tek başına bir liderin cesareti ve gücüdür. Toplum ona bakarak “rol modeli”ni bulmuş ve Kara Fatma’lar elde silah savaşmıştır.
Şimdi bireye düşman ideolojik itaat kültürü dayatılıyor. Türk kültürüne hiçbir ideoloji uymadı bugüne kadar.Hepsi iflas bayrağını çekti. Sıra dini faşist ideolojinin erbablarına geldi.Din sosuyla tatlandırılmış faşist,dayatmacı ve bünyemize aykırı yemeği bize yedirmek istediler. Yemiyoruz!
Kültürsüzleşmiş lümpen ideoloji dini kullanarak geldiği nokta ; DUVAR! Tosladı.
Bizi birleştiren zaten binlerce yıllık kültürümüz.Onu yok etmek için bu kadar mücadele eden bütün kuvvetler duvara tosladı.Orantısız zeka ve hümanizm,mizah Nasrettin Hoca olarak çıktı meydana!Birey dayanışmasına karşı sürü saldırıları var. Sürü medyası,köşecikleri, gazetecikleri,gazetecigibimsileri ve patronları ortada kaldı bireysel basın onu yendi. Her birey basın,televizyon,mizah,muhabbet oldu yendi tüm silah sanılanları.
İtaat eden sürü bir yanda, bireysel hak ve hukukunu savunan millet diğer yanda sen nerdesin?