Hayatın Evrensel (Ortak Akıl) Vahiyle İnşası İçin “OKU”
Okumak deyince aklımıza kitap, gazete, dergi vb dokümanları alıp okumak geliyor ve peygambere gelen ilk ayetlerde ki: “OKU” emri ile de genelde böyle bir anlam yüklenmiş ve salt bir okumanın istendiği gibi bir tablo ortaya çıkmıştır.
Oysa ki: “OKU” ile ifade edilmek istenen şey varlık alemini tanımaya yönelik bir “OKU”ma söz konusudur. Devamında insanın kendisini okumasına ve tanımasına yönelik ayetler devam ediyor. Dolayısıyla burada ki: “OKU” diye başlanan ayetten anladığım, insanın öncelikle kendini tanımasını sağlamak ve kendi potansiyelini keşf etmesini sağlamaktır. Kâinatın okunması istenmekte özne olanın insan olduğu ifade edilmekle beraber insanın acizliği ve basitliğide kendisine hatırlatılmaktadır.
Peygamber Muhammed “OKU” emrinden neyi anladı?
Peygamber Muhammed’in (s) hayatına ve kendisine gelen bu oku emrinden hemen sonrasına baktığımızda onun kendi şartları içinde günün kâhinlerini veya bilginlerini aramamış kütüphaneler dolaşmamıştır. aksine öteden beri ızdırap duyduğu kendi toplumunun içine düştüğü sosyal sorunlarına nasıl müdahil olacağının hesaplarını yapmış sokağı ve caddeyi ve dahası arka sokakları okumaya çalışmıştır.
Yani o “OKU” sözcüğü ile hemen kainatı, varlık alemini, kozmiği, yaratılışı ve sebeplerini okumuş varlık aleminin içinde özne olanın insan olduğunu, merkez olanın insan olduğunu ve değer ortaya koyabilen tek sorumlu varlığın insan olduğunu doğru okumaya çalışarak ezilenlere, yoksullara, kölelere ve mazlumlara yüzünü dönmüştür.
Artık salt okuma yapmalardan vazgeçmeliyiz çünkü okumalarımız zulüm üretiyor peygamber ve elçiler bu şekil okumalar yapalım diye mücadele etmediler. Yeryüzü coğrafyasında zulümlerin her türlüsü bitsin diye mücadele ettiler.
Onlar hayatın içinden okumalar ile kendi yoldaşlarına bir şeyler katabildiler eğer hayatı okuyamaz salt içi boş kitap okumaları yaparsak buradan tekçi zihniyetler çıkararak insanları fırkalara ve gruplara ayırarak insanlığa zulüm etmiş olacağız.
Nitekim insanlığın ve Müslüman toplumların içinde bulunduğu mevcut durum bu çeşit içi boş okumaların bir sonucudur.
Onun için Tüm elçilerden ve aklı selim sahiplerinden istenen en öncelikli şey hiç kuşkusuz doğru bir okuma yapmalarıdır bunun için de peygamber Muhammed’e gelen ilk emir "OKU" ile başlamış ve ondan kainatı doğru okuyup analiz etmesi ve insanlığı düştüğü yerden yeniden kaldırması için, "OKU"'nun devamı gönderilmiştir.
O "OKU" emrinden kâinatı ve içindekilerini okumaya başlamış ve öncelikle insanlığın düştüğü yerden yeniden ayağa kalkmasını sağlamak için, halkın ezilenlerinin elinden tutmuş ve ortaya dosdoğru bir kişilik/örneklik ortaya koymuştur.
işte bunun için "OKU" derken şuralardan başlayarak kainatı ve içindekileri, yeri, göğü, varlık alemini, kozmiği ve insanlığın içine düştüğü sorunlardan başlayarak okumamız gerekmektedir.
OKU! Yaratan rabbinin adı ile oku, kâinatı oku, yaratılmışları oku, sokakları oku, caddeleri oku, köyleri, kasabaları, şehirleri ve oralarda yaşanan gayri insani zulümleri, haksızlıkları, yoksullukları, aldananlar, aldatanları, aldanmışlıkları, kölelerin çektiklerini, benim adıma insanlığa zulüm edenleri, fetişist din algısı ile benim sınırlarımın üstüne sınırlar koyanları iyi “OKU”
Kendi çağınızın köleleri, özgürlükleri gasp edilmiş hayat kadınlarının çektiklerini, hayattan dışlanan travestileri, mal/mülk yığan gasıplar yüzünden kredi kartına muhtaç kalan kart borçlularını, evlerine çağdaş zalimlerce icra gelenleri, tefeci namussuzların eline düşmüşleri, sokaktaki işsizler ordusunu, asgari ücret kölelerini, dul kadınları ve yetimleri, dilinden, dininden, ırkından, renginden, düşüncesinden ve coğrafyasından dolayı dışlanmış insan yerine konulmayanları, yurtları işgal edilmiş bu sebeple mülteci durumuna düşürülmüşleri, yoksulluktan dolayı evlenemeyen bekarların durumunu, siyasal namussuzları, kendisi tok işçisi aç patronları ve zulmün her çeşidini iyi “OKU” ey Muhammed ve oku ey insan kendini bir damla su iken nasılda orijinal bir varlığa dönüştüğünü tüm bunları göz önüne alarak doğru oku ki: alem felaha ulaşsın insanlık zulüm ve gayri insaniliklerden kurtulsun arttık...
Ey insanlar eğer tüm bunları gördüğün ve bildiğin halde doğru bir okuma ortaya koyarak insanlığın yeniden ayağa kalkması ve yeryüzünde zulmün son bulması için bir adım da sen atamıyorsan lütfen artık okumayın
selam ve muhabbetle kalın...
Evet dostum, çok güzel yazmışsınız. Yüreğinize sağlık. Ancak, birkaç ilave de ben yapmak istiyorum. Evet Peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa, "OKU" denilen "KUR-AN'I, Hayatın içinde yaşarken görüp öğrenip okudu dersek o zaman biraz VAHİYDEN uzaklaşmış oluruz. İşte o zaman da İslam dinine bilmeden de olsa zarar veririz. Yani vahiy yokta peygamber yazdı gibi olur. Onun için VAHİY herkesin kolayca anlayıp okuyacağı bir şey değil, her şeyden önce ön hazırlık gerekir. VAHİY GÖNÜLDEN AÇILAN GÖNÜL GÖZÜYLE OKUNUR. TIPKI TÜMSEK AYNANIN ÇUKURUYLA İÇERİ ALIP SONRA TÜMSEĞİYLE VERMESİ GİBİ. ZATEN MUSTAFANIN ANLAMI, TAS TAMAM OLMUŞ, MUSHAF, SAYFA, AYET, SURE YADA BÖLÜMDÜR. ONUN İÇİN TEMİZ GÖNÜLLERDEN YANSIYACAK OLAN BİLGİNİN RÜYA, İLHAM VE VAHİY YOLUYLA DIŞARI VURMA BİÇİMİ. İLERDE ALLAH NASİP EDERSE BU KONUYLA İLGİLİ YAZIM VAR YAYINLARIM. SAYGILAR.
Mayıs 14th, 2011 at 22:26