- Bilgi Agi | Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi ve Yazar Portali - https://www.bilgiagi.net -

Anaları Arıyorum!

Çeşmeden su dolduran komşu kızının çarşafını açtığı için, silahını ateşleyen Maraşlı Sütçİstiklal Destanıü imamların kazandığı İstiklal Destanı ile, bugün neredeyiz?
Açık yerleri, kapalı yerlerinden fazla avratların; sokakları, caddeleri, pazarları, sahilleri, diskoları, meyhaneleri, mesire yerlerini, tatil köylerini, otel/motelleri, plajları doldurduğu et yığınları haline gelen kadınlık mefhumlarının alçaldığı bir medeniyet anlayışında neredeyiz?
Cahiliye döneminde mal olarak şehvet ve esir pazarlarında satılan kadın, asrın cahiliyeti ile kaos anlayışı ile bugün de meta olarak satılmıyor mu? İşin en korkunç ve vahim olan tarafı; bu medeniyet, kadın hakları, çağdaşlık, moda ve laiklik sıfatları altında yapılmıyor mu?
Çiklet sakızında; otomobil lastiğinde, sinek ilacında, bilmem nerelerde kadın araç ve amaç  olarak kullanılmıyor mu?
İstiklal Savaşında Mehmed’e mermi taşıyan yalınayak, aç/susuz anaların baş örtüleri açıldığında feryat eden, ‘nem kapmasın Millet malıdır’ diyerek torununun yorganını mermiler üzerine örten analar, bugün ne haldedir?
Çağdaş, medeni, devrimci, laik, sosyalist, komünist, ulusalcı, ilerici, Kemalist gibi kavram, etiket, pafta, ideal ve ideolojilerde kadını, anayı, dişiyi ‘kafesler arkasından kurtardık’ diyerek, bugün  kafesleyenlerin çoğunluk olduğu bir anlayışın, vehâmetin ve girdâbın neresindeyiz?
Peygamberi, Fatihi, Yavuz’u, Osman’ı, Şehit Mehmed’i doğuran ak pürçekli, koka tespihli, ak alınlı, secdegâh nasırlı, dilleri dualı, âmelleri niyazlı, anaların sayesinde ayaktayız, yok olsalar halimiz nice olur?
“Cehennem’de en çok kadınları gördüm” diyen iki cihanın Güneşi Peygamber Efendimiz, bizden sevdirilenleri sayarken: Güzel koku, Sâliha hatun, iki gözün nuru namazdan bahseder. Sâliha hatun analar nerede, analarımıza ne oldu, bize ne oldu?
Ben anayı, anaları arıyorum. Elbette ki bu analar vardır, başımızın tacı, gönlümüzün ilacıdır. Cennet bu anaların ayakları altındadır.
Şair Kemâli, ANA VAR şiirinde, şöyle seslenir:

ANA VAR, kuzusuna,
Süt emzirir, el verir,
ANA VAR, yavrusuna,
Süt vermez, el vermez.

ANAYI  TARİF EDİN,
EDEMEZSENİZ GİDİN.

ANA VAR, anası yâr,
Gonca üstünde bin hâr,
Şakaklarında var kar,
Merhâmet, rahmet yağar.

ANA OLMAK KOLAY MI?
ANNE DEMEK ALAY MI?

ANA VAR, ev dışarı,
ANA VAR, en başarı,
ANA VAR, yok çıkarı,
ANA VAR, hep yıkarı.

ANADIR  İKİ  HECE,
BİN BİLİNMEZ BİLMECE.

ANA VAR, renk boyalı,
Sevdâsı hâz doyalı,
Bir alıp, bin koyalı,
Hasret-i Gam soyalı.

BU ANA BENİM ANAM,
KİMSELERE HİÇ KOMAM.

ANA VAR, Anadolu,
Gidilir Hakkın yolu,
Bükülmez doğru kolu,
Kaldırın sağla, solu.

ANA GİBİ YÂR OLMAZ,
SEVİLEN ÇİÇEK SOLMAZ.

ANA VAR sokaklarda,
Şehvet-i dudaklarda,
Kuruyan yapraklarda,
Cesedi  topraklarda.

ANA MAYADA HÂZIK,
OLMAYAN İÇİN YAZIK.

ANA VAR, iş peşinde,
Satılık mal sesinde,
Kurtlar şehvet leşinde,
Doymayan hevesinde.

KURTARIN BU ANAYI,
ALACALI  DANAYI.

ANA VAR, siperlerde,
İsmi yiğit erlerde,
Yedi iklim yerlerde,
Hayır ile şerlerde.

DESTAN YAZDI ANALAR,
ŞAHİT OLSUN SANALAR.

ANA VAR, secdelerde,
Aşk dolu vecdelerde,
Şiirde, hecelerde,
Zikreder gecelerde.

PEYGAMBERİ ANALAR,
YÜCE RÂB’DAN YANALAR.

ANA VAR, doğurmadı,
Nefsini kavurmadı,
Öz maya yoğurmadı,
Har vurup savurmadı.

ANAYI TARİF ETSEK,
ACABA NERE  GİTSEK?

ANA VAR, öze bağlı,
Asâlet söze bağlı,
Karakaş, göze bağlı,
Ak örtü yüze bağlı.

ANA DUA ET EMİ,
BELKİ KURTULUR GEMİ.

