content Kişisel Bilgiler: Medeni Durum: Evli, 3 Çocuk Doğum Yeri: Samsun/Terme Doğum Tarihi: 11.11.1964 Eğitim: 1983-1990 Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi (İngilizce Tıp Eğitimi), İstanbul 1982-1983 Ondokuzmayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi (Temel Bilimler), Samsun 1981-1982 Hacettepe Üniversitesi Yabancı Diller Yüksek Okulu (İngilizce), Ankara 1975-1981 Terme Lisesi, Samsun, Terme1970-1975 Atatürk İlkokulu, Samsun, Terme Lisan: Almanca, Orta Derecede, İngilizce, İyi Derecede Bilgisayar: PC Word Powerpoint Görsel Tasarım Programları Kurs ve Seminerler: Reiki Şifa Tekniği, Birinci Basamak, 2003 Ege Üniversitesi Eczacılık Fakültesi, Fitoterapi Semineri, 2002 Marmara Üniversitesi Sağlık Eğitim Fakültesi Hastane Yöneticiliği Programı, 2001 Yöneticilerde Karar Verme Eğitimi 1998, Değişim Dinamikleri, İstanbul İletişim ve Empatik Yönetim Semineri, 1998, Değişim Dinamikleri, İstanbul İstanbul Kültür AŞ Sinema Yönetmenliği Kursu, 1996 Sağlık Bakanlığı Sağlık Eğitimcilerinin Eğitimi Kursu, 1993 Microteaching Kursu, Marmara Üniversitesi Eğitim Fakültesi ve İstanbul Tabip Odası, 1995 BM Körfez Savaşı Sonrası Olağanüstü Durumlarda Sağlık Yönetimi Kursu, 1991, Diyarbakır İlgi Alanları: Edebiyat, Felsefe Gezi Yazarlığı Belgesel Programcılığı Kariyer: 1990-1991 Sağlık Bakanlığı Birinci Basamak Sağlık Hizmetleri Hekimi (Malatya) 1991-1992 Sağlık Bakanlığı Malatya Sağlık Müdürlüğü Müdür Yardımcılığı (Eğitim ve Basın) 1991-1992 Sağlık Bakanlığı Malatya Sağlık Meslek Lisesi, Meslek Dersleri ve Kişilerarası İlişkiler Öğretmenliği, Malatya 1992-1995 Sağlık Bakanlığı İstanbul Sağlık Müdürlüğü Eğitim Sorumlusu 1993-1994 İzlenim Dergisi Yayın Kurulu 1989-1992 İz Yayıncılık, Çevirmen ve Yayın Danışmanı 1992-1995 Journal Of American Medical Association (JAMA), Modern Medicine Çeviri Kurulu (Turgut Yayıncılık) 1995-1998 Yenidünya İletişim AŞ. Televizyon Sağlık Programı-Yapım ve Sunum 1998-2001 Yenidünya İletişim AŞ. Televizyon Belgesel Programı Yapımcılığı ve Metin Yazarlığı 1996-1999 Büyük Anadolu Hastanesi, Başhekim Yardımcılığı, Kurumsal İletişim Müdürlüğü 1996-1997 Sağlığınız Dergisi (Sağlık Dergisi) Yayın Danışmanlığı 1997-1998 Çare Dergisi (Sağlık Kültürü Dergisi) Genel Yayın Yönetmenliği 1999-2000 TDV 29 Mayıs Hastanesi, Kurumsal İletişim Müdürlüğü, Başhekim Yardımcılığı 2000-2001 Beyaz Reklam, Tanıtım ve İletişim, Creative Director ve Reklam Yazarlığı 2000-2001 Sağlık Bakanlığı Sağlık2000 Dergisi ve Basın Yayınları Yayın Danışmanlığı 2001-2003 Özel Üsküdar Hastanesi Kalite Yönetim & Kurumsal İletişim Müdürlüğü 2001- Üsküdar Belediyesi EvlilikOkulu Seminerleri Yönetmenliği 2002- Aksuvital Doğal Ürünler Üretim ve Tanıtım Danışmanlığı 2002- Seçkin Natural Doğal Ürünler Üretim ve Tanıtım Danışmanlığı 2003- İstanbul Sağlık AŞ Kayışdağı Poliklinikleri Başhekimi 2004- Sağlık Bakanlığı, SB Diyalog Dergisi, Editör Eserler: İdealler ve Gerçekler, (Teorik Fizik) Prof. Abdusselam, çeviri, Yeni Asya Yayınları, 1987 Bilimin Öteki Yüzü (Bilim Felsefesi), 1992, İz Yayıncılık Şöyle Garip Bencileyin, 1992 Karakalem Yayınları Kaostan Düzene, (Kaos Teorisi) İlya Prigogine, çeviri, İz Yayıncılık, 1993 Su Üstüne Yazı Yazmak, M. Shakoor, çeviri, İnsan Yayınları, 1996 Modern Tıbbın Ötesi, İnsan Yayınları, 1996 Dar Kapıdan Geçmek, 2000 Karakalem Yayınları Her Güne Bir Dua, 2002, Kaknüs Yayınları Sağlık Sırları, 2003, Timaş Yayınları Mutluluk Öyküleri, 2003, Timaş Yayınları Aşka Dair Öyküler, 2003, Timaş Yayınları Aşka Adanmış Öyküler, 2003, Timaş Yayınları Can Kırığı, 2003 Timaş Yayınları Sevgilinin Evine Doğru, 2003 Timaş Yayınları Kalbimizi Yeniden Yazmak, 2003 Timaş Yayınları Çocuğumla Her Güne Bir Dua, 2003 Hayat Yayınları Yürüyüşler, TV Belgesel Programı Reklam ve Tanıtım Çalışmaları 1998 Büyük Anadolu Holding İmaj Kataloğu, Tasarım Yönetmeni ve Yazar 1999 TDV 29 Mayıs Hastanesi, Tanıtım ve İmaj Kataloğu, Tasarım Yönetmeni ve Yazar 2000 İSKİ Tanıtım Yaklaşımı, Reklam ve Senaryo Yazarı 2001 İETT Fuar Standı Tasarımı ve İmaj Planlaması 2002 Özel Üsküdar Hastanesi e-sağlık web sitesi tasarım yönetmeni www.uskudarhastanesi.com.tr 2002 Seçkin Natural Web Sitesi www.seckingida.com.tr
24 Oca

