- Bilgi Agi | Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi ve Yazar Portali - https://www.bilgiagi.net -

Batı İle Kriz Yapısal, Rus Dostluğu Geçici mi?

Avrupa’da ortaya çıkan ve derinliklerde seyreden krizin sebepleri; hem kültürel, hem siyasi hem de ekonomiktir.

Türk/İslam düşmanlığının hortladığını sanmak ve böyle yorumlar yapmak aldatıcıdır.

Yaşadığımız çelişki; emperyalizm ulus devlet çelişkisidir. Ve yapısaldır.

Ulus devlet emperyalizm çelişkisi neden keskinleşti? Ve kendini Türk/İslam düşmanlığı şeklinde ortaya koyması neden?

Başta Almanya, Fransa ve İngiltere emperyalist devletleri sömürü ve sermaye birikimi bakımından rahat geçirdikleri bir dönemi geride bıraktılar.

Küreselleşme adı altında sürdürdükleri yağma dönemi, kapitalist emperyalizmin yapısal krizlerini çoğalttı. Sosyal devlet ilkesi ortadan kalkınca, sömürüden pay alan emperyalist ulusların çalışanları yönetimlerinden hoşnutsuz olmaya başladılar.

Emperyal devletlerde (ABD ve AB), yönetimler çok uluslu şirketlerin çıkarlarını korumaya yöneldiği için, bu ülkelerde, yönetimlerle çalışanlar, yani halklar arasında temsil krizleri patlak verdi.

Avrupa halklarıyla yönetimleri arasında uzlaşmaz çelişkiler ortaya çıktı. Egemen çevreler bu çelişkileri şimdilik Türk/İslam düşmanlığına yönlendirmiş görünüyor.

Yeni dünya dengeleri kuruluyor derken; hem emperyal devletlerin kendi halklarıyla olan çelişkileri, hem de ulus devlet emperyal devlet çelişkisi aynı anda ortaya çıktı.

Hem Amerika’da hem Avrupa’da yaşananlar, halklarla temsil eden egemen güçler arasında yürümektedir.

Almanya ve Hollanda ile yaşadığımız uyuşmazlığın temel sebepleri bunlardır.

İyi güzel de, kapitalist emperyalizm neden krizlerden çıkamıyor? Ve neden hiç çıkamayacaklar?

Kısaca özetlersek; üretim Asya’ya kaydı. Asyalının ürettiği ürünün karşılığı olan kâğıdı (dolar, sterlin, Euro, Japon Yeni) Batılı ülkeler basınca dengeler alt üst oldu. Batı finans sistemi hoşnutsuz insan üretir hale geldi.

Batı finans sisteminin yaşadığı kriz üretim krizidir. Sistemler ve kurumlar finansa göre kurulu olduğundan, üretim krizi yaşamaktadırlar.
Ne AB ne ABD tam bağımsız Türkiye diye, tüm Türkiye’ye seslendiğimizde, bazıları Kızılay’da AB’ye giriş ve bağımsızlığımızı, AB’ye teslim mitingleri yapıyorlardı.

Hayatın gerçekleri herkesi hizaya getirdi. Daha da getirecektir.

Batı içine düştüğü bu bunalımdan çıkabilmesi için yeni pazarlar ve yeni sömürü biçimleri geliştirmesi gerekir. Ya da, Rusya ve Çin ile bir hesaplaşmadan geçmek zorundadır.

Kurtuluş Savaşında olduğu gibi Rusya ile olan birlikteliğimiz, ülkemizin kaderi gibi görünmektedir.

Ancak bunun da çok önemli koşulları vardır. Rusya Türkiye birlikteliğinin dini değil bilimsel ve karşılıklı çıkarlara oturması gerekir. Laik bir Türkiye Rusya İran, Irak ve Suriye ile bir ittifak oluşturmaya mecburdur. Bu ittifakı bozacak tüm girişimler ülkemize zarar verir. Süreç böyle bir süreçtir. Şartlar bu süreci böyle belirliyor.

Bülent Esinoğlu
bulentesinoglu@gmail.com [1]
ulusalkanal.com.tr