ANA VAR, ak pürçekli,
Mazisi pâk gerçekli,
Hâyada şâk gerçekli,
Gönülde pür  ölçekli.

ANA DİZİNDE NASIR,
UTANSIN ÇAĞDAŞ ASIR.

ANA VAR, anne değil,
Hürmet  et, önde eğil,
Haram dağ yıkar çeğil,
KEMÂLİ ona  meyil.

ANA BENİM CANIMDIR,
DAMARDAKİ KANIMDIR.
Kur’an’ı Kerimde yer alan Âyetlerin mânalarına baktığımız zaman: ana kim, analar bugün ne halde, daha iyi anlamış oluruz.
''Biz insana anne ve babasına iyi davranmasını emrettik''(Lokman suresi , 14)
“Rabbin, Ondan başkasına kulluk etmemenizi ve anne-babaya iyilikle davranmayı emretti Şayet onlardan biri veya ikisi senin yanında yaşlılığa ulaşırsa, onlara: “Öf” bile deme ve onları azarlama; onlara güzel söz söyle”(İsrâ Suresi,23)
De ki: “Geliniz size Rabbinizin haram ettiği şeyi ben okuyayım: O’na hiç bir şeyi ortak/denk tutmayın, anaya babaya iyilik edin, fakir düşmek (korkusun)dan çocuklarınızı (herhangi bir şekilde) öldürmeyin Biz, sizin de onların da rızkını veririz ‘Zinanın ve her türlü kötülüğün’ açığına da gizlisine de yaklaşmayın Allah’ın haram ettiği canı (hukukça) geçerli sayılan bir hak olmadıkça öldürmeyin” İşte (Allah), düşünesiniz (aklınızı kullanasınız) diye size bunları emretti (Enâm 151)
Anayı anlatmak kolay değildir. İnsanlık  anaların sayesinde var olmuş, anasız kimselere yetim denilmiştir. Peygamber Efendimiz de bir yetim değil miydi?
Gönül  fırınından yeni çıkan iki şiirle yazımızı noktalayalım:

Kadınları soydular, sokaklar çıplak bacak,
Namusları oydular, zina kimi  bulacak?
“Çağdaş” adı koydular, iffet alçaldı ancak,
“Şehvet” diye doydular, akıbet ne olacak?

ÇIPLAK ÇAĞDAŞLIK OLMAZ, YAMYAMLAR ÇIPLAK GEZER,
KADINLIK BÖYLE KALMAZ, HAKİKAT GELİR EZER.

Gidin Batıya bakın, Frenkler’de modaya,
Bizim anneye bakın, girmez oldu odaya,
Bir de mânaya bakın, tilki girdi lodaya,
Çokta  taneye bakın, tuz katıldı sodaya.

DEĞMESİN MÂBEDİMİN, GÖĞSÜNE BİR MAHREM EL,
KUTSAL ANA GÖĞSÜNE, YAKIŞIR NAMAHREM EL.

Ayşeler, Fatımalar, anaların anası,
Nice Karafatmalar, kadınlığın mânası,
Kadına dayatmalar, ayar tutmaz vanası,
Yalanla avutmalar, yaraların kanası,

EDEP, HÂYA TİMSALİ, ANALAR BAŞ TACIMIZ,
ÂMİNELER MİSALİ, BUNU BİLEN KAÇIMIZ?

Ahlak düştü çukura, analar kan ağlıyor,
Sorun bir de doktora, döl yatağı bağlıyor,
Toplum da oldu yara, göz yaşları çağlıyor,
Şehvet üstü uçkura, namus yürek dağlıyor.

ŞİİRLERDE KEMÂLİ, ANALARI ARADI,
BUNU BİL SEN DE ALİ; NEDEN DERD-İ YARADI?

ÇIPLAKLAR ÜZERİNE
Bir cıbıl, hem cıbıldak, bir de cıscıbıldak var,
U dönüşe fırıldak, olmaz kimselere yâr.

Çıplak bir dünyadayız, çağdaş adına çıplak,
San ki biz Hanya’dayız, set duvar adı hoplak.

Çıplak değil, soydular, sokaklar plaj gibi,
Adı modern koydular, evlâdı oldu hippi.

Diyojen gaztesinde, maymun Tanrısı moda,
Günümüz medyasında, rakı karışık soda.

Karpuzun kabuğu var, Mevlâ örtü yaratmış,
Gülün goncasında hâr, geceleri karartmış.

Cahiliye dönemi, kadın satılık bir mal,
Dişi olmak önemli, nikâh bozulsa cidâl,

Bilmem kimler dediler, analar oldu anne,
Haram/Helâl yediler, sahneye çıktı zenne.

Batı’nın süprüntüsü, festivâl girdi bize,
Bâtılın döküntüsü, bizi getirdi dize.

Ne ise medeniyyet, kadın ellerde gezer,
Oldu şimdi deniyyet, zalim, mazlûmu ezer.

Hâya damarı patlar,  edep gizli yer arar,
Zina zinayı katlar, çıplak açığı sarar.

Bak anaya, kızına, türban oldu oyuncak,
Çıplaklığın hızına, çıplak erişir ancak.

Köpek denilen hayvan, örter kendi pisliğin,
Çıplak modaya dayan, belli olsun şişliğin.

KEMÂLİ bu asırda, ticâni mi,yobaz mı?
Çıplak yosma kasırda, hakaret etsem az mı?