content
03 May

Doktorlara Yönelik Şiddet Eylemleri

Türkiye tarihinde ilk kez olmuyor ama, son zamanlarda doktorlara yönelik şiddet eylemleri artmaktadır. Doktorların öldürülmesi, darp edilmesi, yaralanması, taciz edilmesi v.s. olaylar yazılı ve görsel basında sıkça yer almaktadır. Tabii, basında yer almayan birçok şiddet eylemi meydana geldiği de unutulmamalıdır.

1)Son zamanlarda, internette kanyağı bile doğru dürüst belli olmayan kırık dökük bilgileri okuyup veya televizyonda sağlık programı izleyip kendisini doktor zanneden insanların sayısı artmaktadır.Ben bunlara internet doktoru diyorum.

Bu kategoride yer alan birçok insan, tıp biliminin ne kadar ciddi bir eğitim ve zeka gerektirdiğinin farkında olmadığı gibi tıp biliminin temel özellikleri hakkında da bilgi sahibi değil.Elbette, tıp eğitimine sahip olmayan bir insan bazı tıbbi bilgileri öğrenebilir.Ama, hiçbir zaman tıp eğitimine sahip olmayan bir insan tıbbi konuları gerçek manada kavrayamaz.İşte tıbbi konuları kavrayamayan insanlar kendi değer yargılarına göre, hatalı, kusurlu veya kasıtlı buldukları doktorlara yönelik şiddet eylemlerinde bulunuyorlar.Bu şiddet eylemlerine sebebiyet veren insanların doğru bilinçlenmesi çok büyük önem taşımaktadır.İşbölümü ve uzmanlaşma toplumların temelidir.Aslında konunun çözümü basit.Doktorların işini, lütfen doktorlara bırakın!

2)Her tıbbi olayda, mutlaka doktorun hatası, kusuru veya kastı var anlayışında uzaklaşılması gerekmektedir. Bu ilkel bir düşüncedir. İnsan hayatında dış faktörlerin etkisiyle, doktor hatası, kusuru veya kastı ile illiyet bağı kurulamayan birçok önemli olumsuzluklar olabilmektedir. Örneğin, zamanında hastaneye getirilmeyip aşırı kan kaybı nedeniyle hastanın ölmesi gibi. Eğer, hasta zamanında hastaneye getirilseydi muhtemelen ölmeyecekti.

3)Doktorun hatalı, kusurlu veya kasıtlı bir eylemine hastanın maruz kaldığını varsayalım. Böyle bir durumda bile, şiddet eylemleri hiçbir şekilde meşru bir davranış olarak görülemez. Ülkemizde hasta hakları önemle takip edilmektedir. Hasta hakları, sağlık iletişim merkezi gibi konuyla yakından ilgili birimler bulunmaktadır. Keza, haksız bir uygulamaya muhatap olan bir hastanın genel şikâyet hakkı ve dava hakkı da bulunmaktadır. Hak arama, ilkel toplumlara özgü bireysel şiddet yoluyla değil, hukuk yoluyla yapılmalıdır. Hukuk devletinde yaşayan insanların tutum ve davranışları asla hukuk dışı olmamalıdır.

4)Sağlık kuruluşlarında, gerekli güvenlik önlemlerinin alınması, şiddet eylemlerinde bulunan insanlar hakkında gerekli yasal işlemlerin yapılması, önleyici bir kontrol olarak düşünülebilir. Şiddet eylemlerini yapan insanlar hakkında gereği yapılmadığı zaman, diğer şiddete eğilimli insanlar daha da cesaretlenmektedir. Herkese, hukuk sistemi ve toplum düzeni içinde hareket etmesi ve şiddet eylemlerinin hiçbir şekilde karşılıksız kalmayacağı mesajının verilmesi gerekmektedir.

5)Komplekslerimizden kurtulalım. Türkiye’de tıp eğitimi alabilmek için başarılı ve zeki bir insan olunması gerektiğini kabul edelim. Sosyal bilimlerdeki başarı ile fen ve matematik bilimlerindeki başarının da aynı olmadığının farkında olalım. Çünkü fen ve matematik bilimleri, sosyal bilimlere nazaran daha ciddi zeka gerektirir. Türkiye’de ve dünya’da başarılarını gururla okuduğumuz tıp doktorlarımıza hak ettikleri saygıyı gösterelim ve gereken değeri verelim.

Doktorlara yönelik tüm şiddet eylemlerini kınıyorum ve şiddet eylemlerine artık son verilmesini diliyorum.

 

Etiketler : , ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank