- Bilgi Agi | Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi ve Yazar Portali - https://www.bilgiagi.net -

Ahmet’in Umudu Sait Hoca…

İki  insan.

Birbirlerini tanımıyorlar. Hiç  karşılaşmadılar.

Ayrı yerde, farklı  yaşamdalar.

Eğer yazgıları onları bir araya getirirse mutluluk  olacak, güzellik yaşanacak.

Biri diğerine, ışık  verecek…

*

clip_image002[1]clip_image003[1]Birinci insanımız. Ahmet  Giden.

11 yaşında gözleri küçük yaşta bir hastalığın acı  faturası olarak çok az görüyor.

Ancak tam bir okuma hastası, kitap  kurdu.

Harfleri yan yana getiremiyor ama  kurguluyor.

Hayrete düşüren bir kavrama, anlama  becerisi var.

*

Gündelik işe giden annesi ve ablasıyla  oturuyor.

Ödemiş 50. Yıl Ortaokulu 5. Sınıf  öğrencisi.

Önceki yıl…

İlçe Kaymakamlığı’nın düzenlediği  ilköğretim öğrencileri kitap okuma ve okuma anlama yarışmasında birinci  oldu.

Kocaman bir Atatürk altını  kazandı.

Götürdü, her sabah kendisini okula bırakan annesine  verdi.

*

İki ay  önce…

Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’nce yabancı  sözcüklerden arındırılmış anı yazma yarışmasında, yüzlerce öğrenciyi geride  bıraktı.

Yine birinci oldu.  Tam  görmeyen gözleriyle…

 *

İkinci insanımız Prof. Dr Sait  Eğrilmez.

Sivas’ın Divriği İlçesi Çamşıhı Köyü’nde  doğmuş.

Henüz 4-5 yaşında iken…

Babasıyla rahmetli ünlü halk ozanı Âşık Veysel’i  dinler.

Çok etkilenir.

Babasına sorar:

“ Neden gözleri  kapalı”

-Kör olduğu için.

Kör ne demek?”

-Sen körebe oynarken hiçbir şey görmüyorsun ya, o da  öyle…”

Küçük Sait o zaman kararını  verir:

“ Baba ben doktor olucam… Görmeyen  gözleri açacağım”

*

Baba Güzel Eğrilmez, çocuklarını alır, İzmir’e  gelir.

Hepsini okutmaya çalışır.

En büyükleri Sait, eğitimde  hep önde koşar.

Doktor olur, doçentliği kazanır, profesörlüğe  yükselir.

Bugün…

Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi  Hastanesi Başhekim Yardımcısı.

Aynı zamanda Kornea Nakil Birimi  sorumlusu.

Her yıl sayısını tutmasa da çok kişiyi aydınlıkla  tanıştırıyor.

*

Sait Hoca’nın bir özelliği de öğrencilerini sazı,  sözüyle eğitiyor.

Ders başlamadan önce bağlamasıyla ezgileri namesiyle  okuyor.

Âşık Veysel gibi düşündürüyor.

( Hocamızın becerisi çok, felsefesi geniş. Yerimiz dar  olduğundan ileride yeniden kendisine döneriz)

*

Düşünüyorum da…

Tesadüfen yaşamlarını okuduğum bu iki insan bir araya  gelir mi?

Sait Hoca, “ Oğlum Ahmet, haydi gel neymiş şu gözlerinin  derdi…” der mi?

Parasızlık, çaresizlikten doktor göremeyen Ahmet İzmir’e  gönderilir mi?

Tedavisi, operasyonuyla yeniden görmeye başlar  mı?

 *

Dilerim; bu senaryo  gerçekleşir.

Çünkü Ahmet hep sayıklıyor:

“ Göz doktoru olacağım, benim  gibilere bakacağım…”

*

Olur mu? Olur.

Toplumsal değerlerimiz zayıflasa  da…

İnsanlığımız  ölmedi.

Ahmetlerin umudu…

Sait Hoca’ların varlığı bitmez.

**************