- Bilgi Agi | Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi ve Yazar Portali - https://www.bilgiagi.net -

Esenyurt, Kadıoğlu, Altaylı ve Sesli Sorular

Habertürk Genel Yayın Yönetmeni Fatih Altaylı, pazar günkü yazısında Esenyurt Belediye Başkanı Necmi Kadıoğlu'nun neden görevden alınmadığını sormuş.
Verilmesi gereken imar ruhsatının 2 milyon 143 bin m2  inşaat hakkı olan projelere, belediye tarafından 4 milyon 942 bin 139 m2 inşaat ruhsatı verildiğini yazmış.

Verilmesi gereken ve verilen ruhsatlar arasında farkın ise 2 milyon 799 bin 139 m2 fazla ruhsat olduğunu iddia etmiş. Dikkat edin kaçak bina demiyor, ruhsatlı diyor... Ve bunun üzerinden görevden alınma talebinde bulunuyor. Ruhsat verilen binalardan dolayı görevden alınma talebi...   
****
Esenyurt Belediyesi'nin savunmak bana düşmez. Mutlaka ilgili kurumları ve başkan konuyla ilgili açıklama yapar.
Ancak Fatih Altaylı'nın Esenyurt ile ilgili yazdığı tahmin ediyorum 3. yazısı bu. Altaylı yazılarına Fiyapı ile başladı. Ayrıca Fiyapı ile ilgili iflas iddiları bugünün değil son iki yılın iddialarıydı.

Fiyapı 15 gün önce iflas erteleme tabebinde bulunmuş ve talebi mahkeme tarafından kabul edilmiş. Böylelikle hedefe ulaşılmış. Fiyapı borçulularına karşı zaman kazanmış olmuş oldu. Mahkeme kararından sonra kimse alacakları için haciz yapamayacak ve yaklaşık iki yıl boyunca şirket rahat hareket edecek.
****
Altaylı'nın yazısında dikkatimi çeken ise şu: Verilmesi gereken ruhsat miktarını yazıyor ardından da ekliyor: Verilen ruhsat miktarı da şu kadar, aradaki ruhsat farkı da şu kadar diyor.

Yani inşaatların ruhsatlı olduğunu yazıyor. Ruhsatlı olan inşaatlardan dolayıda görevden alınması gerektiğini yazıyor.
İmar ruhsatlarında 9 ile 13 arasında emsal uygulandığını iddia eden Fatih Altaylı'ya bir soruda ben sorayım.
Habertürk gazetesi ve televizyonları ile Esenyurt'ta yapılan inşaat firmalarından ne kadar ilan aldı? Ve şuanda aldığı ilanlardan dolayı ne kadar alacağı var?
Yine çıkan haberlerde dikkatimizi çeken başka bir husus ise, Hürriyet Gazetesi'nin Fiyapıya ait Garip Ada üzerindeki hacizler olduğu haberleri yapması.

Ve iki gazeteninde Fiyapıyla ilgili yaptığı haberler ve iddialar aslında yeni değil... Ve asıl soru şu: İki büyük medya kuruluşunun Fiyapı ile ilgili bugüne kadar yaptığı olumlu haber sayısı ne kadar?
Arşivler ortada duruyor. Ak sakallı gogol dedeye sorun.. Tüm haberler önünüze gelsin.
****
İnşaat firmalarının ilanlarını trilyonlar alarak yayınlırken büyük medya için sorun yok.
Bugüne kadar, inşaat şirketleriyle ilgili olumsuz haberler görülmez iken bugün neden görülüyor? Fiyapı üzerinden yürütülen operasyonun, diğer inşaat şirketlerinin de başına gelmemesi için arka planda hangi görüşmeler yapıldı? Borçlar için nasıl ödeme takvimleri ve tahsilatlar yapıldı mı?
Ve hangi inşaat firması, Fiyapıdan sonra medyaya olan borcunu ödememezlik yapabilir?

Altaylı'ya birkaç soru
1- Büyük görsel ve yazılı medya, inşaat firmalarıyla genellikle daire karşılığı reklam ve sponsorluk anlaşmaları yapıyor. Bunun dışında medya patronlarından inşaat sektöründe bulunan kimi isimlerinin Esenyurt'ta inşaat yapan şirketlerle başka alışverişi var mı?
2-Fatih Altaylı'nın Esenyurtla ilgili yazdığı yazıların ve Başkan Kadıoğlu'nun görevden alınma talebinin arkasında, Esenyurt'ta inşaat yapan şirketlerden özellikle Fiyapı'dan Habertürk gazetesinin ve televizyonlarının ilan alacaklarının olması mı?
3- Fatih Altaylı ilk iki yazısını Fiyapıyla ilgili yazıları yazdıktan sonra, ilgili şirketten ve diğer ilan anlaşması yaptığı şirketlerden alacaklarına yönelik tahsilat yapıldı mı? Ya da alacaklarına yönelik bir yapılandırma oldu mu?
4- Esenyurt'ta bulunan 26 büyük inşaat firması, reklamlar ve sponsorluk karşılığında yazılı ve görsel medyaya bugüne ne kadar para ödedi? Ve büyük medya, yaptığı anlaşmaların karşılığını tahsil edebildi mi?
5- Esenyurt'ta Altaylı'nın dediği gibi 2 milyon 799 bin 139 m2 fazla ruhsat verilmişse (ki adı üzerinde ruhsat yasal demek) ve ruhsatlar İBB tarafından iptal edilmişse bunun asıl sorumlusu kim?
6- Medyanın ilan ve sponsorluk karşılığı yaptığı anlaşmalardaki daireleri, İBB'nin iptal ettiği ruhsatlardan dolayı buhar mı oldu? Ve Altaylı bunun hesabını mı Kadıoğlu'ndan soruyor?
Daha açık soralım. Altaylı'nın Fiyapı ve Esenyurt ile ilgili yazdığı yazılar sonrasında Genel Yayın Yönetmeliğini yaptığı Ciner'in medyadaki şirketleri (gazeteleri, dergileri, radyoları, televizyonları) alacaklarını aldılar mı?

Son söz: Türkiye'nin derin yapılanması deşifre olurken ve tasfiye edilirken, merkez medyadaki derin devletin  eski bildik iş görme yöntemleri halen devam ediyor mu? Ve devam ediyorsa iktidar kontrolüne aldığını düşündüğü, derin devletin operasyonel medyası hala iş başında mı?
Ve bu soruya eklenecek başka bir soru ise şu. İktidarın kontrol altında tuttuğu diğer medyada da merkez medyanın alışkanlıkları aynen devam ediyor mu?
Fatih Altaylı gibi soralım: Ne zaman adam oluruz? Çifte standartı hayatımızdan çıkardığımızda... Gerçeği çarpıtmadığımızda... Kendi çıkarlarımızı, toplumun önüne 'toplumun çıkarlarıymış' gibi sunmadığımızda. Kendimizi dünyanın en akıllısı diğerlerini aptal diye kabul etmediğimizde.