- Bilgi Agi | Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi ve Yazar Portali - https://www.bilgiagi.net -

Anlaşıldı, Moskova’da Cuma…

Anlaşıldı, Moskova’da Cuma Namazı Kılamazsın!

Erdoğan, Amerika’nın kendisine verdiği Eş Başkanlık görevini öyle benimsemişti ki, her daim arkasında Amerika’yı bulacağını sanmıştı.Şam’da, Emevi Camiinde Cuma namazı kılacaktı.

Amerika Suriye için Rusya ile savaşı göze alamayınca, ortalık karıştı.

Karıştı, karışmasına ama Amerika Suriye’ye karşı sürdürülen kirli savaşı ve teröristleri, AKP iktidarını kullanarak sürdürmekte kararlıydı.

Suriye Devletini tahrik edecek provokasyonlardan geri durmuyordu. Suriye sınırına kuvvet yığma, zaman zaman Suriye tarafına top atışı yapmak, Suriye’nin Moskova’dan gelen uçağını, CIA istihbaratı ile indirmek gibi…

Eş Başkanlık, Suriye devletini provoke edeceğini sanırken, Rusya provoke oldu.

Bu süreç bu şekilde sürerken, Rusya beklenmedik şekilde sertleşti.

Arkası arkasına Rusya’dan sert açıklamalar geldi, gelmeye devam ediyor.

Birincisi, Putin’den Erdoğan’ın açıklamalarını hedef alan terslemeler geldi.

“Kime silah satacağımı, kimin ile alış veriş edeceğimi sana soracak değilim” dedi.

Aslında bu cümle “otur oturduğun yerde, yoksa…” anlamına geliyordu.

Bunu anlamazlıktan geldiler. Sanki Putin bu sözleri havaya söylüyordu.

Daha sonra, Suriye uçağında askeri mühimmat var. Yasal olmayan malzemeler var iddiası, Rus tarafına siz yalan söylüyorsunuz, silah sevk ediyorsunuz denmek istendi.

Çünkü Rusya resmi açıklama yapmış ve uçakta silah yok demişti. Buna rağmen Türkiye’den bir açıklama gelmeyince, Lavrof, bugün,”Türkiye’den açıklama bekliyoruz” diye olayın üstüne üstüne gitmeye başladı.

Bu arada Aydınlık Gazetesinin Suriye devlet erkânına dayanarak verdiği haber, Erdoğan’ın Şam’da namaz kılamayacağını açıkça söylüyordu.

Erdoğan ve Putin arasında geçen telefon konuşması, bir felaketin habercisi gibiydi.

Putin: Tek bir Türk askeri Suriye’ye girerse, Moskova’ya girmiş gibi muamele ederiz.

Erdoğan:  Bu bir tehdittir. Kabul edilemez.

Putin: Nasıl isterseniz öyle kabul edin.

Erdoğan: …

Bu telefon görüşmesinin bir ay önce yapılmış olduğunu sanıyorum.

Peki, bu berbat durumdan hangi sonuçlar çıkar?

Erdoğan ve Gül’ü Amerika’ya daha fazla yapıştırır. Soğuk Savaş döneminde olduğu gibi, Amerika’da bu fırsatı değerlendirir.

Zaten değerlendirmeye de başladı bile.

Bu telefon konuşmalarından sonra, Amerika’yı arayan Ankara’ya “hele siz gidin  İsrail ile aranızı düzeltin. Sizin çıkarlarınız İsrail’in çıkarları ile aynı düzlemde.”

Bu cümle ile karşılaştıklarına adım gibi eminim.

Davut’un oğlu, Amerikan dış politikası ile bizim dış politika hedeflerimiz örtüşüyor, diyordu.

Aslında şimdi görünüyor ki, AKP’nin çıkarları, İsrail’in çıkarları ile örtüşüyor.

Görünen odur ki, Amerika’nın asıl hedefi Ortadoğu da yeni bir Filistin olacak Kürdistan kurmaktır.

Bu da, Türkiye’nin bölünmesini getirir.

Bu iktidarın Amerika ile birlikteliği, birlikte Türkiye’yi bölmelerine doğru hızla gidiyor.

Bu iktidar Türkiye için bir güvenlik sorunudur.

23.10.2012, bulentesinoglu@gmail.com [1]