content

yazarportal-com-bilgiagi-net-tasviriefkar-com

13 Ara

Aziz Yeniay’a Sesleniyorum: Çocukluğumuzun Köprüsü İçin Gereğini Yapın!

Gazeteistanbul’un Cumartesi günkü ikinci sayfasında bir haber. "5 asırlık köprü ihmal kurbanı" başlığı ile sayfanın ilk haberi olarak verilen; Mimar Sinan'ın en az bilinen eserlerinden biri olan Halkalı Güneşli Kavşağı'nda bulunan Odabaşı Köprüsü ihmal kubranı.
Mimar Sinan'ın unutulan eserlerinden biri olan Odabaşı Köprüsü ilgisizlik ve bakımsızlık yüzünden zor günler geçirmekte imiş. Önlem alınmadığı takdirde köprü yıkılma tehlikesiyle karşı karşıya imiş.
****
Haberi okuyunca çocukluğuma gittim.
Çocukluğumun Papaz Köprüsü...
Çocukluğumda köprünün adı Papaz Köprüsü'ydü. Neden öyle söyleniyordu bilmiyorum. Aradan 40 yıl geçtikten sonra köprünün adının Odabaşı Köprüsü, yapanın da Mimar Sinan olduğunu öğreniyorum.
****
Çocukluğumda arkadaşlarımla köprünün üstünden, gürül gürül akan Ayamama Deresi'nin sularına bırakırdık kendimizi.
Yüzerdik zamanın tertemiz sularında, şimdinin ise zift gibi akan deresinde.
O Ayamama Deresi'nin suları, iki yakasındaki bahçeleri sulardı.
O bahçeler ki, İstanbul'un en önemli sebze bahçeleriydi.
Papaz Köprüsü'nün karşısında ise tavuk çiftlikleri ve şeftali bahçeleri vardı. Arkadaşlarımızla ile şeftali bahçeleri iştahımızı kabarttırdı. Girerdik izinsiz, toplayabildiğimiz kadarıyla alır ve kaçardık, bekçiler gelmeden...

****
Hey gidi günler hey...
Bir haber, hem de gazetemizde nasıl da çocukluğuma götürdü beni...
Unutulan, kaderine, yıkılmaya bırakılan köprünün üzerinden araçlar geçerdi.
O köprü olmasa karşıya geçilemezdi.
16. yüzyılda yapılmış köprü 70'li yıllarda hala ayaktaydı ve üzerinden araçlar, insanlar geçerdi.
****
Sonra yeni yollar yapıldı... Yolların arasında öksüz, tek başına bırakıldı.
Meğerse yaklaşık 500 yaşında olan köprüyü, Mimar Sinan yapmış. Ve bu ülkenin muhafazakarları, Osmanlı hayranları bu toprakların en büyük mimarının eserini kaderine terk etmişler...
Anlayacağınız ölümüne terk etmişler...
Çocukluğumun Papaz Köprüsü’nü...
Üzerinden kendimi Ayamama Deresi'nin sularına bıraktığım köprü...
Ve köprünün üzerinden geçtiği derede balık tuttuğumuz günler...
Ne uzak günler.. Haberi okumasam hatırlamayacağım, unuttuğum günler...
****
Rahmetli annem ve mahallemizin kadınları Ayamama Deresi'nin kenarındaki verimli bahçelerde çalışırlardı. Biz çocuklar da annelerimizle giderdik bahçelere... Domates, salatalık, fasulyeler, patlıcanlar onlarca sebze çeşidi...
Ve çocukluğumuzun uçsuz bucaksız tarlaları, bahçelerinde çılgınca çocukluğumuzu doya doya oynardık...
Ayamama Deresi'nin serin sularında kulaçlar atardık.

Meğerse Odabaşı Köprüsü olan çocukluğumuz Papaz Köprüsü’nden ise çivileme sulara kendimizi bırakırdık...
****
Yeni Türkü'nün Telli Turna parçasındaki sözleri gibi "Yenik düşüyor her şey zamana. Biz büyüdük ve kirlendi dünya."
Yenik düşmeyen ne vardı ki, zamanın karşısında... Biz büyürken ise kirleniyordu dünya...
Aynen Papaz Köprüsü'nde pardon Odabaşı Köprüsü'nde olduğu gibi...
Ayamama Deresi'nin azgın sularından insanlar ve hayvanlar geçebilsin diye büyük usta Mimar Sinan'ın yaptığı köprü...
Unutmuştu, Osmanlı Osmanlı diyenler...
Muhafazakarlığı ile övünenler ise 5 asırlak köprüyü, geçmişimizi, değerimizi ölüme terk etmişlerdi.

Aziz Yeniay'a çağrım

Küçükçekmece Belediye Başkanı Aziz Yeniay'a çağrı yapmak istiyorum. Biliyorum, bu dönem aday değilsin. Ve yine biliyorum ki Küçükçekmece Belediye Başkan Adayı olacaksın. Ve yine biliyorum ki, büyük dep-remler olmaz ise yeniden seçileceksin.
5 yıllığına yeniden seçildiğinde; atalarımıza ait, bu topraklara ait, bu toprakların yetiştirdiği en büyük mimar ustasının eserine sahip çık... Yeniden aslına benzer bir şekilde restore ettir.
Açılışına ise şimdinin 50 yaşına gelmiş zamanın çocuklarını da davet et olur mu?

Etiketler : ,

Bu Yazıyı Yazdır Bu Yazıyı Yazdır

Yorumlar Kapatıldı.



2007-2012 Bilgi Agi / Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi

Designed By Online Groups
ÇÖZÜM ORTAKLARIMIZ

bizajans, kent akademisi, sunubank