- Bilgi Agi | Turkiye nin Interaktif Kose Yazari Gazetesi ve Yazar Portali - https://www.bilgiagi.net -

Aaaaa RAP’ca!

Değerli Okur! Kur’an, diğer kitaplardan farklıdır. Onu anlamanın ilk şartı İNSAN olmak doğru ve dürüst bir niyete sahip olmaktır. Dünyanm en iyi Arapça uzmanı bile olsa, bu özelliğe sahip olmayan kimseler Kur’an'ı gereği gibi anlamaz, anlayamazlar.

Biz onu A'cemi (yabancı dilde) bir Kur’an kılsaydık 'ayetleri açıklanmalı değil miydi?' diyeceklerdi.(41:44)

Kur’an, "ey Arapça bilenler" diye hitap etmez, "ey iman edenler" diye hitap eder.“ Kur’an'ı öğreten bizzat Allah'tır.”(55:2) Aklını kullanarak iman eden (10:100), geçmiş atalarını ve din bilginlerini putlaştırmayan (2:170; 5:104), zanna tabi olmayan  (10:36), hakkında bilgisi olmayan bir şeyi mukallitçe izlemeyen  (17:36; 6:115) ve dini sadece Allah'a has kılan müminler Kur’an'ın mesajını gereği anlalayabilirler.. “Aklını kullanmayıp heva ve heveslerine uyanlar,  atalarını putlaştıranlar, zannî rivayetleri din edinenler, Allah'ın hükmüne başkalarını ortak koşanlar; ömür boyu uğraşsalar da Kur’an'ı anlamaz, anlayamazlar.” 

Arapça konuşanların "Arab'a yabancı dilde bir kitap mı?" biçimindeki itirazları makul görülürse; Arapça bilmeyen milyarlarca insanın da, "yabancıya Arapça kitap mı?" biçiminde bir itiraza hakları bulunması gerekir. Çoğu meallerin verdikleri yanlış anlam yabancılara bu tür bir itiraz hakkı yaratır. Ayetin anlatmak istediği nedir? Bu sorunun cevabını düşünerek dikkatlice bir kaç kere okursanız, farklı tercümelerden doğrusunu tercih etmekte daha isabetli olursunuz.

Kur’an, Araplar için çoğul ifade olan "A'rab” kelimesini kullanır. (9:97, 98,101,120; 33:20; 48:11,16; 49:14) Arap olmayanlar için ise "A'cem" kelimesinin çoğulu olan "A'cemin" kelimesini kullanır. (26:198)  Acemi (Acemiy) ve Arabi (Arabiy) kelimeleri ise sürekli olarak dil tanımında kullanılır. Arap ve Acem kelimelerinin sonuna eklenen "i" harfi bu kelimelerin anlamını Arapça ve Acemce'ye çevirir. Nitekim Arabi kelimesinin geçtiği bütün ayetlere bakarsak hepsinin Arapça anlamına geldiğini göreceksiniz. (12:2; 13:37; 16:103; 30:113; 26:195; 38:28; 41:3,44, 43:3, 39:28; 41:3,44; 43:3; 46:12) Aynı şekilde Acemi kelimesinin geçtiği ayetlerde de bu kelime, "yabancı dil" anlamında kullanılır. (16:103; 41:44)

Değerli okurlar, aynı tezgahtan geçmiş bir insan olarak, şu insanın en verimli, en güzel çağlarında sen çocuğun önüne anlamadığı, dilini bilmediği üzerinde düşün(e)mediği Arapça metinler bütününü koy ve “bunu ezberle” de.Ve bunu Allah adına Resulullah adına yap!” Ne olursa olsun bu, gelişmekte olan bir çocuk için yanlış bir davranış. Bu çocuklar bu ezberi yıllarca yaparlar. “Bizde Yaptık” Derken büyürler. “Ama ezberledikleri o şeyler bir mektup, bir dilekçe yazmayı bırakın, kendilerini ifade etme de bile bir işe yaramaz. .Gördüğü bir şeyi çözümleyip değerlendiremez. Simgeleri kullanıp simgesel düşünemezler.

Neden? yaşları buna müsait değil de ondan.

Seçici yaşında bunları çocuklarımıza öğretelim buna sonuna kadar evet ama çocuk yaşta  kesinlikle hayır.

Peki, çocuklar için bu böyle, ya asırlarca geçmiş yüzyıllardan bu yana rivayet edilen yani söylenti zincirleriyle geldiği savlanan “Kur’an dışı” bilgi koleksiyonlarına ne demeli?Kur’an:Mezhep, mezhep bölünmeyin!”(6/153) demesine rağmen, bunlar o zanlardan oluşan mezhepleri ve bunların kaynakları denilen tarihi malumatları tekrar edip durarak, halkın alın teri vergileri, bu yolla heba olup gitmekte ve daha nice yalan yanlış şeyler…

Çok bilmek o kadar önemli değil. “Önemli olan bildiğinin bilincinde olmaktır.Bu ezberciler,en küçük eleştiriye bile katlanamazlar. Oysa düşünen insan, kendini eleştirenlerden memnun ve mutlu olur. Efendi hazretleri hangi partiye oy ver derse, başka seçenekleri var mı? oraya oy verirler. O efendilerin arkasındaki güçler elbette biliyor bu ezbercilerin içinin boş olduğunu. Ama onların işine yarıyor.

Neden?Ezbere alışmış bir beyin sormaz, sorgulamaz, hayata eleştirel bakmaz, bakamazlarda ondan.” 

MERTÇE  yalvarıyorum! Lütfen bu oyuna gelmeyelim.