Artık Türk milleti anladı ki, Batıdan ve Amerika’dan gelen saldırılar, Türk ulusunun birliğini bölmeye, coğrafyasını parçalamaya yöneliktir.
Bu tespit aynı zamanda, Türk ulusunun kendi önüne koyacağı bir programın, bir planın da gerekçesidir.
Madem bu şartlar vardır. Bu şartlara gör savunma planı, ekonomi programı ve siyasal programlar yapmak gerekir.
Ordumuz coğrafi sınırlarımızı korumaya çalışırken, siyasilere düşen en önemli görev; direnme ekonomisini kurmaktır.
Güneydoğumuzda, Kuzey Suriye’de, Kuzey Irak’ta yığınak yapan emperyal güçleri karşılayacak askeri ve ekonomik kararlar gerekir.
Bu kararların olağanüstü kararlar olması gerekir.
1- Direnme ekonomisinin ilk şartı; cephe gerisini birlik içinde tutmaktır. İç kavgayı kışkırtacak söylem ve eylemlerden uzak durmak zaruridir.
2- Özelleştirmeleri derhal durdurmak, hatta savaş şartlarının gereği olarak stratejik bazı kurumları kamusallaştırılması gerekir.
3- Derhal üretim planlamaları için Devlet Planlama Teşkilatını yeniden aktif duruma getirilmelidir. Üretim planları yapılırken dış tedarik kanalları ABD ve ABD’den uzaklaştırılıp, yeni tedarik kaynaklarına yönelmek gerekir. Yeni tedarik kanallarında dolar ve Euro kullanmak yerine ülke paraları ile ticareti zorlamak.
4- Marka Patent yasaları gibi sanayicinin elini kolunu bağlayan, Kanun Hükmündeki Kararnameleri yeniden gözden geçirip ülke şartlarına uygun hale getirilmelidir.
5- Eğitimi hızla üretimin şartlarına göre yeniden düzenlemek, ara teknik eleman yetiştirecek kurumlara olağanüstü değer vermek. Bu teknik eğitim alanlarından çıkan ara elemanlara, iş bulma ve ücrette devlet yardımı yapmak.
Adı üstünde, direnme ekonomisi, iç cepheyi üretken ve kendini savunacak duruma sokmaktır.
Yo eğer, güneydoğuyu Amerika’ya verelim, geriye kalan coğrafya bize 50-60 yıl yeter diyorsanız, hemen şimdi ABD ile masaya oturun, ABD de rahat etsin siz de rahat edin.
Direnme ekonomisi sadece coğrafyamızı parçalamaya kararlı emperyal güçlere karşı değil, dünya ekonomisindeki olağanüstü daralma şartlarına karşı direnç için de gereklidir.
Planlama yaparak, üzerimize gelen felaketi asgariye indirebiliriz.
Bülent Esinoğlu
bulentesinoglu@gmail.com [1]