“Kahrolsun İsrail!” Diye Bağıran Gençlere

“Kahrolsun İsrail!” Diye Bağıran Gençlere Ağabey Hatırlatması…

Böyle bir davanın açılması vicdanı sızlatıcı. En azından gereksiz. Belli ki şık durmuyor. Umarım, beraat edersiniz. Fakat asıl beraat arayacağınız yer TC mahkemeleri değil

Belki beni taşlayacaksınız. Hain diyeceksiniz. Küseceksiniz. Söylediklerimi hemen şimdi anlamanızı beklemiyorum. “Sırası mıydı?” diye sorarsanız, bence tam sırası. Fırsat ayağımıza gelmişken, baş başa verelim, konuşalım.  

24 Kasım 2011’de Kayseri Kadir Has Kongre ve Spor Merkezi’nde Kayseri Kaski Spor ile, Maccabi Bnot takımları arasında oynanan Euro CUP kadınlar basketbol müsabakası sırasında “Kahrolsun İsrail” diye bağırdınız. Hakkınızda dava açıldı. Bugünlerde yargılanacaksınız.

Böyle bir davanın açılması vicdanı sızlatıcı. En azından gereksiz. Belli ki şık durmuyor. Umarım, iş tatlıya bağlanır, beraat edersiniz. 

Fakat asıl beraat arayacağınız yer TC mahkemeleri değil çocuklar.

Şimdi iyi dinleyin.

