- Bilgi Agi | Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi ve Yazar Portali - https://www.bilgiagi.net -

AK Parti Beylikdüzü Gençliği ve Merak Etmek

 Dün AK Parti Beylikdüzü gençleri ziyaretimize geldiler... Gencecik pırıl çocuklar...
Ancak büyük siyasetçi gibiler... Hatta eski siyasetçiler gibiler...    Yeni partinin eski siyasi alışkanlıkları devam eden politikacılar gibiler...
Sohbetimiz esnasında, İstanbul gençlik kolları yöneticisi olduğunu söyleyen genç arkadaşımız, ülkedeki gözleri görmeyenlerin oranının 7 milyon 500 bin olduğunu söylüyor. Söylüyor demek ayıp oluyor, iddia ediyor.
Türkiye'nin yüzde 10'nun gözlerinin görmediğini söylemek, hem de bunun düşünmeden ifade etmek... Sonra gence dönerek, “ak saçlı gogol dede var istersen bir ona başvuralım” diyorum. Gogol dede 77 bin görme engelli olduğunu iddia ediyor.
Sonra biraz daha araştırıyoruz. Türkiye'nin toplam engelli sayısının yaklaşık 9 milyon ve bu oranın yüzde 10'nun görme engelli olarak kabul edildiğini öğreniyoruz.77 bin sayısının da eğitim alanların oranı olduğunu...

****
Çağımız iletişim çağı... Bilgiye ulaşabilmek kolaylaştı... Bugün yalan söyleyen, topluma abartılı şeyler anlatan siyasetçinin ömrü, yatsıya kadar bile süremiyor. Söylenen sözün doğru olup olmadığı saniyelik olarak öğreniliyor. Televizyonda tartışmalarda bir cümle edildiğinde anında yalansa sunucunun önüne düşüyor.
Anlayacağınız yanlış bir bilginin ömrü, internet hayatımıza girdiğinden beri uzun süremiyor.  Hani derler ya, “Tüfek icat oldu mertlik bozuldu” diye. Şimdi o sözü değiştirmek gerekli. “İnternet icat oldu, yalanın oyunu bozuldu.”
Sadece siyasetçiler değil kamusal alanda olan herkes söylediği her sözü ölçerek, biçerek kullanmak zorunda günümüz dünyasında. Yeni zamanın ruhu, yalanın kapladığı alanı küçültüyor.

****
Derslerine iyi çalışmamışlar genç arkadaşlarımız.
Ziyaret ettikleri medya kuruluşunun hangi yayınları olduğunu bile bilmiyorlar...
Sehpanın önünde duran gazetenin günlük olup olmadığının bile farkında değiller...
Soruyorlar: Haftalık mı aylık olarak mı çıkıyorsunuz?
Diyorum ki, 'ziyaret ettiğiniz kuruluşumuzun iki radyosu, bir günlük gazetesi var. Sorduğunuz gazete günlük çıkıyor. Bölgemizde 10 tane günlük gazete var.'

****
Genç arkadaşlarımız ayrımsız tüm medya kuruluşlarını ziyaret etmeleri gerekirken, gazeteleri ayırıyorlar. Halbu ki, onlar için bunun bir anlamı yok ki!
Ziyaretlerinin amacı bir algılama çalışması yaratmak... Kendilerini tanıtmak... Yaptıklarını anlatmak...

***
Ne de olsa gençlik... Daha öğrenecekleri çok şey var...
Daha çok yolları var...
İyi niyetli çalışmaları onlar için anlamlı ancak eksik...
Bundan sonra yapacakları ziyaretlerde, derslerine daha iyi çalışırlar...
Ziyaret ettikleri kurumlarla ilgili bir iki araştırma yaparlar.
Neleri sohbet edeceklerini not alırlar... Yaptıkları çalışmalarla ilgili bilgi vermek istiyorlarsa, ellerinde doküman, yayın olur...
Ziyarete katılan arkadaşların isimlerinin yer aldığı bir basın bülteni hazırlarlar, gazetelere verirler... Hani misafirliğe nasıl gidiliyorsa öyle gidilir değil mi?

****
Dün AK Partili gençlerin ziyaretinden öğrendiklerim oldu. Belki gelmeselerdi, Türkiye'de görme engellilerin sayısını öğrenemeyecektim.
Beylikdüzü Belediyesi'nin Gürpınar'da görme engelliler için yaptığı hizmeti öğrenme fırsatım olmayacaktı. Ve tabi ki o hizmeti aynı zamanda sorgulayamayacaktım da...
Beylikdüzü'nde ne kadar görme engelli yurttaşın olduğunu, çalışmanın neden Gürpınar'da başlatıldığını merak edip sor(a)mayacaktım.
Yanıtlarını araştırmayacak, peşine düşmeyecektim...
İnsanı ayıran şey merak duygusu
İnsanı diğer canlılardan ayıran asıl şey, merak duygusu... Merak ettiğini araştırabilmesi, sonra ortaya çıkardığı şeyi diğer insanlarla paylaşarak hayatın gelişmesine katkı sunması...
Sonra ortaya çıkardığı şeyi sorgulayabilmesi... Soru sorabilmesi, ortaya çıkan yanıtı sorgulayabilmesi.. Yeniden merak ederek hayatın sürekli gelişmesini sağlaması...
Hiçbir hayvan kendisine dönüp özeleştiri yap(a)maz... Sonra etrafına dönerek eleştir(e)mez.. Sonra hiçbir hayvan merak ettiğinin peşine takılarak, o sorunu çözmek için, şeyi öğrenmek için emek harcamaz... Merak duygusu soru sordurur. Soru sormak hayatı keşfetmeyi, öğrenmeyi sağlar.

****
İnsan olmasaydı, inanın hayatın hiçbir anlamı olmazdı... Çünkü bir tek insan soruyor hayatın anlamını ve yanıtlarını arıyor...
Tanrının armağan ettiği hayatı değiştiren ve geliştiren tek canlı insan..
Ondandır, tüm kutsal kitapların insan için gelmesi... İnsanın birbirleri arasında ve diğer canlılarla hukukunu oluşturur tüm kutsal kitaplar... Merak duygusunu giderecek hazır yanıtlar verir. İnsanın var olan ve sonraki hayatıyla hukukunu sağlayan kitaplarda merakın giderilmesi içindir.

Merak etmek ve yanıtlar aramaktır hayatın kendisi... Ve bizi hayvanlardan ayıran merak özelliğimizi giderebilecek, önümüzde kocaman hayatlar açan bilgeyi, interneti iyi kullanmamız gerek...