- Bilgi Agi | Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi ve Yazar Portali - https://www.bilgiagi.net -

Bütün Kavramlar Doğrulardan Uzaklaştı

Son yıllarda kavramlar, kelimeler altüst oldu. Nedir bu kelimeler ve kavramlar? Millet, ulus, halk, milliyetçi, milliyet, ulusal, ulusalcılık vb.
Birkaç defa söyledim ve yazdım. Millet kelimesi Arapça kökenli bir kelimedir. Millet tanımını da defalarca yaptım yazılarımda. Şunu söyleyeyim. “Millet” kelimesinin karşılığında 78-80 yıl önce Türk Dil Kurumu “Ulus” kelimesini üretti. Millet kelimesinden türetilen pek çok kelime untitledbulunuyor. Milliyet, milli, millici, milliyetçi, milliyetçilik, milletperver, ulussever; milliyetperverâne, milliyetperverlik, milliyetsever, milliyetseverlik ve bunun gibi kelimeler. Bu türetilen kelimelerin karşılığında ulus kelimesiyle türetilen yeni kelimeler ortaya çıkmıştır. Milliyet, ulusabağlı; milli, ulusal; millici, uluscu; milliyetçi, ulusalcı; milliyetçilik, ulusalcılık; milliyetperver, ulussever; milliperverâne, ulussseverlikle; milliyetperverlik, ulusseverlik; milliyetsever, ulussever; milliyetseverlik ulusseverlik karşılıklardır.
Millet ayrı bir kavram, ulus ayrı bir kavram değildir. İkisi de aynıdır. Bu kelimelerden türetilen kelimeler de aynı anlamdadır.

Millet ve ulus kelimeleriyle yapılan tamlamaların anlamları da aynıdır. Türk milleti tamlamasının ifade ettiği ne ise; Türk ulusu tamlamasının ifade ettiği de aynıdır.
Milliyetçi ile ulusalcı kelimelerinin anlamları da aynıdır. Bir kişi “Ben milliyetçiyim” diyorsa; “Ben ulusalcıyım” diyenle aynı şeyi söylüyor. Toplumda “milliyetçilik” ile “ulusalcılık” sanki farklı ideolojiler gibi algılanıyor. Oysaki ikisi de anlam ve ideoloji olarak aynıdır.
Bunları söyledikten sonra; önce “Millet”in tanımını daha sonra “Milliyet”in ne anlama geldiğini söyleyeyim.
Millet, Arapça’dır. Belli bir coğrafya üzerinde yaşayan aralarında dil, tarih, duygu, ülkü, gelenek-görenek birliği olan, birlikte yaşamak hususunda arzu duyan, meydana getirdikleri medeniyetin özelliklerinden dolayı bunlar arasında kendilerini diğer topluluklardan farklı hisseden insan topluluğudur.
Milliyet, Arapça bir kelimedir. Millete özgü olma, bir millete bağlı olma, tabiiyet, milli kültür değerleri veya unsurları anlamındadır. Tabiiyet de Arapça bir kelimedir. Bu kelime de; buyruğa girme, tabi olma, vatandaşlık, bir devlete bağlı olma ve tebasında bulunma, uyrukluk demektir. Şimdi burada “uyruk” ad kelimesinin karşılığını vermek yerinde olacaktır. Uyruk hukuki bir kelimedir ve Türkçe’dir. Bir devlete vatandaşlık bağıyla bağlı olma durumu, bir devletin yönetimini kabul etmek anlamına gelir.
Gelelim “halk” kelimesine… Kültürel tanımını,”Kültürel ve sosyal değerleri ortak olan insan topluluğu” diye yapabiliriz. Hukuki olarak şöyle ifade edilir: “Aynı ülkede yaşayan, aynı uyrukta olan insan topluluğudur.” Sosyolojik olarak da tanımlanırsa; “Aynı soydan gelen, ayrı ülkelerin uyruğu olarak yaşayan insan topluluğudur.” Demek mümkündür. Veya; “Bir ülke içinde yaşayan değişik soylardan insan topluluklarının her biri” diye ifade edilebilir. Yöneticilere ve yönetbilime göre ise “Bir ülkedeki yurttaşların bütünü, kamu” diye karşılık verilebilir. Hatta “Belli bir bölgede ve çevrede yaşayanların bütünü”ne halk denmektedir. Mesela; mahalle halkı, kasaba halkı söylenişlerinde olduğu gibi.
Halk kelimesi ile millet kelimesi çok farklıdır. Bazı yöneticiler bu farklılığı bilmedikleri için konuşmalarında yanlış şeyler söylüyorlar. Mesela; “Millet bize oy verdi.” , “Milletin oyuna başvuralım.” vb.
Oysaki millet kavramı içinde, geçmiş, içinde bulunduğumuz ve gelecekteki tüm zamanların insan topluluğu vardır. Halk, bugün yaşayan ve yönetim altında bulunan tebaadır. Demokrasilerde, yöneticileri halk seçer, millet seçmez. Seçimler halk arasında yapılır. Halk ise kamudur, âmmedir. Kamu, bir ülkedeki halkın bütünüdür. Gerçi yönetbilimde, halk hizmeti gören devlet organlarının bütününe de kamu denir ama buradaki geniş anlamı “bütün, herkes, hep, cemi, dükeli” ifade edilir. Amme kelimesi de “halk, bütün, herkes” anlamlarına gelir.
Zaman zaman halk kelimesi karşılığında Arapça olan “ahali” kelimesi de kullanılır. Bu da “halk, umum, nas” demektir. Nas, Arapça çoğul bir addır. “İnsanlar, adamlar halk” anlamına gelir. Ahali kelimesi, “bir ülkenin yerlileri, bir yerde oturanlar, “sekine” olarak da anlamlandırılır. Böyle düşünüldüğünde; aralarında aynı yerde bulunmaktan başka hiçbir ortak özelliği bulunmayan kişilerden oluşan topluluk anlamı yüklenir. Yani bir yerde toplanan, hatta tesadüfen toplanan kalabalık, ahali kelimesi ile anlatılabilir.
Her neyse; iktidarları seçenler ve işbaşına getirenler halktır. Millet değildir. Kavramlar, ve kelimelerin ifade ettiği anlamlar; son on yılda altüst edildiği için toplum, yanlışlara inandırıldı. Bu yanlışlara öncelikle görsel, sosyal ve yazılı medya çanak tuttu. Arkasından çıkarcı, dönek bilim adamları ve güya yeni yetme yazarlar alet oldu. Sanki, doğruları sadece bunlar biliyor, kimse bilmiyor. Sabahtan akşama kadar, geceler dahil, tam gün ve her gün; beyin yıkanıyor. Yanlışlar, doğru imiş gibi topluma aşılanıyor. Bu yanlışlara alet olan bilim adamlarının, gazetecilerin, yazarların, sanatçıların, politikacıların hiç mi vicdanları sızlamıyor? Doğrular, nasıl ters-yüz edilir? Hiç mi hak, hukuk, insanlık yok? Yalan nasıl bu kadar sermaye olur?