  1. Kendinizi rahmetli Furkan Doğan’ın yanına koyuyorsunuz; buna hakkınız yok. Furkan slogan atmak için binmedi Mavi Marmara’ya. Slogan atmak değil ki dava; canını ortaya koymaktır. Can davası ise spor salonlarında olmaz. Geçelim.
  2.  Maça gittiyseniz, maç seyredersiniz. İyi oynayanı takdir edersiniz ya da kendi takımınızı alkışlarsınız, hepsi bu. İsrail’den gelen basketbol takımının bayan oyuncuları ne sizi vurmaya geldi ne de Furkan’ı vuranları temsil ediyor. Yapılanlardan onlar sorumlu değil, sorumlu olsa bile iyi karşılanacaklarına dair bir sözleşmeye güvenerek geldiler. Müslümanların kinci ve intikamcı olmadığına kanaat ederek misafirimiz oldular. Devlet de biz halkı adına bu güvenceyi verdi; siz niye bizi mahcup ettiniz? Hadi bunu da “deli”kanlılığınıza verelim.
  3. En azından misafirinizdir o kızlar; misafire ev sahibi olmanın avantajına dayanarak lanet yağdırmak yakışır mı size? Hakkınız var mı buna? Silahlı askerlerin silahsız ve savunmasız sivilleri öldürmesi değil mi lanetlediğiniz? Kuvvetin hakkı ezmesi değil midir “kahrolsun” dediğiniz? Peki siz niye aynısını yapıyorsunuz?
  4. “Birinin yaptığı hata ile bir başkası suçlanmaz.” Kur’ân’ın temel ilkesidir bu. Ne kadar ağırımıza giderse gitsin, mümin olarak bu hakikatin ardı sıra yürüyeceğiz. Canımız yansa da. Dudaklarımızı ısırsak da… Eğer Furkan gibi olmak istiyorsanız, canınız yansa da susacaktınız orada. Kolay olanı yaptınız, slogan attınız, toptancılık yaptınız. Hadi bunu da geçelim.
  5. Siz Yahudileri lanetlerken, farkına varmadan, Yahudileşme tavrı sergiliyorsunuz. Basket oynayan oyuncuların kişiliğine ve görüşlerine bakmadan hepsini bir ırktan diye yaftalıyorsunuz, kahra layık görüyorsunuz. Irkçılık budur işte çocuklar. Yahudileşme tavrının ta kendisidir bu; iliğidir. Hiç olmazsa, bu beklemediğiniz dava, bu konuda uyanık ve duyarlı olmanıza vesile olur diye ümit ediyorum. Benimle beraber, şeytana inat secdeye giden sizlere de şeytanın bir numaralı günahı ırkçılığa karşı olmak düşer, değil mi?
  6. Siz Yahudilere değil Yahudileşmeye düşman olmalısınız çocuklar. Görüşlerini sormadığınız ve kişiliklerini bilmediğiniz insanları, toptan ve hepten “kahrolası” diye etiketlemek Yahudileşme tavrıdır. Kahrolsun dediğiniz tavra siz özne oluyorsunuz. Yazık değil mi?
  7. Unutmayın, kötülüğe kötülükle karşılık vermek kötülüğe iyilik etmektir. Düşmanınıza karşı misilleme yaparsanız, düşmanınızı öğretmeniniz yaparsınız. Yani ona “ne iyi ettin de kötülük yaptın, bak biz de aynısını yapıyoruz, senden öğrendiğimiz gibi” dersiniz. Kahrolsun dediğiniz İsrail size kötülük öğretiyor farkında mısınız?
  8. Sizi üzdü bu dava biliyorum, yanınızdayım. Ama lütfen bu işe sevgili Furkan’ımızı karıştırmayın. Bu davranış Furkan’la özdeşleşecek, Furkan’la markalanacak bir davranış değil. Furkan ve arkadaşları mazlumun yanında olmak için şehit oldu; siz ise cahillik edip zulmettiniz. Slogan atmayı dava sandınız; Yahudileşme tavrı sergilediniz. Gelin Furkan’dan hep birlikte özür dileyelim.
  9. Her vakit ettiğim duayı sizin için de ediyorum, siz de kendiniz için edin: “Allah’ım tarafgirlikten ve garazdan uzak tut beni…” İşlerinizi taraftarlığa indirgediğinizde bir şey kazanamazsınız, sırf tarafgirlikle doğrunun yanında olsanız bile doğru olmaz duruşunuz. Hakkın taraftarlığa ihtiyacı yoktur; garaz üzerinden adalet üretilmez. Lütfen Hz.Ali’nin [ra] savaş sırasında yüzüne tüküren düşmanı karşısındaki alicenaplığını hatırlayalım. Yoksa, “ilmin kapısı”nı açamaz, “ilmin şehri” Muhammed Mustafa’ya [asm] ümmet olamayız.

Etiketler : , , ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank